Küçük Bey

-45.Bölüm-

Herkesin bildiği gibi internet sorunu vardı ve bu yüzden bölümü yayınlayamadım.Ama GEZEY ve TÜM EKİP geri döndü.Açıkçası ben çok heyecanlıyım.Sizden küçük bir ricam olacak Başrol adlı kitabıma bakar mısınız?

--------

"Acımıyor mu" dedim bininci kez ve sargının üstüne hafifçe bir öpücük kondurdum.Kafamı tekrar çıplak göğsüme koyarken sargısına oldukça dikkat ettim.Kuzey bugün kalbinin tam üzerine ismimin dövmesini yaptırmıştı.Ne kadar karşı çıksam da beni dinlememişti ve kimseye söylememi de tembihlemişti.Bunun nedeni ise tahminimce daha 17 yaşına girmesine 1 hafta olması ve Faruk Abinin kızacak olmasıydı.Doğum günü demişken acaba Kuzey ve Mira'ya ne almalıydım.

"Ne düşünüyorsun?"

Kuzey'in sesi düşüncelerimin arasına girerken kafamı hafifçe kaldırıp bakmaya doyamadığım gözlerinin içine baktım.

"Hiç..."

"Hiç inandırıcı değilsin ama hadi inanmış gibi yapayım."

İçten gelen bir kahkaha attım.Yerimden yavaşça kalkıp yanağına uzun bir öpücük bıraktım.Her zaman olduğu gibi tekrar utanırken yanaklarımın kızarmasına mani olamadım.Kızarıklıkları saklamak için kafamı boynuna gömdüm.Dünya'nın en güzel kahkahası kulaklarıma ulaşırken iyice kızardım.Eliyle çenemi kaldırdı ve göz teması kurmamızı sağladı.

"1,5 haftadır sevgiliyiz.Benden utanmamamalısın artık."dedi.Sakin sesi vücudumu titretirken bakışlarının güzelliği altında ezildim.O kadar güzel bakıyordu ki yanında çok çirkin hissediyordum.

"Sen üşüdün mü?Kolların buz gibi"

Kollarıyla beni iyice sararken vücudum saniyesinde ısınmıştı.Ben de O'na sıkıca sarıldım ve fısıldadım."Yanında seni ısıtacak biri varsa,üşümek gerçekten güzeldir..."Saçımı öptü ve kokumu içine çekti.Ardından ise "Can Dündar" diye ekledi.

"Sen bilir misin böyle şeyler"

"Kızım sende iyice bizi cahil yaptın"

Yüzümde O görmese de küçük bir tebessüm oluştu.Ne zaman utancağımı bilse konuyu değiştirmeye çalışır bazen ise utanmam hoşuna gittiği için konunun daha çok üstüne giderdi.

"Sana bir sır vereyim mi?"tekrar düşüncelerime daldı kadifemsi sesi.Sorduğu sorunun cevabını oldukça net biçimde verdim.

"İstemiyorum"

"Niye,kızlar genelde böyle şeylerde meraklı olurlar?"

"İki kişinin bildiği şey sır değildir"

"İki kişinin bildiği sır belki de aşktır"

Bir anda oda fazla mı sıcak olmuştu?Bir anda basan sıcakla dudağımı yaladım ve saçımı geriye attım.Önüme tekrar düşen saçımı geriye atmak için elimi kaldırdığımda Kuzey elimi tuttu ve diğer eliyle saçımı kulağımın arkasına sıkıştırdı.Nefes almayı unuturken yüzü iyice bana yaklaşmıştı.Dudakları yavaşça dudağıma yaklaşırken gözlerim dudaklarına kaydı.Kalbimin atışı kulaklarıma ulaşırken gözlerimi kapattım ve teması bekledim.Nefesini iyice dudaklarımın üzerinde hissettim.

"Yemek hazır."

Zehra Sulta'nın salondan gelen sesi gözlerimi açmamı ve Kuzey'in benden uzaklaşmasına sebep oldu.Nefesimi dışarı verirken yataktan kalktım ve hemen kendimi toparladım.Kuzey ise yanında ki tişörtü üstüne geçirirken birkaç küfür mırıldanıyordu.Bu hali gülmeme sebep olurken O çoktan yanıma gelmiş ve elimi eline hapsetmişti.Beni peşinden aşağı sürüklerken adımlarına yetişmek için resmen koşuyordum.