Saat akşam 10 olduğunda eski merdivenlerin arkasında kalan boş yerde bulmuştum kendimi.
Dakikalar süren bekleyişin ardından elinde bir poşetle Arda geldi yanıma. Hızla oturdu.
"N'aber Yamaç?"
"Sürünüyoruz, sen?" Sırıttı.
"Ben de aynı şekilde."
"Ne getirdin? Çok açım, bugün hiçbir şey yemedim." Dediğimde poşeti açıp içindeki ekmek arasını bana uzattı. Elime alıp yarım ekmekten biraz büyük ekmeğin içine baktım. Domates ve peynir vardı.
"Ne kadar?"
"25." Kaşlarımı çattım.
"Oha amına koyayım." Dediğimde o da kaşlarını çattı.
"Fiyatlardan haberin var mı orospu çocuğu."
"15'e ver." Dedim başka bir şey var mı diye poşetin içine bakarken.
"Siktir lan." Dediğinde bir elimi koluna koydum.
"Hadi, param yok."
"Ekmek 10 lira zaten." Dedi ona temas ettiğim için heyecanlandığını belli eden sesiyle.
"Hadi ama yavrum, sonra bir şekilde kapatırız eksiği." Deyip çapkın bir ifadeyle göz kırptığımda yutkundu.
"Bir kere öp bari." Dedi bana yaklaşırken.
Düşünmeden bir elimi yanağına koydum ve dudaklarını dudaklarıma kapattım. Nefessiz kaldığımı hissedene kadar onu ıslak bir şekilde öpüp geri çekildim.
Önüme dönüp yemeğimi yemeye başladığımda Arda derin öpüşümden dolayı nefesleniyordu. Baya hırçın bir öpüşme şeklim vardı.
"Çok iyi öpüşüyorsun koduğumun orospusu." Dedi sırıtarak.
Omuz silktim. "Su var mı?"
Başını sallayıp yarısı içilmiş bir şişe suyu bana uzattı. Kendisi içmiş olmalıydı. Tam elime alacakken suyu geri çekti. "5 lira."
Sıkıntılı bir nefes verip elimi cebime attım. 20 lira çıkarıp ona verdiğimde suyu da vermişti bana.
"Buralarda yeni bir çocuk geziyor, tanıyor musun?" Diye sorduğumda ucuz sigarasını yakarken arkasına yaslandı.
"Kim? Kesin görüşümdür." Dedi kendinden emin bir sesle.
"16 - 17 yaşlarında duruyor. Kumral, hırçın bir velet. Kadınlarla sikişiyor." Dedim sudan bir yudum alıp.
"Tanımıyorum ama gördüm." Dediğinde yüzümü ona çevirdim. "Yeni gibi duruyor, Erhan ve orospularından dayak yiyordu geçen gün."
Başımı sallayıp yemeğime döndüm.
"İsmini biliyor musun?" Diye sordum bu sefer."Hayır, hiç konuşmadık." Birkaç saniye sessizce beni izledi. "İstersen öğrenirim."
Başımı salladım. "Tamam, öğren."
"Karşılığında ne alacağım?" Dedi ta dibime kadar girip.
"Geri bas, yemek yiyorum." Dedim ama hiç umursamadı. "Ne istiyorsun?"
Bir elini bacağımın üzerine koyup okşadığında kaşlarım çatıldı. Elini sürterek kasıklarıma doğru götürdü.
"Altıma yatarsan, çocuğun yedi sülalesini öğrenirim..."
"Boş yapma." Dediğimde kaşlarını kaldırdı.
"Niye? Ne olacak sanki?" Gözlerimi kısıp dudaklarımı yaladım.