27.Bölüm

5 0 0
                                    

Bölüm şarkısı yine dinlediğim bir şarkı:)
Bölüm için de aklımda bir fikir oluşmasını sağladığı ve aşkla ilgili güzel şarkılardan biri olduğu için koymak ve sizinde dinlemenizi sağlamak istedim:)

İyi okumalar😊

~~~~~~

Geri çekildiği sırada benimde yüzümde bir gülümseme mevcuttu. Sebepsiz yere onunla birlikte mutlu olmuştum. Birine bir şans vermek insanlar için bazen zor olabiliyor. Sürekli kaygılı ve stresli olabiliyorlar. Ben bunu aşıp Tuna'ya bir şans vermiştim. Eğer o şansı düzgün kullanabilirse hepimiz için iyi bir sonuç alabilirdik belki de.

"O zaman bunu düzgünce yapalım. Birlikte bir yemeğe çıkalım ne dersin?"

"Hayır demem."

"Abinlere haber ver istersen. Seni bugünlük çalıyorum."

"Pek seviniceklerini sanmıyorum."

Tuna arabayı kullanırken ben de Barış abime yazmıştım. O en azından diğerlerini yumuşatabilirdi. Ateş abi zaten benim Tuna ile dışarda olduğumu biliyordu o yüzden tekrar yazma gereği duymadım.

~~~~

"Burayı nerden buldun? Manzarası çok güzel ve sessiz."

"Böyle yerleri sevdiğini bildiğim için baya aradım."

"Nerden biliyordun?"

"Barış abinden öğrendim."

"Hiç şaşırmadım. Ee siz nasıl tanıştınız?"

"Orası biraz karışık ama bir iş için konuşmaya başlamıştık. Sonra bu daha yakın bir ilişkiye dönüştü o kadar."

"Bir iş için? Söylemek istemiyorsun yani."

"Şuan için evet. Yakında öğrenirsin zaten."

"İyi o zaman."

Bir yandan yemek yerken bir yandan sohbet ediyorduk. Konuşma iyice koyulaşmış muhabbete dalmış gitmiştik. Birbirimizi daha iyi tanımaya çalışıyorduk. Hobilerimizi vs. öğrenmeye çalışıyorduk. Bir ara anılarımızı anlatmaya başladık hatta. Konu okul yıllarına gelmişti artık.

Tuna bir an konu okul olunca duraksamış tereddütle düşünmeye başlamıştı. Sebebini anlamasamda sormadım çünkü konuşmaya başladı.

"Aslında seninle yarıştan daha önceden tanışıyorduk Aden."

"Nasıl? Nerden peki?"

"Lise'den. Ben mezun olmadan önce görmüştüm seni. Sonra da kardeşim o okula geldi. Kardeşimi görme bahanesi ile okula gelirdim. Sürekli kitaplarla ilgileniyordun veya voleybol oynuyordun. Sadece bir iki kere konuşabilmiştik."

Dedikleri doğruydu. Lisede öyleydim hatta baya kitap kurduydum hala öyle sayılırdım ama artık daha az. Benimle konuşmak isteyen fazla kişi de yoktu. Voleybol takımındakiler ya da ilgi duyan erkekler oluyordu genelde. Sınıf arkadaşlarımdan ise bir iki tanesi benimle sık sık konuşur diğerleri ara ara yanıma gelirdi. Tuna da onlardan biriydi demek. Aslında dikkatli düşününce tanıdık geliyordu. Daha genç ve ergen halini düşününce bir an yüzümde kocaman bir sırıtma oluştu.

"Neye gülüyorsun böyle?"

"Ergen halini düşündüm bir an. Cidden çok tatlı olurdun ve de yakışıklı."

Aden(Ara Verildi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin