Küçük Bey

-21.Bölüm-

Multide ders programı
~~~~~~~~~~~~~~
Sabah yeni telefonumun alarmıyla kalktım.Artık daha geç kalkıyordum.Evde sadece bakıcı olarak çalışacaktım.O da arada sırada.Yani artık ben de bu evin kızıydım.

Banyoya girip tüm gereksinimlerimi giderdim.Saat daha 6.30'du.Gözlerimle dolabımı tecavüz ederken bir anda içeri bodoslama bir Mira geldi.ş"Günaydın.İlk olarak klüp ne seçtin?İkinci olarak ders programımız."deyip elime kağıt tutuşturdu.Cevap bekler gibi bakarken"Teşekkür ederim ve birinci soruna geçersek dans klubünü seçtim."bunu söylerken Mira'nın çığlık atacağını sanmıyordum."Kuzey'de dans klubünde,sırf kızları etkilemek için.Ama bilmen lazım okul gösterilerinde hep o klüpten seçilir.Bu arada Yağmur,Melis ve ben de voleybol klübündeyiz.Erkeklerde basketbolda ama merak edersen Görkem'de yüzmede."keşke yüzmeye gitseydim.Kapıdan giren Yağmur ile tüm düşüncelerim dağılmıştı."Günaydın."dedi.Ben ise kafamı salladım.Hayır anlamadığım Mira'da Yağmur'da ne ara giyinmişlerdi.

Giyceğim şeyleri seçtik(!).Mira Peri'yi hazırlamaya gitmişti.Yağmur ise çantasını.Aynada son kez kendime baktım.Saçlarım eski dalgalığını almış,beyaz kot pantolonum ise fiziğimi ortaya çıkarmıştı.Çantamı ve montumu alıp aşağı indim.

Okula geldiğimizde Mira,Peri'yi anasınıfına bırakmaya gitti."İstersen senin klüp kağıdınıda bırakayım"dedi Yağmur.Çantamdan klüp kağıdını çıkarttım ve Yağmur'a uzattım."Çok teşekkür ederim"diye arkasından bağırmayı ihmal etmedim.Yanımda havalı havalı yürüyen Kuzey Altınel ve yanında yürüyen ben.Bahçede ki çardağa geçince Kerem ve Aras'ta yanımıza geldiler."Günaydın"dedi tüm enerjisiyle Aras.Tam Günaydın diyecekken bir elin beni itmesiyle oturduğum yerden yere iniş yaptım.Hafif bir inleme çıktı ağızımdan."İyi misin?"diye sorup beni kaldırmaya çalışan Kerem'e "İyiyim" diye fısıldadım.Beni iten sarı çıyan Çağla "Ah pardon seni görmedim canım.Bu arada sevgilimden uzak dursan iyi edersin."dedi ve aşağılayıcı bir gülümseme takıldı."Tamam Çağla.Sakin ol."dedi Kuzey Beyefendi.Arkamdan elime bir el kenetlendi.Kafamı çevirdiğimde bana gülen gözlerle bakan bir Görkem gördüm."Merak etme Çağlacım sevgilim senin sevgiline bir şey yapmaz"dedi.Tam Kuzey bir şey diyecekken arkadan çığlık koptu ve arkamızı döndüğümüzde bize şaşkınca bakan Mira,hızlıca bize yönelen Melis ve normal davranan bir Yağmur ile karşılaştık."Sen bunu nasıl bize anlatmazsın"diye bağırıp beni sürüklemeye başladılar.Sınıfa geldiğimizde en azından ben nefes nefese kalmıştım."Olayları ayrıntısıyla anlatıyorsun.Hem de hemen!"Mira'nın hızlı ve nefes almadan konuşmasına cevap verdim"Öyle bir şey yok.".Melis şaşkın şaşkın bana bakarak "Ama Görkem öyle söylemedi."dedi.Tam söze giricekken "Onu korumak için öyle söyledi"dedi Yağmur.Nedenini ben de bilmiyordum ama kafamı "Evet" anlamında salladım.Tam o sırada ders zili çaldı ve ders Cadı Şadiye.Herkes sınıfa girerken ben de yeni sırama geçtim.Kuzey sınıftan girince bana bakışlar attı ama bakış konusunda kötü olduğumdan hiçbir şey anlamadım.Görkem yanıma geldi "Teşekkür ederim"demem bir oldu."Bunu senin için yapmadım.Kuzey'e karşı hoş duygular beslemiyorum"dedi ve derse kendini verdi.

Zil çalar çalmaz kendimi kapının önüne attım.Kızları beklemeye başladım.Ayakkabılarımı incelerken koluma sert parmaklar girdi ve beni sürüklemeye başladı.Kafamı kaldırdığımda sinirli bir Kuzey görmem bir oldu."Sen ne yaptığını sanıyorsun ya!"benim bağırmalarıma rağmen beni aldırmadı ve okulun en ücra köşesine götürdü.Beni bez parçasıymışım gibi yere attı:
-Görkem'den uzak dur!!!
-Sanane hem sen benim için sadece Küçük Bey'sin.
-Seni kullanır.
-Sana ne oldu?
-Ne?
-İki gün önce centilmen bir Kuzey Altınel'din.Ama artık Küçük Bey dememe bile kızmayan,kendini beğenmiş bir züppe oldun.
-Cevabı kolay.Sen bile benden daha şanslısın.Oysa ben koskoca Kuzey Altınel.
-Ben mi şanslıyım!?Tabi sadece annesi ölmüş biri mi yoksa kimsesi olmayan biri mi?Zengin el bebek gül bebek büyüyen biri mi yoksa fakir biri mi?Baba parası harcayan biri mi yoksa bir evde bakıcı olan biri mi?Evet ben daha şanslıymışım.Sen bu değilsin.Eski Kuzey olana kadar bana yaklaşma.
Dedim ve arkamı dönüp yürümeye başladım."Özür dilerim"diye bir mırıltı duydum.Durdum.Ama dönmedim.Yürümeye devam ettim ve kendime söz verdim.Bir daha ağlamayacağım.Sınıfa döndüğümde Görkem yanıma yaklaştı "İyi misin?O it sana bir şey yapmadı değil mi?"beni merak etmesi hoşuma gitmişti."Hayır"dedim ve sırama geçtim.5 dakika sonrada Kuzey gelmişti.Bana bakarak sırasına geçti.

2 Cadı Şadiye,3 Çarpan Mehmet,1 Fatiha Selçuk,1 Gavur Olga,1 Muhteşem Tarık ve 1 Roman Leman dersinden sonra arabayla eve dönüyorduk.Kuzey'in yüzüne bile bakmamıştım.Birkaç kez konuşmaya çalıştı ama hepsini Çağla bölmüştü.Arabanın yavaş ama sert freniyle eve vardığımızı anladım.Peri'yi elinden tutup eve götürdüm."Hadi misafirimiz gelmek üzere koşun"diye uyarınca Kuzey dışında herkes koşarak yukarı çıktı.İlk Peri'nin odasına girdim.Peri'ye dolaptan pembe bir elbise seçtim ve giyinmesini istedim.Peri giyinirken ayakkabılarını seçiyorsum.Altın hafif topuklu ayakkabılarıda Peri'ye verdim.O ayakkabıları giyinirken ben de saçını tatlı bir örgü yapıyordum."Pericim sen aşağı in orada bekle bizi"deyince hızlıca odadan çıktı.O gidince kendi odama gittim ve dolabımdan bir şeyler seçmeye çalıştım.En sonunda straplez kırmızı mini bir elbise giyindim.Saçlarımı ve makyajımı düzelttim ve Peri'nin yanına indim.

Faruk abide dahil hepimiz misafiri bekliyorduk.Kuzey beyaz gömleğini ve üstüne füme ceket geçirmişti.Mira simsiyah yere kadar uzanan tül gibi olan bir elbise ile şahane duruyordu.Yağmur ise yarım t-shirt ve kot pantolonla doğal bir tarza kavuşmuştu.Onları incelerken kapı çalınmaya başladı.Herkes birbirine baktı ve kapıya yöneldik.Faruk abi kapıyı açtı ve içeri...