Semih:
Hikayem tam olarak iki yıl önce başladı.Üniversiteyi kazanmamla birlikte omzuma yük olacak aşka düşmüştüm.Babamın bana hediyesi olan barımda ilk kez karşılaşmıştık.Bu karşılaşmamız asla son değildi.Oğuz benim ilk ve tek aşkım,yıllardır karşılık alamadığım platonik aşkımdı.
Üniversitede ikinci kez karşılaşmıştık.Oğuzun en sevdiği kahveyi biliyordum.O derse gelmeden önce kahveyi masasına bırakıp ortadan kayboluyordum.Bıraktığım kahvelerin hiçbirini içmemiş çöpe atmıştı.Yinede vazgeçmedim,onu uzaktan izlemeye devam ettim.Oğuzun en sevdiği kahveyi,sigara tüketmediğini,moru sevdiğini,kazaklara bayıldığını bunların hepsini biliyordum.
Bir yılın tamamında vazgeçmiştim.Aşkımdan değil kahveden...Oğuzun yakın arkadaşı Alaza takmıştım kafayı.Üniversitenin çapkın çocuğunun açığını bulmak zor olmuyordu.Farkedilmemek bana en sonda kafayı yedirtmişti.Alazla uğraşmak için aç kalmış köpek gibi ona saldırıyordum.Peki Oğuz beni gördü mü?Hayır.
Sonuç değişmiyordu. "Semih vazgeç artık!" Karşılıksız aşkımda en büyük destekçim Badeydi.Aynı sınıftaydık ve ortak hırslarımız bizi arkadaş yapmıştı.Ben koynumda yılan beslediğimi çok geç anlamıştım.
Oğuzu kaybettim.Onun aşık olduğu ve ona aşık olan kişi Mahirdi.Beni iki yıldır görmeyen çocuk Mahir için gözlüklerini çıkarmıştı.Mahir Oğuzu benim kadar tanıyor muydu?Sanmıyorum.Oğuzu tanıyacak kadar yılları olmadı onun. "Semih dur!"
Badeyi dinlemeden Oğuzun en sevdiği kahveyi almış arkadaşlarının önünde masaya bırakmıştım. "O kahveleri bırakan bendim.Sen yine çöpe döke bilirsin." Sonunda beni görmüştü.Düşünüyorum,iki yıl önce direkt karşısına çıksaydım hislerimi kabul eder miydi? "Özür dilerim.Çok özür dilerim..."
İki yılımı özüre sığdırmıştı Oğuz.Tüm bekleyişlerim onun özrüyle yok olup gitmişti.Anlayacağınız ben kaybetmiştim.Hayatta bazı olaylar kontrolümüz dışında gerçekleşir.Badeyle tartışıp onu yanlışlıkla merdivenlerden itmiştim.Oğuzu kaybettim sanıyordum ancak o gün arkadaşımı da kaybettim.Badenin öleceğinden endişelenip Oğuzu aramıştım.
Benim için hastaneye gelmişti.Beni o halimde yalnız bırakmamıştı.Çünkü onun kalbi pamuklara sarılıydı. "Bade uyanana kadar beklemeliyiz.En kötü ihtimal olarak hafıza kaybından endişeleniyoruz." Keşke zaman Oğuzun kolları arasında hıçkırıklara boğulduğum yerde dursaydı.
Oğuz benim için,Mahirde onun için gelmişti.Uğruna dünyaları yakacağım çocuk için kendi hayallerimi yaktım.O gün Oğuzu tamamen Mahire bıraktım.Benim gözüm ondan başka kimseyi,o da Mahirden başka kimseyi görmeyecekti.Param bana Oğuzun kalbi dışında her şeyi kazandırmıştı.
Semihi dinleyelim dedim.Arkadaşlar telefonum otomatik çeviriyor yazdıklarımı.Ben aynı gün içerisinde 3,4 sayfa yazıp atıyorum.Kusura bakmayın ama gerçekten yazdıklarımı düzenleme fırsatım olmuyor.
Yazı hataları yüzünden özür dilerim.Lütfen bu konu kapansın artık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kasırga
RomanceKafasına dayanan silahlar özgüveninden hiçbir şey kaybettirmemişti ona. "Sen benim kim olduğumu bilmiyorsun dimi?" Adam tek adımıyla aradaki mesafeyi kapatmıştı.Semihin gözleri adamın bileğe kadar yanmış sol eline kaymıştı. "Yüzüme bak!" Bakışların...