Özellikle Lord'un Kalesi'nde keskin bir koku vardı.
Dedemin hastalandığında yaydığı kokuya benziyor.
[Grunwald'ın Lord'un Kalesi'nde tuhaf bir olay olduğunu duydum. Lordla ilgili gibi görünüyordu ama ne olduğundan emin değilim. Dikkatli olun hanımefendi!]
“Bunun yerine bana ihtiyacım olan tek bir bilgiyi söyle.”
"Sana her şeyi söyleyebilirim!
İmparatorluk Kalesi ile ilgili bilgiler dışında mutlaka paylaşacağım.”
"Neden İmparatorluk Kalesi olmasın?"
Bunun üzerine Rozanna'nın rengi soldu.
'Boğazım kesilecek'
Kendi boynunu okşadı.
"Çünkü İmparator Majesteleri merhametli bir insan değil."
Titreyen Rozanna aniden Dale'e baktı.
Dale mutfakta gelişigüzel sebzeleri karıştırıyordu.
Biraz üzgün görünüyordu.
Gözlerimiz buluştuğunda Dale hafifçe gülümsedi. Tekrar Rozanna'ya baktım.
"Neden? Sorun nedir? Bir şeyler mi oluyor?”
“Hayır, hiçbir şey. Aniden bir ürperti hissettim. Ruh halimden dolayı olabilir."
Rozanna bana baktı ve hafifçe öksürdü.
“Peki neyi merak ediyorsun?”
“Bana Grunwald'dan bahset.”
“Pekala, Grunwald. Burası burası değil mi?”
Rozanna başını eğdi.
“Ben Grunwald'lı değilim. Başkentte doğdum ve çoğunlukla orada yaşıyorum, bu yüzden fazla bir şey bilmiyor olabilirim.”
“Rab'bin Kalesi hakkında. Rab'bin çok hasta olduğunu ve hareket edemediğini duydum…”
"Zaten biliyorsun. Aslında bu çok uzaklara yayılmış bir hikaye.”
Rozanna çenesini sildi ve bana baktı.
“O halde Rab’bin neden böyle olduğunu bilmek istiyorsun. Belki sen de Kiedland'ı merak ediyorsundur?"
Rozanna'nın sözlerine güldüm.
Aslında bir tüccarın nitelikleriyle doğmuştu, çabuk zekalıydı ve iyi bir bilgi ağına sahipti.
Adelaine'in partisine neden ilgisiz oturduğunu merak ediyordum. Sanırım Kiedland'la ilgileniyordun, değil mi?”
"Lord'un Kalesi'nin önündeki boş arazinin de Kiedland'e ait olduğu söyleniyor."
"Muhtemelen Lord çöktükten sonra Grunwald onu Kiedland'den satın aldı."
"Nasıl yani?"
“Aslında Kiedland olsa bile topraktan vazgeçmezlerdi. Ancak Lord çöktüğünde Grunwald'ın acilen paraya ihtiyacı vardı. Maddi destek elbette.”
Rozanna bildiği her şeyi paylaştı.
"Kiedland, Grunwald'a her şekilde yardım etti ve görünüşe göre Lord'un hastalığı bazı iyileşme işaretleri gösteriyordu."
"Gerçekten mi?"
"Evet. Ama sonuçta sonuç aynıydı ve ilacın etkisi hızla ortadan kalktı. Yine de Grunwald, bağlılığının bir simgesi olarak Kiedland'in talep ettiği çorak araziyi verdi.”
"Neden biliyor musun? Herhangi bir nedeni var mı?”
"Bilmiyorum."
Rozanna sanki bu noktanın ötesini bilmiyormuş gibi kararlı bir şekilde başını salladı.
Ancak gözleri merakla parlıyordu.
Rozanna da gizlice bu sebeple ilgileniyormuş gibi görünüyordu. Ona baktım.
"Sebebini öğrenirsem daha fazla ödemeye razı olur musun?"
“Eh, ben zaten bir kez uzlaştım.”
Ancak bir süre düşündükten sonra Rozanna genişçe gülümsedi.
“Fakat bilgi paradan daha pahalıdır. Her ne kadar bir bahis gibi görünse de, eğer siz tüccar bunu öğrenebilirseniz, kolye için size daha fazlasını vereceğim. Veya daha sonra herhangi bir zamanda yardımıma ihtiyacın olursa?"
"Bu iyi bir fikir."
"O halde ikincisiyle gidelim mi?"
"Elbette."
Rozanna'ya bir söz verdim.
Dale'in ve benim evimdeki bol miktardaki bitki saksılarına baktıktan sonra bir şeyler hatırlamış gibiydi.
“Fakat Vikont Kiedland'ın işleri hafife alınmamalı. Onlarla daha önce tanışmıştım ve eminim.”
Onunla aynı fikirdeydim.
Kiedland'in o çorak araziyi alma nedenini biliyordum.
Yani bu Rozanna'nın kaybedeceği bir bahisti.
"Adelaine Kiedland artık Tanrı'nın evlatlık kızı mı?"
“Hayır, mesele bu değil. Lord Kiedland, Vikont Kiedland'in tek kızı Adelaine'e çok değer veriyor. İki bölgenin başlangıçta tek olduğunu biliyor musun?”
Başımı salladım ve Rozanna devam etti.
"Rab sadece genç torununun akrabasına değer veriyor."
“…Ailesini, hatta uzak akrabalarını kaybetmiş olmak, yakınları kadar değerli olabilir.”
"Evet, Grunwald Lordu nazik kişiliğiyle tanınır."
“Peki, gerçek torunu nerede?”
“O her zaman Grunwald Kalesi'nde. O gün onu görmedin mi?”
Ah, doğru.
Bir düşününce, Adelaine'den kız kardeşi olarak bahseden bir kadın vardı.
Ancak Adelaine, Kiedland'ın tek kızıydı.
"Onun adı neydi? Torununun adını hatırladığımı hissediyorum ama bir dakika bekleyin.”
Rozanna kişisel defterine baktı ve bir sayfada durdu.
"Burada."
Bir ismi işaret etti.
“Sophia. Sophia Grunwald.”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Contract Husband Resembles the Male Protagonist
RomanceEvliliğe dört ay kaldı. Kocamın sık sık dışarı çıkması şüphe uyandırmaya başladı. Her sabah şafak vakti yola çıkıyor ve gece geç saatlerde dönüyor, bu da soruları gündeme getiriyor. Ancak tuhaf bir şey yoktu. Sadece çok çalışıyor ve eve geliyor. Zat...
