-30.Bölüm-

52.4K 2K 46
                                    

Gözlerimi gelen gürültülerle açtım.Yavaşça komodinin üzerinde ki telefonuma uzandım ve saate baktım.Muhtemelen bu gürültü okula gitmek için hazırlanan kişiler tarafından çıkarılıyordu.Gözlerimi ovuştura ovuştura yataktan kalktım ve aynanın karşısına geçtim.Saçım dağılmıştı.Yüzümde ise anlamadığım bir gülümseme.Hafızamı zorladığımda niye gülümsediğimi anladım.Dün gece Kuzey Altınel bana beni önemsediğiyle ilgili şeyler söylemişti.Yüzümde ki gülümsemeyi silmeyi başardığımda terlik botlarımı ayağıma geçirdim ve odamdan çıktım.Betül Abla ve Peri tam merdivenlerden inecekken,Peri beni gördü ve yanıma gelip boynuma atladı:

"Günaydın Gece Abla"

"Günaydın Pericim"

"Sen bugün okula gelicen mi"

"Maalesef Pericim.Yarın da gelemeyeceğim"

"O zaman çabuk iyileş ki birlikte okula gidelim.Peki Gece Abla bir şey sorabilir miyim"

"Sor bakalım"

"Abim odasında yokta nerde"

"Aşağıdadır"dedim ve kucağımda Peri ile aşağı indim.Betül Abla'da arkamızdan.Merdivenin son basamağına geldiğimizde Mira ve Yağmur'da bize yetişmişti.Yemek masasına geçtiğimizde Faruk Abi baş köşede yine bizi bekliyordu.Salona baktığımda ise koltuktan sarkan Kuzey'in bacağına gördüm.Bu manzara tebessüm etmemi sağlarken herkes masaya oturmuştu.Hepimiz yemeğe başlamıştık.Yemeğimi hızlı bir şekilde bitirince kabalık olmasın diye herkesin bitirmesini bekledim.Beklerken de herkesi incelemeye başladım.Mira mor fermuarlı sweatshirt,siyah topuklu botlar ve kot şort giyinmişti.Yağmur ise onun zıttına gece mavisi pantolon,siyah babet ve beyaz arkası uzun gömlek giyinmişti.Tatlı tatlı sütünü içen Peri de parıltılı sarı elbisesini giyinmişti.Yumurtasını yiyen Faruk Abi ise takım elbisesiyle ve yeni traş olmuş haliyle tam bir Altınel erkeğiydi."Çocuklar akşam yemeğe çıkmak istiyorum.Bunun nedeni ise bir süredir sizi ihmal etmem"diyen Faruk Abi ile tüm düşüncelerim dağıldı.Mira şaşkınlıkla Faruk Abi'ye bakıyordu.Yağmur durumu anlamış olucak "Olur"diye söze girdi.Faruk Abi küçük bir gülümsemeyle bize bakarken herkesin yemeği bitmişti."Kuzey hala kalkmadı mı" Faruk Abi'nin dediği şeyle Mira'nın yüzünde muzip bir gülümseme belirdi."Kaldırıp geleyim"dedi ve elinde masadan aldığı sürahi ile koltuğa yaklaştı.Yavaşça suyu Kuzey'in kafasından aşağı boşalttı."Hay ananı..."diye bir bağırma geldi.Kuzey resmen ayaklanmıştı.Sinirli gözlerle bir Mira'ya bir üstüne bakıyordu.Masada ki herkes gülmemek için kendini zor tutuyordu."Seni öldürücem"diye kükredikten sonra Mira'yı evin içinde kovalamaya başladı.Mira çığlık atıp kaçarken Kuzey saydırarak koşuyordu.Kuzey'in tek adımı Mira'nın üç adımına eşitti.Kuzey en son adımında Mira'yı saçlarından yakaladı.Mira küçük bir çığlık atarken Kuzey çoktan onu saçlarından çekiştirmeye başlamıştı."Özür dile küçük sıçan"diye Mira'ya doğru tısladı."Kuzey kardeşini bırak hemen"diye otoriter bir şekilde uyardı Faruk Abi.Kuzey ise onu hiç takmamıştı.Hala eli Mira'nın saçlarındaydı.Mira inat etmiş tek bir kelime bile söylememişti.Ama canı acıdığı yüzünde ki ifadeden belliydi.Yağmur bile Kuzey'in bu halinden korkmuş olucak ki Peri ile birlikte arabaya gitmişlerdi.Ben Kuzey'e bakarken onun gözleri dönmüştü."Kuzey bırak artık canım acıyor"diye inlemesiyle bakışlarım Mira'ya dönmüştü.Kuzey ise hala gözü dönmüş bir biçimde saçlarına asılıyordu.Faruk Abi bir şey yapamayacağını anlayınca odasına gitti.Sadece ben kalmıştım.Şansımı denemek için "Kuzey,Mira'nın canı acıyor.Bırak hadi"dedim.Sanki benden komut bekliyormuş gibi bir anda Mira'ya baktı.Yüzünde ki o acıyı görünce ne yaptığının farkına vardı ve hızlıca Mira'yı bıraktı.Mira'nın gözlerinden yavaş yavaş yaşlar akıyordu.Kuzey'e sinirle bakmaya başladı ve "Canımı yaktığın için sağol.Çok iyi bir ABİSİN"dedi ve Kuzey'in tepkisini beklemeden koşarak evden çıktı.Kuzey çaresizce koltuğa oturdu ve yüzünü ellerinin arasına alıp bir yere daldı.Yavaşça koltuğun diğer tarafına oturdum.Tüm dikkatimi ona vermiştim ki dış kapının açılıp kapanma sesiyle Faruk Abi'ye de yetişememiştim.Madem yetişemedim Kuzey bana her gününü ayırıyorsa ben de tüm günümü ona ayıracaktım."Dün biraz içkiyi fazla kaçırmışım.Hiç bir şey hatırlamıyorum.Sana bir şey dediysem lütfen unut"Kuzey'in konuşmasıyla gözlerinin içine baktım."Sorun değil" aniden verdiğim cevabı ben beklemiyorken onun bu cevabı beklemesi nedeneni bilmediğim bir şekilde beni kırmıştı.Gözlerimin içine odaklanarak:

Küçük Bey Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin