29. Af

714 123 145
                                    

Yorum yaparak okuyun lütfen, iyi okumalar 💖💐
_____________________

Felix ve Chris konuşmadan önce...

"Sen bunları duyduğuna emin misin?"

"Evet kraliçem." dedi Felix. Kendinden emin bir şekilde başını salladı. Kraliçeyle birlikte onun odasında otururken içinde bir umut vardı. Belki her şey kolay düzelmeyecekti ama neyin ne olduğunu tüm çıplaklığıyla öğrenecekti. "Changbin ona dokunamıyormuş. Eşler arasında bir bağın olduğunu duymuştum ama bunun hakkında çok bilgim yok. Siz biliyorsunuzdur diye size geldim."

"İyi yapmışsın." dedi Cindy heyecanla. Karşısındaki perinin yorgun ve üzgün haline rağmen gülümsedi. Felix hâlâ burada olduğu için bile mutluydu hatta ona minnettardı. Olanlardan sonra onun eşyalarını toplayıp gideceğinden, bebeğine zarar vereceğinden çok korkmuştu. "Gideceksin diye korktum."

"Aslında gidecektim ama kafam karıştı. Biraz düşününce... tüm bunlar biraz saçma geliyor." Changbin'i tanıdığı tüm zamanları düşünmüştü Felix. Her anlarını gözden geçirmiş ve eşinin aşkını en derinden hissettiğine karar vermişti. Onun kendisini sevmediğini kabul etmiyordu.

İki elini kucağında birbirine geçirip dudağını ısırdı. İlişkilerini kraliçeye çok fazla açması hoş olmayabilirdi ama yine de Cindy'nin bunu sorun etmeyeceğini düşündü. Şu zamanda konuşmaları en önemli şeydi.

"Biz evlendiğimiz ilk zamanlar Changbin bana biraz soğuk davrandı açıkçası. Onun karakteri mi böyle desem... yoksa hayatı boyunca hep yalnız kaldığı için mi bilmiyorum. Bana nasıl davranması gerektiğini bile bilmiyordu. Ona daha önce birini öpüp öpmediğini sormuştum, öpmediğini söylemişti. Ve şey... ben... ilk ilişkisini benimle yaşadığına da eminim." Bunu eşine hiç sormamıştı ama oldukça emindi. O günün tecrübesizliğinden, eşinin gözlerinde gördüğü korkudan ve endişeden biliyordu."Hyunjin'e daha önce onunla olmakta sorun yaşamadığını söyledi. Benden öncesinde onunla bir şeyler yaşamış olması imkansız sonrasında da olduğuna inanmak istemiyorum. Şimdi midesi bulanıyorsa, canı acıyorsa daha önce de öyle olması gerekmez mi?"

"Changbin, Hyunjin'le daha önce sevgili olduğunu söyledi bize ama ben de buna ikna olmadım Felix." İkisi de konuştukça bir şeyleri daha fazla garipsemeye başlıyordu. Cindy zaten ilk andan beri bir şeyleri tuhaf bulmuştu. Felix'i ise bugün duydukları düşünmeye itmişti.

"Changbin'in daha önce hiç sevgilisi olmadı. Olsa bilirdim, imkanı yok olmasının. Biz ne dersek onu yapardı o. Bize danışmadan en ufak bir şey yapmazdı. Bırak sevgilisini arkadaşı bile yoktu zaten, tek bildiği kitaplarını okumaktı. Oğlumu tanıyorum ben, seni seviyor. Kaç zaman buraya gelip seni ne kadar sevdiğini anlattı. O anlattıklarından sonra başkasına gitmesinin mümkün olduğunu düşünmüyorum. Senin ellerinin küçüklüğünü bile yarım saat konuştuk. Yüzündeki gülümsemeyi bir görseydin... Senden sonra çok değişti."

Dudaklarının kuruduğunu hissederek çayından bir yudum aldı Cindy. Felix'in akıl danışmak için yanına gelmiş olmasından, evliliğini kurtarma çabasında olmasından memnundu. O da eşini seviyordu, bu çok belliydi.

"Ve dediğin gibi Changbin seni sevdiği için ona dokunamıyordur, sana aşık çünkü."

" Ben de bunu anlamıyorum. O zaman neden o periyle birlikte? İki gecedir onunla uyuyor. Onu öpüyor, kokluyor. Delireceğim. Dayanamıyorum, düşündükçe canım acıyor kraliçem. Cidden nefret ediyorum bundan. Changbin beni seviyorsa bunları yapmaması gerekirdi değil mi? Anca büyü falan yapılması lazım."

"Ne dedin?"

"Büyü..." diye mırıldandı Felix. Kendi söylediği cümleye karşı gözlerini büyüttü. "Yoksa... Olabilir mi?"

Lunalis | Changlix ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin