13.Bölüm Dünyanın en güzel yeri

2.1K 58 60
                                    

Tek başına kaldığın yerde mi yalnız olursun,yoksa değer verdiğin insanlardan istediğin değeri göremediğinde mi? Yanında milyonlarca insan da olsa aklındaki yanında yoksa yalnızsındır. Ege yalnızlığın tanımını düşünürken asfalt yolların sabahki sakinliğinde okula varmak için motorsikletinin başındaydı.Bugün bir haltlar yesem de aile dediğim insanlar gelip azarlamak için bile olsa yanımda olsalar diye düşünüyordu. Aklı hiç sahip olamadığı ailesinden aynı kaderi paylaştığını düşündüğü kişiye doğru kayarken yüzü de aydınlanmıştı sanki,mutluydu.Dün,Defne tarafından tüm gün merak edilmişti,ondan daha mutlu biri olabilir miydi? Üstüne üstlük pansuman bile yapmıştı ona ve bu onu hatırladıkça mutlu eden tek şeydi. Çevresinde onu sevdiğini söyleyen sürüyle kız varken o kendini ilk defa Defne'nin yanında mutlu hissetmişti çünkü Defne ile benziyorlardı. Hem Defne diğer kızlar gibi onunla sırf yakışıklı olduğu için konuşmuyordu. Gerçekten anladığı ve değer verdiği için yanındaydı. Bunu bilmek Ege'nin hoşuna gidiyordu çünkü daha önce kimse onu tanımaya çalışmamıştı.Sadece popüler ve yakışıklı sıfatlarına vurulup yakınlaşıyorlardı.

Cansel iki senedir peşinde dönüp duruyordu ama tanımak için değil sevgili olabilmek için bunu yapıyordu. Ege de farkında olduğu için onunla yalnızca istediği dilden konuşuyordu,en azından Defne gelene kadar bu böyleydi. Cansel'in mesajları,aramaları ona ait hiçbir şey Ege'nin umrunda değildi,hiçbir zaman da olmamıştı zaten.

Motorsikletini okulun bahçesine park edip etrafa göz ucuyla bakındıktan sonra Cansel'in yanına doğru gelmesiyle darlanmaya başlamıştı Ege.Cansel sinir bozucu surat ifadesiyle ona yaklaşıp sırnaşırken yandaşı Ebru da orada bekliyordu.

"Canım"dedi Cansel saçlarını Ege'nin yüzüne doğru savururken.Ege soğuk bir tavırla sarılmasına karşılık bile vermeden geri çekildiğinde Cansel'in gülüşü bozulmuştu.

"Cansel, vazgeç artık. Kendine kendin gibi birini bul."

"Ama Ege..."Cansel dolan gözlerini yere indirerek konuşmaya devam etti.

"Ben senden hoşlanıyorum."

Ege umursamaz bir tavırla iki adım geriye gitti ve Cansel'e bakarak konuşmaya başladı.

"Ben senden hoşlanmıyorum ama lütfen bu saçmalığı kes ve yolumdan çekil. Bu senin için çok daha iyi olur."dedi.Cansel hayal kırıklığı ile birlikte Ege'nin koluna yapıştı ve sıkıca tuttu.

"O kız için beni harcıyorsun! Ne olduğu belli bile olmayan o kız için... Ne buluyorsun onda? Benim sana veremediğim ne veriyor sana"

"Huzur veriyor."dedi Ege kolunu çekerken ardından da ekledi.

"Onun için veya değil.Kendim ve senin iyiliğin için benden uzak dur. Arkadaş olalım eyvallah ama dahası olamaz anla artık."

Ege üzerine çeki düzen verip arkasına bile bakmayarak çekip giderken Cansel ekürisi Ebru ile birlikte olduğu yerde öylece Ege'nin ardından bakıyordu. Çenesini öyle sıkmıştı ki belirginleşmişti kemikleri.

Ege okulun içerisinde yürürken geçen gece kavga ettiği maydonoz kılıklı olduğunu düşündüğü Caner ile karşılaşmıştı. Caner'in yanında eskiden birkaç kez takılmış olduğu adını bile hatırlayamadığı sarışın o kız vardı. Sevgili oldukları belli olsa da Caner'in Defne ile bu kadar ilgili olması Ege'nin canını sıkmıştı. Kendi sevgilisi varken bir insan neden burnunu başkalarının işine sokardı ki? O gece resmen Ege'ye hesap sormuştu Caner,Ege de haddini bildirmişti. O na ne oluyordu? Neden Defne ile görüşmesine engel olmaya çalışıyordu?

Caner yanındaki sarışın kızla kavga ediyor gibi görünüyordu,Ege bir yandan yürüyor bir yandan da kulağını onlara vermiş dinliyordu.Kız,Caner'e sinirli bir şekilde sitem dolu konuşmalar yapıyor ve ağlamamak için zor duruyordu.

Babamın EviHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin