The Baby Project |jenlisa

10

"Vay canına tebrik ederim Lisa, çocuğunuz mu oldu?"

Lisa koridorda kahkahalara boğulan arkadaşının omzuna sertçe vurdu.
"Saçmalamayı bırak Kook!"

Jennie Lisa'nın kulağına eğilip sinirli şekilde fısıldadı.
"Sana bu kanguru saçmalığını kullanmayalım demiştim. Hafta sonu çocuk doğurup tekrar okula dönmüş gibi gözüküyorum."

"Sanki kanguru olmasa öyle gözükmeyeceksin Jennie."

Jennie kaşlarını çattı.
"İki dakika içinde bu bebeği kucağımdan alacaksın."

Lisa söylenerek kangurunun bağlarını çözmek için Jennie'ye yaklaştı. Jungkook arkadan yaklaşarak şakasını sürdürdü.
"Yardım edeyim Lis, ne de olsa ben dayısı sayılırım."

"Manobal arkadaşına derhal susmasını söyle."

Jungkook durumdan çok eğleniyor gibi gözüküyordu. Lisa onu uzaklaştırmak için adeta yalvarmak zorunda kalmıştı. Jennie kesinlikle onun espri anlayışına uyum sağlayabilecek biri değildi.

"Jendeuk, neler oluyor?"

Jisoo elinde kitaplarla yanlarına yaklaştığında Lisa neredeyse heyecandan Ari'yi düşürecekti. Jisoo Lisa'ya yaklaşıp kucağındaki bebeği sevmeye başladığında nefesinin kesildiğini hissediyordu.

"En iyisi Ari'yi sana zamkla yapıştıralım yoksa akşama eve sağ dönemeyecek."

Lisa Jennie'nin iğneleyici sözleriyle transtan çıkıp Ari'yi daha sıkı tutmaya başladı. Jisoo Lisa'ya gülümsedikten sonra Jennie'nin koluna girip kulağına eğilerek bir kez daha sordu.
"Ne yapıyorsunuz siz?"

"Uzun hikaye Chu. Eğer şanslıysak müdürün odasından çıktığımda anlatırım."

Jisoo onlarla beraber müdürün odasına kadar gidip işleri bitene kadar kapıda beklemeye karar verdi.

...
"Bu bebek nereden çıktı?" diye sordu müdür alnındaki teri silerken.

"Bu Bayan Song'un yeğeni efendim."

"Onu neden okula getirdiniz o halde?"

"Çünkü Bayan Song ortadan kayboldu."

"Bu yine ikinizin oyunlarından biri mi? Ne kaybolmasından bahsediyorsunuz. Kavga etmeden duramıyorsunuz ve cezanızı iptal etmem için böyle şeyler mi saçmalıyorsunuz?"

"Hayır gerçekten," dedi Lisa.
"Bayan Song cumartesi sabahı Ari'yi bize bıraktı ve bir daha eve dönmedi."

Jennie çantasından çıkardığı notu müdürün masasına koydu. Müdür başta ciddiye almadığı durum karşısında gittikçe gerilmeye başlamıştı.

"Bekleyin Bayan Song'u arayayım."

"Defalarca aradık efendim, numaranın kullanılmadığını söylüyor."

Müdür eliyle "bir dakika" işareti yapıp telefona sarıldı. Telefon tıpkı kızların dediği gibi numaranın kullanılmadığını ilan edince yüzündeki kan adeta çekilmişti.
"Tanrı yardımcımız olsun."

İlerleyen dakikalarda müdür Bayan Song'un dosyasını satır satır inceleyip ulaşabilecekleri herhangi birini bulmaya çalışmış ama hiçbir bilgi elde edememişti. O anda polise haber vermekten başka çareleri olmadığına karar verildi. Bu da Jennie ve Lisa'nın ifade vereceği anlamına geliyordu.

...

"Öğretmeniniz bu bebeğin teyzesi olduğunu iddia etti öyle mi?"

"Aslında halası da olabilir, sadece yeğeni olduğunu söyledi."

Polis memuru Jennie'nin cümlelerini teker teker not alıyordu. Lisa'yla hemen hemen aynı ifadeyi vermişlerdi. Her şeyi olduğu gibi aktarmışlar sadece bunun bir ceza veya proje ödevi olduğunu söylememişlerdi. Müdür bunu söylememelerini özellikle rica etmişti çünkü.

"Pekala Jennie yardımın için teşekkürler arkadaşına da dediğimiz gibi bebeğin kimliğini bulup herhangi bir akrabasına ulaşıp ulaşamayacağımıza bakacağız. Sizin buradaki işiniz bitti."

"Birine ulaşamazsanız ne olacak?"

"Onun korunduğundan emin olmak için sosyal hizmetlere teslim edeceğiz."

"Yetimhaneye yani."

"Emin ol eğer ailesinden birine ulaşamazsak bu onun için en doğru karar olur."

"Pekala, teşekkürler."

Jennie sorgu odasından çıktığında kapıda Lisa'yı beklerken buldu. Bir süre sessizce yan yana yürüdüler daha sonra sessizliği bozan Lisa oldu.

"Ari yetimhaneye verilirse çok üzüleceğim."

"Ben de," diye itiraf etti Jennie.

İkisi de bu yabancı küçük kıza farkında olmadıkları şekilde bağlanmışlardı.