1.9☆

18 4 6
                                    

"Gunil, nereye gidiyoruz?" Elleriyle Jungsu'nun gözlerini kapattı Gunil. Jungsu nereye gittiklerini bilmek istiyordu. Gunil gülümseyerek Jungsu'nun kulağına eğildi ve fısıldadı. "Biraz daha bekle."

Jungsu güldü. "On beş dakikadır, belki yarım saattir yürüyoruz." Gunil bunun farkındaydı. Ve şimdi göstereceği şey Jungsu'yu çok mutlu ederdi. "Bak açıyorum şimdi." Jungsu kafa salladı. "3,2,1." Gunil Jungsu'nun gözlerini açtı.

Deniz kenarında, ilk tanıştıkları yerde çimlerin üzerinde bir bez ve üzerinde bir kaç lavanta yaprakları duruyordu. Ortasında da kırmızı renkli kalpli bir kabın içerisinde hem yıldız hem de kalp şeklinde kurabiyeler vardı.

"Gunil.." Gunil ellerini arkada birleştirerek parmak uçlarına ileri geri gidip duruyordu. "Beğendin mi?" Minnoş bir sesle konuştuğunda Jungsu ona döndü. "Bayıldım." Gunil'in boynuna sarıldı. Gunil kızarmış hissediyordu o an. "Sen mi yaptın bunları." Yere oturmuş kutuyu eline aldığında sordu Gunil'e. Gunil de otururken cevap verdi.

"Ben yaptım. İçerisindeki malzemelerden en önemlisi sana olan sevgim."

"Biliyorum."

Jungsu kutuyu elinde tutarken söyledi bunu. Gunil gülümsedi. Jungsu omzuna taktığı çantayı yanına bıraktı ve içerisini karıştırdı. Aradığı şeyi bulduğunda Gunil'e uzattı. "Ufak bir hediye." Gunil Jungsu'nun verdiği küçük defteri açtı. Üzerinde onları yansıtan bir kaç çizim vardı.

"Bundan bende de var," Çantasından Gunil'e verdiği deftere kıyaslı biraz daha büyük bir defter çıkarttı. "birlikte yaşadığımız güzel şeyleri başından beri çiziyorum." Gunil gülümsedi. "Ama bunlar yüzünden ailemle biraz tartıştık. Bunu boşver, şu an benimle araları iyi gibi. En azından sanırım annemin." Gunil bunu duyduğunda morali bozulmuştu.

"Ve bu seninle olan bağlarımı kopartacağım anlamına gelmez. Annem, ben küçükken, yanii beni bırakmadan önce her zaman bunu söylerdi; kim ne derse desin asla ona göre yaşama. Kimseye göre hayatını şekillendirme. Ben de bunu yapıyorum işte, ailem ne kadar senden vazgeçmemi öne sürüyorsa ben bunu yapmıyorum."

Gunil Jungsu'nun dediğine şaşırmıştı. Jungsu'nun ailesi onlar değil miydi?

"Jungsu, bahsetsene biraz ailenden." Jungsu Gunil'e baktı. "Bunu sana en kısa sürede anlatacağım, ama şu an olmaz." Gunil omuz silkti. "Boşver şimdi bunları, ben bunu yaparken mutlu oluyorum. Seninle geçirdiğim güzel anları resmederek."

"O zaman defterinin bir sayfasına daha bu güzel anlardan birini de çizmek ister misin?" Jungsu anlamadığı için gözlerinin içine bakmaya başladı. Gunil ona doğru yaklaştı yavaşça. Jungsu'nun gözleri onun dudaklarına kaymıştı. Gunil daha fazla beklemeden dudaklarını birleştirdi ikisinin. Jungsu ilk başta buna şaşırmıştı ama daha sonra o da elleriyle Gunil'in yanaklarını kavrayınca daha sert bir öpücük bırakmıştı o dudaklara.

~khy.

merabaaaa
nasılsınızz?
bölüm biraz kısa oldu ama iyi gibi
💗🤍

𝚜𝚎𝚊𝚜𝚒𝚍𝚎, 𝚐𝚞𝚗𝚜𝚞Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin