-46.Bölüm-

9.6K 531 130
                                    

Bölüm geç geldiği için özür dilemeyeceğim.Çünkü ülke bu haldeyken,askerlerimiz şehit düşerken,benden bölüm yayınlamamı kimse bekleyemezdi.Beşiktaşta bomba patlatıldığında ben birkaç sokak yukarıdaydım.Eğer o ortamı görmüş olsaydınız büyük ihtimalle bana özelden YB diye mesaj atanlar atmazdı.Arkadaşlar #Vatanbölünmez.

---------

"Şimdi siz sevgili olduğunuza göre artık biz yeni çift olmuyoruz.Yani durmadan yeni çift demeyi kesersiniz."

Yağmur olumsuz manada kafasını sallarken Aras arsızca gülümsüyordu.Kuzey beni daha çok kendine yasladı.Saçlarımın arasına ufacık bir öpücük kondurdu ve beni savunmaya geçti.

"Uğraşmayın sevgilimle."

Sevgilim...8 kelime,3 hece...Söylemesi oldukça kolay bir kelimeydi peki ya hissettirdikleri?Kalbinin hızı değiştirebilirdi mesela.Ya da nefes alışverişini kesebilirdi

"Ya çok tatlısınız.Ama ben çok sapım.Çiftlere ölüm"

Mira sitemle bağırdı küçücük kafede.Tüm gözler bize dönerken o hiç takmadı ve ilk olarak Kuzey ve beni ayırdı.Kuzey sessizce söylenirken ben kıkırdamamak için kendimi zor tutuyordum.Mira'nın Yağmur ve Aras'ı ayırma işlemi de bittiğinde yüzünde rahatlamış bir ifadeyle yerine geçti.O sandalyeye oturur oturmaz Kuzey beni tekrar çekti.Aras ve Yağmur ise konuşmaya dalmıştı.

"Ben sizi ayırmak için görümce olarak araya gireyeyim sen tekrar kızı kendine çek.Oldu mu bu şimdi Kuzeycim?"

Melis ve Rüzgar kahkahalara boğulurken gülmemek için yanağımı dişliyordum.Kuzey pişkince sırıtırken bir bomba patlatacağı belliydi.

"Miracım valla zor kavuştum bırakmam.Ama merak etme yakında sanada birini buluruz."

Her şey çok ağır gelişmişti.Kerem ağzındaki kahveyi Aras'ın pantolonuna püskürtmüş ardından öksürük krizine girmişti.Bu sefer kendimi tutamayıp kahkaha attığımda herkes gülmeye başlamıştı.Kerem'in bu hali Mira'nın oldukça hoşuna gitmiş olacaktı ki oyunu devam ettirmeye başladı.

"Olur valla.Hem sap olmam hem senin seçtiğin biri olmuş olur.Oh ne güzel."

Kerem tüm siniriyle Mira'ya bakarken herkes bu ikilinin arasındaki çekimi bir kez daha anlamıştı.Ortamda kısa çaplı bir sessizlik oluşmuştu.Ta ki Yağmur araya girene kadar.

"Sevgilimin pantolonunu mahvettin Kerem artık yenisini almak zorundasın."

Bu sırada bir elinde peçete ile pantolonu siliyordu.Kendi kendine söylemeyi es geçmiyordu tabi.En son söylediği şey ile bana yine bir gülme geldi.

"Kahve lekeside çıkmaz şimdi ha."

Galiba Aras'ı sevgilisi olarak değilde oğlu gibi görüyordu.Öyle bir anaç tavır takınmıştı ki birazdan Kerem'i azarlamaya başlasa hiç şaşırmazdım.Galiba bugün keyfimi hiçbir şey bozamayacaktı.

Melis,yaslandığı yerden ciddiyetle dikleşirken galiba yine çok erken konuştuğumu fark ettim.Tüm kafe bir anda küçük televizyonda ki haberlere odaklanmıştı.

"Kayseri'de patlama yaşandı sayın seyirciler.Askerlerin çarşı iznine gitmek için bindikleri otobüsün yanında araba patlatılmıştır.Alınan bilgilere göre şu anda 14 şehit ve 56 yaralı bulunmakta..."

Küçük Bey Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin