Geçmişinden kaçmaya çalışan dünyaca ünlü efsanevi boksör Derin, İtalya'nın meşhur mafya lideriyle karşılaşırsa ne mi olur?
***
Bir adım daha yaklaştı ve eliyle telefonuma uzanıp aramayı kapattı. Sol elinin üzerinde küçük bir haç dövmesi, parmakların...
>>>Luca'nın fotosunu karakterler kısmında en sonda paylaştım aşklarım, merak edenler ordan bakabilirler, keyifli okumalar ❤️.
🎧NP: No Blueberries -DPR IAN, DPR LIVE, CL
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
🤍
Gözlerimi araladığımda kendimi buz gibi soğuk, sert bir zeminin üzerinde yatarken buldum. Burnuma gelen rutubet kokusu yüzünden elimi ağzıma götürüp öksürmeye başladım.
Diğer elimi zemine dayadım ve olduğum yerde doğruldum. Etrafa bakınmaya başladım; bir tür bodrumun içinde olmalıydım. İçeriyi küçük havalandırma boşluklarımdan gelen ışıklar aydınlatıyordu. Elimi göğsüme koyup derin bir nefes verdim, en azından karanlık değildi.
Ayağa kalkmak istediğimde bir anda tüm bedenimi baştan aşağı sızlatan bir ağrı hissettim ve bayılmadan önce olanları hatırlamaya başladım. "Sezar!"
Hızla soluklanmaya başladım. Sakinliğimi koruyamıyordum. "Neredeyim ben? Sezar nerede?"
"Şimdi ne yapacağım?"
"Sezar! Nerdesin!"
"Nolur, sana bir şey olmasın!"
Buraya nasıl geldiğimi bilmiyordum. Doğruca ayağa kalkıp paslanmış demir kapıya doğru koştum. Açmaya çalıştım ama açılmıyordu, kilitlenmişti. Endişeyle kapıyı yumruklamaya başladım. "Yardım edin!"
"Kimse yok mu?"
"Sezar!"
Tüm gücümle kapıyı yumruklamaya devam ediyordum, ellerim çok acıyordu. Biraz daha zorlarsam belki de parmaklarım kırılacaktı.
"Sezar!" Dakikalardır onun adını seslenerek kapıyı yumrukluyordum. Göz yaşlarım gözlerimi yakmaya başlamıştı.
"Sezar sana yardım edemez." Kapının dışından gelen soğuk ve kalın bir erkek sesi duydum.
Durup, "Kimsin? Sezar nerede?" diye sordum endişeyle.
"Onun nerede olduğunu bilmiyorum, ya da hayatta olup olmadığını."
"Kimsin sen?"
"Kim olduğumu biliyorsun."
"Yoksa benimle mesajlaşan o piç sen misin?"
Ona küfretmemden zevk alıyormuş gibi gülmeye başladı. "Ağzın da huyun gibi çok bozuk boksör."
"Seni şerefsiz! Beni bilerek karanlık koridordan geçirdin, değil mi?"
