Okula giderken giydikleri
~~~~~~~~~~~~~~
Sabah ağırlık çöken göz kapaklarımı açtım.Daha güneş doğmamıştı.Başucumda ki İphone'u fark ettim ve saate baktım.Saat 5.00'i gösteriyordu.Hızlıca lavaboya gittim.İhtiyaçlarımı karşıladım ve hızlı bir duş aldım.Duştan çıktım ve saçımı kuruttum.Özellikle hızlı olmaya dikkat ediyordum.Saçlarım kuruduktan sonra iç çamaşırlarımı giyindim.Dolabın karşısına geçtim ve kıyafet seçmeye başladım.Kahverengi tunik ve içine beyaz tişört.Altına da her zaman ki gibi tight.Kıyafetlerimi de giyinince çantamı hazırlamaya başladım.Çantamı hazırlayınca telefonumun saatine baktım ve daha 06.30 olduğunu gördüm.Daha vaktim olduğunu görünce banyoya girdim ve saçıma biraz şekil verdim.Su dalgası olan saçlarım tam dalgalı olmuştu.Madem zengin okulu biraz kendime özen gösteriyim mantığıyla rimel ve Eyelenir sürdüm.Azcık parfüm ve parlatıcıyla çok tatlıydım.Odama döndüm ve bilekliğim ile kolyemi de taktım.Saat daha yeni yedi olmuştu.Aşağı koşarak indim.Tüm çalışanlar kalkmıştı.Mutfakta Ahmet abi,Defne ve Zehra Sultan kahvaltı ediyordu.Arka bahçeye açılan kapıdan dışarı çıktım.Ömer amca bitkileri suluyordu.
-Günaydın Ömer amca
-Günaydın Gececim
-Sen kahvaltı etmeyecek misin?
-Ben kahvaltımı siz gidince ediceğim işim bitince.
-Kolay gelsin o zaman
Dedikten sonra mutfağa geri döndüm."Herkese günaydın" onlarda bana selam verdi.Ayhan amca herzaman ki gibi akşam için yemekleri yapıyordu.Ece ise kahvaltıyı hazırlıyordu."Saat 7.00 istersen Peri'yi hazırla"dedi Zehra Sultan.Koşarak Peri'nin odasına girdim.Peri hala uyuyordu.Yavaşça yanağından öptüm ve "kalkma vakti melek"dedim.Huzursuzca bir iki kere döndü ve "Anne..."dedi.Kalbime bir yumru saplandı.Peri gözlerini açtı ve hızlıca ayaklandı"Günaydın"dedi.Ben de karşılık verdim.Birlikte dolabına gittik.Güzelce kıyafet seçtik ve Peri'ye giydirdim,Peri'yi önüme oturtup saçını taramaya başladım."Gece abla bir şey sorabilir miyim?"o kadar tatlı sormuştu ki "Tamam" dedim."Dün anlattığın hikayenin sonunda ne oluyor?"bunu hiç düşünmemiştim"Bilmem sen ne istiyorsan o olur."düşünürmüş gibi yaptı"O zaman prens ile köle evlensin."bu ne saçma bir son"Tamam.Hadi hazırsın.Çantanı al aşağı inelim."tamam anlamında başını salladı ve çantasını alıp odadan çıktık.Ben de odama girdim ve çantamı alıp aşağı indim.Herkes masadaydı.Ben de oturdum ve kahvaltıya başladık.Kahvaltımızı bitirince Ahmet abinin arabasına bindik.Arkası 6 kişilikti ve biz 5 kişiydik.Yola çıktık.Sıkıntıdan herkesin giyindiklerini incelemeye başladım.Mira çok güzel olmuştu.Yağmur ise fıstık gibiydi.Fiziği zaten ayrı güzeldi.
Okula vardığımızda arabadan ilk ben indim."Ben Gece'ye okulu gezdiriyim.Hem Yağmur da gezmiş olur."dedi Mira ve beni sürükleyerek bahçeye soktu.Arkamızdan gelen Yağmur ve Peri ise durmuş ve bir tarafa odaklanmışlardı.Kafamı o tarafa çevirdiğimde gördüğüm şey bize el sallayan sarı çıyan Çağla'ydı.Kafamı hemen çevirdim ve okulu incelemeye başladım.Kocaman "DEMİR KOLEJİ" yazıyordu.Bir dakika Aras'ın soyadı da Demir'di.Yani bu koca kolej onların mıydı?Yoh amına!
Mira,Yağmur ve ben ilk olarak Peri'yi anasınıfına bıraktık.Şu anda ise okulu geziyorduk.Okul dev gibiydi.Gez gez bitmiyordu ama biz bitirdik.Okul Arasların olduğu için bizi onların sınıfına kaydettirmişti.Sınıfa çıktığımızda tüm sınıfın orada olduğunu gördüm.Öğretmende derse girmişti ama kimse takmıyordu."Ders ne?"bu soruma ben bile şaşırdım"İngilizce"diye cevapladı Mira."Orda öyle durmayı mı planlıyorsunuz.Kendinizi tanıtsanıza"dedi cadı ingilizce öğretmeni.Kahverengi saçları beyazlamaya başlamıştı.Boyu neredeyse benimle aynıydı.Üstünde ise leopar desenli bluz ve siyah etek.Tam bir moda ikonu(!)."Bu arada ben ingilizce öğretmeniniz Şadiye..."sözünü kesen arkadan bağıran Kuzey oldu"Cadı Şadiye" sınıf gülmeye başlamıştı.Sustuklarında cadı devam etti"Siz kimsiniz bilmiyorum,ama merakta etmiyorum.Boş yerlere geçin ve kendinizi tanıtın."dediği gibi gözümle sınıfı taradım.Aras ve Kuzey'in yanları boştu.Acaba hangisinin yanına otursaydım."Ben Kuzey ile oturucam.Bir mahzuru yoksa tabi?"Yağmur'un sesiyle kendime geldim ve başımı onaylarcasına salladım.Tüm sınıfın gözleri üstümdeyken Aras'ın yanına oturdum.Yağmur'da Kuzey'in.Yağmur ayağa kalktı"Ben Yağmur Altınel."dedi ve oturdu.Tüm gözler yine bana dönünce ben de çekinerek ayağa kalktım "Ben Gece Güngör."dedim ve yerime oturdum.
Ders boyunca Aras ile konuşmuştum.Sevgili öğretmenimizin(!) uyarılarını hiç umursamamıştım.Sınıfı incelemeye başladım.Sınıfta iki kişilik daha yer boştu.Acaba orda kim oturuyordu.Oysa bize sadece bu sıranın boş olduğu söylenmişti.Kapının çalmasıyla herkesin gözleri kapıya kaydı.Kapı açıldı ve içeri resmen bir meteor düştü.Bu GÖRKEM ÇAĞLAYAN'dı.Ben onun resmen hayranıydım.Babasının şirketinde çalışan bir playboy ve hayallerimde ki adamdı.O benim her şeyimdi.
Yavaş ve rahat hareketlerle o iki boş sıraya oturdu."İstersen ağzını kapat.Sinek kaçar"Aras'ın söylediğiyle ağzımın açılmış olduğunu yeni fark ettim."O gerçekten Görkem Çağlayan mı?"bu nasıl soru ya"Evet.Hem çokta yakışıklı değil"dedi bozulmuş bir sesle."Sen daha yakışıklısın"dedim ve kocaman yanağından öptüm."Gönlümü aldın bravo"dedi.O sırada arkadan kafama silgi uçtu.Arkamı döndüğümde "Dersi dinleyemiyorum"diyen bir Kuzey ile karşılaştım."Tüm ders konuştunuz biraz da biz konuşalım"sanki ben hiç konuşmadım"Tamam çok da tın"dedi ve telefonuyla oynamaya başladı.Yağmur ise kızlarla konuşuyordu.Sıkılmıştım.Gözlerimle etrafı taciz ederken Görkem ile göz göze geldim.Kafamı hemen başka tarafa çevirdim.Allahım bu çocuk için ölünür."Gece misin nesin?Kalk oradan çok konuştun yer değişikliği yapacağım.Sen Görkem'in yanına geç.Yağmur sen de Aras'ın yanına itiraz istemem.Teneffüste yerlerinizi değiştirirsiniz."dedi cadı Şadiye.Biraz oflasamda benim köşeli jeton yeni düştü.Görkem mi demişti!?Kafamı hemen Görkem'e çevirdim ve bana bakan Görkem görmem bir oldu.Zilin çalmasıyla hızla sınıftan çıktım.Alt kata inip kantine gitmeliydim.Kantine geldim ve sıranın başında olarak iki tane çikolata aldım.Yavaşça yemeye başlamıştım.Yerken aynı zamanda sınıfa çıkıyordum.Sınıf kapısına gelince içeri girecekken dışarı çıkan birisi bana çarptı ve tam yeri boyluyorken biri beni tuttu.Kafamı kaldırdığımda karşımda bir Görkem beklemiyordum.Kendimi toparlayınca bana çarpana baktım.Sarı çıyan Çağla ve yanında Küçük Bey.Kuzey sadece bana bakarken ben yanlarından geçip gittim.Çantamı topladım ve Görkem'in yanına geçtim.Görkem hiç hareket etmeden bana bakıyordu:
-Az önce için teşekkür ederim
-Güzel kızları kurtarmak görevimiz.Peki bu güzel kızın adı ne?
-Gece
Dedim ve tokalaştım.
Zil çaldı ve herkes sınıfa geldi.Ders yine İngilizceydi.Tüm ders boyunca not aldım.Zil çaldı ve Görkem ile bayağı muhabbet etmeye başladık.Son ders herkes klüplere dağılmışken ben ve Yağmur klüp seçmek için müdür yardımcımız Alper Bey'in yanında klüp kağıdı doldurmaya çalışıyordum.En sonunda dans klübünü seçtim ve anasınıfının önüne geldim.İçeri girdiğimde güleryüzlü en fazla bizden iki yaş büyük bir genç kız"Merhaba ben Tuğçe öğretmen.Kime bakmıştınız?" sarı saçlarını arkaya atarak."Ben Peri'yi almaya geldim"dedim.Kız beni süzdü ve içeriye gidip Peri'yi getirdi.Peri bana koşarak sarıldı.Eşyalarını alıp bahçeye çıktık.Ahmet abi kapıda bizi bekliyordu.Aynı zamanda zil çaldı ve okul boşalmaya başladı.
Eve varmıştık.Hiç konuşmadan geçen bir araba yolculuğu daha geçirmiştim.Kapıyı Ece açtı "Hoşgeldiniz"dedi ve içeri girdik.Yukarı odama çıktım ve üstümü değiştirdim.Koşarak aşağı indim.Yemeğe yardım ettim.Yemek hazır olunca uzun süredir ilk kez gördüğüm Faruk abiye rastlasım"Gece lütfen yemekten sonra yanıma gelir misin?"başımı olumlu anlamda salladım ve masaya oturdum.Yukarıdan yavaşça herkes geldiğinde yemeye başladık.
Faruk abinin odasında söyleyeceklerini bekliyordum."Yarın bir misafirimiz gelecek ve çocukların davranışlarını kontrol etmeme yardım etmelisin.Çocuklar dışında herkes biliyor.Bana yardım eder misin?"dedi tüm çaresizliğiyle."Tamam"dedim farkında olmadan ve odadan çıkıp üst kata çıktım.Odama girdim ve yarını düşünmeye başladım.Gözlerime ağırlık çökünce hiç zorlamadan uykuya daldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Küçük Bey
Fiksi Remaja•Finalden sonra bölümler düzenlenecektir. ***** İki zıt karakter aynı hayatta birleşirse ne olur.Yaşadıkları şeyi anlatan kelime sadece üç harfliydi "AŞK" Gece ve Kuzey'in hikayesi Klasik gibi başladı hikayeleri ama devamı hiç de öyle olmadı. Aşka i...