Bölüm 28

3.1K 124 184
                                    

SELAMÜNALEYKÜM.......

"Bu benim kıyametim mi?"

Bu cümle içinde dönüp dururken Bedirhan da kafasında toplantıda yaşananları döndürmeye başladı.

Toplantı Sabahı:

Bedirhan, Kaya İnşaat ile gireceği toplantı için odasından çıktığında Ayaz'ın da babasının odasına girdiğini gördü. Kaşlarını sinirle çattı, asistanı duraksayan adama bakıp ismiyle seslendiğinde Bedirhan kıza çevirdi bakışlarını.

"Sen git ben de geleceğim"

Hızlı hızlı Ayaz'ın girdiği odaya yürüdü, odaya gireceği sırada babasının sinirle konuşmasını dinlemeye başladı.

"Ayaz haddini bil. O kız benim gelinim değil kızım artık, kanı durdurdu. Senin ne dediğini kulakların duymuyor anlaşılan"

"Dayı benim ne dediğimi gayet iyi duyuyor kulaklarım. O kızı ilk ben gördüm ben istedim. Gitmiş Bedirhan ile evlenmiş zerre umurumda olmaz, Cihan ölürse berdel bozulur. Ben de o adamı öldürmekten bir adım geri durmam"

"Lan sen ne diyorsun hala Ayaz, seni gebertirim"

"Dayı ne istersen yap ama ben Mahru'yu ne olursa olsun istiyorum, hamile olmadığı sürece benim kabulüm"

İbrahim Ağa okkalı bir tokat attığında sesi tüm koridorda duyulmuştu. Bedirhan öfkeyle odaya daldı artık sinirden gözleri kanlanmıştı.

Koşarak yüzü diğer tarafına düşmüş Ayaz'ın yanına gittiğinde İbrahim Ağa da korkuyla içeriye giren oğlunun önüne durdu. Bu sözleri duymuş oğlunu sakinleştirmezse namus meselesi yüzünden kan çıkardı. Bedirhan öfkeyle önünde dikilen babasına:

"Bırak beni baba" diye bağırdığında Ayaz da kendisini toparlamış İbrahim Ağa'nın arkasında dik dik kuzenine bakıyordu.

"Lan sen nasıl bir şerefsiz çıktın soysuz, seni gebertirim, sen kimin karısına yan gözle bakıyorsun..."

"Ne karısı lan senin karın falan değil o kız, anamların dediğine göre koynuna bile almamışsın. O kızı ben alacaktım ben alacağım da..."

Bedirhan Ayaz'ın söyledikleriyle çılgına dönerek babasını ittirdi. Yakalarından tuttuğu adamın burnunun üzerine kafasını geçirdiğinde Ayaz kanlar içinde yere yığıldı.

"Bedirhan dur oğlum" diye korkuyla genç adamı çekmeye çalıştı İbrahim Ağa ama Bedirhan'ın artık kimseyi dinleyecek bilinci yoktu.

Dışarıdan insanlar odaya girip zorla iki genci ayırmasıyla Ayaz'ı koltuğa oturttular, Bedirhan'ı da Yusuf abisi odasına götürdü asla dinmemişti öfkesi. Yusuf abisinin sakinleştirme çalışmaları da boşuna çabalamaktı ama denemekten başka bir şey gelmiyordu elinden.

"Ayaz Allah şahidim olsun yeğenim demem ben alırım canını şimdi yıkıl karşımdan" diyerek kovmuştu yüzü kana bulanmış adamı İbrahim Ağa.

Herkes gergindi, Kirman'lar tekin insanlar değildi. Akraba dinleyecek insanlar hiç değillerdi, arada Berfin Hanım olmasa çoktan Ayaz silahına sarılmıştı ama yapamazdı en azından herkesin gözü önünde olmazdı.

Bedirhan'ın olduğu odaya girdi İbrahim Ağa çekinceleri vardı.

"Ne yaptın Bedirhan sana dur dedim" dedi endişeli bir ifadeyle. Bedirhan belindeki silahı çıkarıp havaya kaldırdığında:

"Beni buraya hiç çağırmayacaktınız ben İstanbul'da kalıyordum okulumu okumuşum bıraksaydınız yakamı. Şimdi de dur diyorsun kim karısına göz dikmiş adamı eli kolu bağlı dinler. Allah şahit olsun onu gebertirim" diye haykırdı.

SEVMEYECEĞİM (BERDEL)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin