Öfkeyle telefonu kapatmıştım. Jeongin ve Chan birseyler olduğunu anlamıştı ama kimse belli etmiyordu. Bende hiç birşey konuşmadan yemeğimi yiyordum.Herkesin yemeği bittikten sonra Changbin ve Jisung sofrayı kaldırmaya başladı.
"O kadar villa gibi evdeyiz hala hizmetli tutmuyoruz var mı böyle bir kafa? "
Jisung söylene söylene topluyordu fakat Changbin halinden gayet mutluydu. Telefonundan şarkı açmış oynayarak topluyordu.
Chan yemekten sonra yanıma geldi. Bende hava almak için dısarı çıkmıştım. Sigaramı üflerken omzuma dokunan el ile ürktüm.
"Sofranın ortasında ne oldu öyle? "
Sigarayı söndürüp cebimden telefonumu çıkardım. Mesajları gösterdim. Mesajları görmesiyle oda sinirlenmişti.
"Biz varken öyle bir şey olmayacak Hyunjin, onuda yakalayacagız sen dert etme"
"Eğer o piç Felixe bir şey yaparsa kendimi yasatmam"
"Öyle konuşma o ona birşey yaparsa bile sen Felixi kurtaracaksın. "
Elini cebine atıp uzaklara bakmaya başladı. Issız bir yerdeydi ev ve hava o gün sisliydi. Bir süre daha suskun kaldıktan sonra yağmur bastırmaya başlanmıştı.
Felix bir süre sonra peluş terlikleri ve pijamaları ile dısarı cikti.
"Islanmayın burda sizde ben içeri giriyorum"
Felix koşarak yanıma gelirken Chan ise içeri giriyordu. Yanıma geldikten sonra merakla bana baktı.
"Neden öyle bakıyorsun? "
"Sen neden burdasın? Bir sorun mu var?"
"Hayır bebegim, sadece nefes almak istedim. "
Yağmur daha da bastırıyordu. Sırılsıklam olmuştuk. Dudakları ıslanmıştı.
"Üşüteceksin içeri gir"
"Sen gelmezsen olmaz"
Bi anda şimşek çakmasıyla yüksek bir ses cıkmıstı. Kulaklarını korkuyla kapatıp yere çömeldi. Bende bişey oldu korkusuyla yanına çömeldim.
"Felix! İyi misin noluyor? "
"Şimşek çok korkutucu. Korkuyorum Hyunjin"
"Korkulacak birşey yok meleğim "
"Koru beni! "
Koru beni demesiyle gözlerindeki korkuyu hissettim. Basını göğsüme yaslayarak sarıldım ve kucagıma aldım. Gözlerini sıkıyordu. Her şimşek caktıgında kucagımda zıplıyordu.
Hızlıca bahçedeki salıncağa oturdum. Onuda yanıma aldım. Uzun süre sarıldıktan sonra gözlerini araladı. Şimşek çakması geçmişti.
Salıncaktan kalkıp karsımda dikildi.
"Sen yağmur dansını biliyor musun? "
"Yağmur dansı mı? Şu Afrikalıların yaptığı dans mı? "
"Hayır ya ben Afrikalımıyım? Yağmur dansı daha başka bir şey"
"Hee sen o yağmur dansından bahsediyorsun"
"Evet"
Sırılsıklam olmaya devam ediyorduk ve yağmur aralıksız yağıyordu. Yerimden kalkıp karsısında eğildim. Elimi uzattım ve ona baktım.
"Bana bu dansı lütfeder misiniz? "
"Hay hay"
Elimi tuttu ve peluşlu terlikleri botlarımın üstüne çıktı. Dans etmeye başladıgımızda yağmur daha da hızlandı ve şimşek çakmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kardelen Güzelim ~ HyunLix
Fanfiction"Korkma sevgilim... 7 dakikamız daha var. " Herşey okulda ikonik bir mesajla başlamış ve herşey birbirlerini çok sevdiğinden bitmişti. Onlara verilen tek bir mucize vardı. Oda n'olursa olsun birbirlerinden vazgecmemekti. Hikaye bitti. Felix Hyunjin...