Yorum yaparak okuyun lütfen, iyi okumalar 🫶🏻🫶🏻🫶🏻
________________6 ay sonra...
"Heyecandan kalbim duracak şimdi." dedi Jisung. Minho'yla birlikte az önce doğumu başlayan arkadaşını kapının önünde beklerken yerinde duramıyordu. İkisinin buraya gelirkenki tek niyeti Felix'i görmekti ama anlaşılan ufaklığın yapmak istediği sürprizle onu da görmeden gitmeyeceklerdi.
Changbin, aradan geçen altı ayda olduğu gibi şimdi de eşinin yanındaydı. Altı ay boyunca elinden gelenin en iyisini yaparak onunla ilgilenmiş, bebeğin ilk tekmelerini hissederken eşinin elini bırakmamıştı. Hatta başını karnına yaslayıp bebeği daha net hissetmeye çalışırken Felix'le birlikte bu mucizeye kocaman gülümsemişti. Birlikte geçirdikleri diğer anlarda sarışının aşermeleriyle uğraşmış, sancısı olduğunda ona masaj yapmaktan geri durmamıştı. Felix durduk yere alınganlık yapıp kendisine kızdığında bile bir şekilde idare etmeyi öğrenmişti. Zaten kısa süre sonra Felix gelip boynuna sarılıyor, Changbin'i üzdüğünü düşünüp gönlünü almaya çalışıyordu.
Cindy ve Axel ise her zamanki gibi ikiliye çok karışmadan ara ara onların ne yaptıklarına bakmış ancak ilişkilerine pek dahil olmamışlardı. Tabii Cindy doğal olarak Felix'e ve bebeğe daha yakındı. Ona özel karışımlar gönderip tavsiyelerde bulunduğu olmuştu.
Felix'in ailesi Kral Ren ve Kraliçe Hena da altı ay önce gerçekleşen olayı ilk duyduklarında ne tepki vereceklerini bilememişler, apar topar Felix'i görmeye gelmişlerdi. Oğullarının ve Changbin'in kendi aralarında olanları çözdüklerini gördüklerinde endişeleri neredeyse yok olmuştu ama yine de o süreçte Felix'i daha sık ziyaret etmişlerdi. Şimdi de diğerleri gibi kapının önünde içeriden gelecek haberi bekliyorlardı ki tam o anda içeriden bir ağlama sesi duyuldu.
Şifacı peri; yeni doğmuş bebeği alıp üzerindeki kanı temizledikten sonra bebeği kundağa sarmış ve gülümseyerek Felix'in kucağına vermişti. Sarışın, bebeğe dikkatlice bakmış hemen ardından da eşine dönüp onun tepkisini görmek istemişti. Çok heyecanlıydı, aklında belki de bin tane soru olduğundan hisleri de kafası da oldukça karmaşıktı. Yorgun hissediyordu, kafasını yastıktan kaldıracak hali yoktu. Kucağında ağlayan bebeğe garip garip bakarken ne yapması ya da ne düşünmesi gerektiğinden emin olamadı. Aylardır eşiyle birlikte bu anı beklemiş hatta o zaman bir çocuğunun olduğunu daha çok hissetmişti. Şimdi sadece garip hissediyordu. Tekrardan Changbin'e baktı, sonra yine bebeğe döndü.
"Felix... Bir şey mi oldu? Niye öyle bakıyorsun? Sallasana biraz, susturmak için."
"Bu çocuk niye tatlı değil?"
"Tatlı değil mi?"
"Ne bileyim... Gözüme tatlı gelmedi. Ben böyle hayal etmemiştim."
"Tatlı ya işte, baksana minikliğine." dedi Changbin. Felix'in kucağında tuttuğu bebeğin küçük çenesine dokunup gülümsedi. Felix ise şaşkın şaşkın ona baktı. Ne yapacaktı şimdi bu bebekle? Aylardır bunun için mi bekliyordu? Korumak için çırpındığı bebeği kucağındaydı ama öpüp koklamak içinden gelmiyordu. "Al sen istersen, benim halim yok. Başım ağrıyor zaten."
"Majesteleri, herkes kapının önünde sizden haber bekliyor. Etrafı biraz toparlayalım, müsait olduğunuzu hissettiğiniz zaman haber verin içeri alalım, onlar da prensi görsünler."
"Ne?" dedi ikili aynı anda. En beklemedikleri şey şu anda bu olabilirdi. "Ne prensi? Kız değil mi bu?"
"Erkek oldu."
"Ne erkeği, ne saçmalıyorsun sen?" dedi Felix. Kucağındaki bebeğin kundağını hafifçe açtığında gördüğü manzara yüzünden resmen rengi attı. Bebeğini rüyasında görmüştü. Bu değildi. Şaşkın hali Changbin'i ister istemez korkutuyordu. Lacivert saçlı, eşinin omzuna dokunup başını iki yana salladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lunalis | Changlix ✓
Fanfiction[TAMAMLANDI] Ay perisi Changbin ve güneş perisi Felix çocukluklarından beri bir gün evlenecekleri gerçeğiyle büyür. Zaman hızla akıp gider ve evlenecekleri gün gelir ancak ikisi de birbirinden hiç haz etmemektedir. Aynı zamanda ay perisi Changbin'in...