Ari'nin babası genç bir boşanma avukatıydı. Jennie birkaç ay önce onunla yüz yüze tanışırken bunu bilmiyordu. Evliydi ve 2 çocuğu vardı. Jennie ve Lisa ona Ari'den bahsettiklerinde ise bu durumdan hiç hoşlanmamıştı.
"Onun benim kızım olduğunu kantılayabilir misiniz?"
Jennie polis aracılığıyla ulaştıkları belgeleri önüne koyunca hoşnutsuzca baktı. Bir süre yazanları tekrar tekrar okuduktan sonra burnunun ucuna düşen gözlüğünü geri ittirdi ve arkasına yaslandı. "Hana bana bundan hiç bahsetmemişti."
"Annesi yani," diye ekledi kötücül bir bakışla. "Bu arada o nerelerde? Umarım başıma dert olmayı planlamıyordur."
"Hana öldü, yani ölmüş. Ari'nin doğumu esnasında."
Adamın yüzü bir anlığına şaşkın bir hal aldı. Bu bürosuna girdikleri andan beri gösterdiği ilk duygu durumuydu ama kısa süre sonra tekrar ciddi ve duygusuz ifadesine geri büründü. "Benden ne istiyorsunuz o zaman?"
"Ari'yi evlat edindik. Uzun süredir bizimle yaşıyor ama yaşı büyüdükçe haklı olarak bazı şeyleri merak etmeye başladı. Annesiyle tanışması mümkün değil ama siz onunla tanışıp kafasındaki soruları yanıtlayabilirsiniz," diye açıkladı Lisa sakince.
"Üzgünüm, benim kendime ait bir ailem var. Siz de tatlı bir çifte benziyorsunuz eminim çocuk beni tanımasa da olur."
"Ari," dedi Jennie sinirli şekilde. Adamın kendi kızına karşı takındığı bu umursamaz tavır onu deliye çevirmişti.
Adam Jennie'nin düzeltmesini umursamadan cümlelerine devam etti. "İyi niyetli olabilirsiniz ancak bu durumu eşime ve çocuklarıma açıklayamam. Bunun ona bir katkı sağlayacağını da sanmıyorum. Bunca yıl varlığımdan habersiz bu yaşa kadar geldiğine göre benimle şu an tanışmasının bir anlamı yok."
"Bu fırsatı ona vermek zorundayız anlıyor musunuz? Sadece bir saat geçiremez misiniz?"
Adam oflayarak önündeki dosyayı kapadı. "Yarın 2'de büroma getirin."
... Ari babasının masasının önündeki koltukta oturup bacaklarını sallarken adam karşısındaki küçük kızın sevimliliği karşısında yumuşamış, bir anlığına ona karşı sevgisi kabarmıştı.
"Artık beni okuldan almaya sen mi geleceksin?"
Adam etrafa kaçamak bir bakış atıp Ari'ye döndü. "Hayır Ari, ben sadece seninle tanışmak istedim. Senin zaten bir ailen var bu yüzden hayatında bir şey değişmeyecek."
"İnsanın iki annesi olamaz," dedi Ari birkaç gün önce Jennie ve Lisa'ya söylediği gibi.
"Her aile eşsizdir Ari. Bu yüzden ailelerin hepsinin aynı şekilde olmasını bekleyemeyiz."
"Ama başka kimsenin benim gibi iki annesi yok."
"Bundan emin misin?"
"Evet, sınıftaki herkesin senin gibi kıravat takan ve böyle sinirli bakan bir babası var."
Adam istemsizce güldü. "Haklısın, bu çok da rastlanan bir durum olmayabilir. Ancak bu senin ne kadar eşsiz olduğunu gösterir."
"Eşsiz olmak iyi bir şey mi?"
Adam düşündü. Karşısındaki küçük kızın kafasını karıştırmadan ona ikna edici cevaplar vermeye çalışıyordu. "Zor olduğunu kabul ediyorum ama çoğu zaman iyi bir şeydir."
"Evet çok zor," dedi Ari oflayarak. Daha sonra gözü babasının masasındaki aile fotoğrafına takıldı. "Bunlar senin ailen mi?"
"Evet."
"Onları seviyor musun?"
Adam çerçevedeki fotoğrafa gülümseyerek baktı. "Hem de çok."
"Onlarla mutlu oluyor ve onlarla üzülüyor musun?" Jennie'nin yaptığı aile tanımındaki maddeleri kendince kontrol etmeye çalışıyordu. Babası bir kez daha gülümsedi.
"Evet, Ari."
Yaklaşık bir saat konuştuktan sonra Ari gitmeye hazırdı. Babası onu kapıya kadar geçirip Jennie ve Lisa'yla yalnız kalınca onlarla konuşmaya karar verdi. "Ari çok tatlı bir çocuk. Çok iyi yetiştirilmiş. Sevgiyle büyütüldüğü belli oluyor. Tanışmamıza sebep olduğunuz için teşekkür ederim."
Bu sözler ikisinde de bir korkuya sebep olmuştu. Ari'nin isteğini gerçekleştirdikleri için mutlulardı ama babasının velayet davası açması ihtimali gün yüzüne çıkmıştı. Adam belli ki Ari'yi gerçekten sevmişti, sonuçta onun kızıydı. Adam Jennie ve Lisa'nın yüzünün düştüğünü görünce elini kaldırdı.
"Telaşlanmayın. Ari'yi sizden almayacağım. Ona sizin sunduğunuz sevgi ortamını sağlayabilir miyim emin değilim. O da bir gün bu ortamın değerini anlayacaktır. Ayrıca ailemle beraber Kanada'ya yerleşeceğim. Ari'yi peşimden sürükleyip bu kadar büyük bir değişime ayak uydurmaya zorlayamam. Ayrıca dediğim gibi, Hana bana ondan asla bahsetmedi ve ben bu süreçte yeni bir aile kurdum. Onlara bu durumu açıklayamam. Zaten onun sizinle mutlu olduğuna eminim."
Lisa ve Jennie rahat bir nefes aldığında ekledi. "Sadece, onunla arada bir bugün yaptığımız tatlı sohbeti tekrarlamak isterim."
Jennie ve Lisa gülümseyerek onayladı. Adamın sözlerini içlerini rahatlatmıştı ama Ari'nin onunla kalmak istemesi ihtimali onları korkutuyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
