Kasırga

2

"Ne oluyor lan?!" Barının önüne taşınmış masalar kamyona yükleniyordu.Burası babasının ona hediye ettiği ve Oğuzla ilk karşılaştıkları yerdi. "Durun içeri geçemezsiniz!" Kapıdaki korumayı omzundan itip mekana girmişti.Kendisinin dekore ettiği her şey duvardan söküp atılmıştı. "Siz kimsiniz lan?!"

Eski masalar taşınmış yerine yenileri gelmişti.Merdivenlerden inen siyah takım elbiseli adam kendisiyle beraber karanlığı da getirmişti.Semihin dikkatini ilk adamın korumaları çekmişti.Hepsi belinde silahla dolaşıyordu. "Kimsiniz?Benim mekanımda işiniz ne?!"

"Sen Semih olmalısın...Baban burayı bana sattı.Yani artık burası benim mekanım.İster yakarım ister yıkarım." Badenin hafıza kaybı her şeyi altüst etmeye yetmemişti.Bu yüzden evren onun için bu adamı göndermişti. "Ne sikim saçmalıyorsun lan sen?!" Az önce korumaların belinde gördüğü silahlar şimdi ona doğru uzatılmıştı. "Babama ne kadar verdiğsen iki katını veriyorum.Mekanımı bana geri ver."

Kafasına dayanan silahlar özgüveninden hiçbir şey kaybettirmemişti ona. "Sen benim kim olduğumu bilmiyorsun dimi?" Adam tek adımıyla aradaki mesafeyi kapatmıştı.Semihin gözleri adamın bileğe kadar yanmış sol eline kaymıştı. "Yüzüme bak!"  Bakışlarını tekrar adamın yüzüne dikmişti. "Eee kimsin sen?"

Sol elini cebine koyup Semihin yüzünü inceliyordu.Adamın sürekli sırıtması Semihin asabını bozmuştu. "Barbaros Şahin." Çocuğun gerilen yüzünü izlemek onu daha da keyiflendirmişti.Sonunda kendisini tanıtmış ve Semihin geri adım atmasını bekliyordu. "Burayı bana sat."

"Hepiniz dışarı.Misafirimle bizzat ben ilgileneceğim!" Korumaların hepsi dışarı çıkmıştı.Barbaros masaya oturmuş viskisini yudumluyordu.Karşısında ayakta dikilen çocuk onunla aynı masaya oturmak istemiyordu. "Ne var burada bu kadar?Baban alır yenisini ağlama."

Semih Barbaros için oyuncağı elinden alınmış çocuktu.Bu yüzden onu ciddiye almıyordu. "Üç katı." Çocuğun teklifi hoşuna gitmişti. "Yedi yüz bin." Bu mekanın yedi yüz bin etmediğini ikiside biliyordu.Biri inatçı,diğeri meraklıydı. "Tamam kabul."

"Yedi yüz bin dolar." Barbaros Semihin kalkan kaşlarına bakıp sırıtıyordu.Babasının bu kadar parayı ona vermeyeceğini biliyordu. "Kabul.Topla şu masaları.Çünkü yarın akşam mekanımdan siktir olup gidiyorsun."