Labirent

9-) Alex

İyi okumalar.

Minho

Diana gittikten sonra bir sessizlik kaplamıştı. Hatırlamak isterdim herşeyi ama Dia'yı gördükten sonra hatırlamak kötü bir şeymiş gibi gelmeye başladı. Kız resmen hatırladıkça üzülüyordu. Onun için abisini bulmalıydım.

Newt'le, Diana'yı aramaya başlamıştık. Onu gördüğümde iyice sinirlendim çünkü Gally yine ve yine Diana'yı rahatsız ediyordu. Ah be kızım dertleri yetmiyormuş gibi birde bunlarla uğraşıyordu. Koşmaya başlamıştık ki Gally Dia'yı iktirdi. Hızla oraya koştum ve Gally'e yumruklar atmaya başladım "Kız orda ağlıyor sen yetmezmiş gibi üstüne yürüyosun."diye bağırmaya başladım.

Newt "Minho Diana iyi değil boşver Gally'i."dedi onu duymamla ayağa kalktım ve Diana'nın yanına gittim bayılmıştı. Onu kucakladığım gibi Surge'ün yanına götürdüm.

Surge Diana'ya baktı tedavisini yaptıktan sonra bizim yanımıza geldi. "Surge Diana'nın neyi var,iyi değil mi?"diye sordum. "İyi olucak, kendine pek iyi bakmıyor anlaşılan, kafasının arkasında ufak bir yara vardı orayı temizledim, vücudu çok yorgun düşmüş." dedi. Hem psikolojik anlamda zor şeyler yaşıyordu bir de labirentte kaldığı için çok yorulmuş olmalı diye düşündüm. Newt "Yanına girebilirmiyiz?" diye sordu. Surge kafa salladı ve odaya girdik.

Çok masum bir şekilde yatıyordu arada sırada yüzünü ekşitiyor ve elini yumruk yapıyordu ne görüyordu acaba diye düşünmeden edemedim.

Diana

Abim "Diana isyan herşeyi öğrendi ve benden senin hafızanı silmemi istiyorlar, ben ne yapıcam nasıl yaparım. Bütün anılarını nasıl silebilirim. dediği anda "Abi gerçekten sorun değil. Başarmamız için ne gerekiyorsa yapıcam üzülme." dedim gözünden bir damla yaş düştü. Yaklaştı ve kafamdan öptü ve bana sımsıkı sarıldı bende ona sımsıkı sarıldım.

Sonra birinin yaklaştığını duyduk abim hemen geri çekildi ve role girdi. "Ya sen benim kardeşimsin nasıl isyana ihanet edersin. Bilmiyor musun isyan iyidir." dedi. "İsyan iyi falan değil abi kendine gel sen nasıl bunları dersin. Hem beni çöz benim burdan kurtulmam lazım." dedim. "Seni asla çözmem isyana ihanet ettin."

Sonra bir kadın konuştu "Doğru kararı verdin Alex ama kardeşin hiç doğru konuşmuyor."dedi. "Bana bak ben hep doğru konuşurum bırakın beni." dedim kadın bana doğru yaklaştı "Seni bırakıcaz zaten ama labirente."dedi bunu zaten biliyordum abim söylemişti.

Sonra gerçekliğe döndüm gözlerimi açtım yanımda Minho bekliyordu. Uyandığımı görmesi için "Minho." dedim hemen yanıma geldi ve beni alnımdan öptü. "İyi misin Dia" dedi. "İyiyim iyiyim de noldu bana."dedim ve yatakta doğruldum "Gally seni iktirdi ve sonra bayıldın hatırlamıyor musun?"dedi.

Bayılmadan önceki herşey aklıma geldi bana güçsüz demişti ondan sinirimi çıkarmalıydım. "Şuan hatırladım Gally nerede?" dedim ve hızlı bir şekilde ayağa kalktım adım atıcaktım ki başım döndü ve gözlerim karardı. Tam düşücekken Minho beni tuttu ve geri yatağa yatırdı "Hiç bir zaman akıllanmayacaksın." dedi "Asla akıllanmıycam." bende tam onu söyliycektim iç ses.

"Minhocuğum bak benim bu Gally'i dövmem lazım artık, taktı bana manyak mıdır nedir." dedim güldü "Söz veriyorum bir dahakine izin vericem ama şuan lütfen dinlen bende Newt'i çağırıp geleyim." dedi ve çıktı.

Bir kaç dakika sonra Newt, Thomas ve Minho beraber içeri girdiler. Newt geldiği gibi bana sarıldı "Seni gerçekten yalnız bırakmamak lazım be kızım."dedi güldüm "Ben boşuna demiyorum beni yalnız bırakmayın diye." dedim Minho güldü "Sen yalnız kalmak istedin ya Dia." dedi bu sefer bilmiş bir şekilde baktım. "Aaa yalnız bırakmasaydınız o zaman gelseydiniz." dedim ve gülüştük. Thomas "İyimisin Diana."dedi "İyiyim Tomy merak etme."dedim ve gülümsedim.

"Size birşey söylemem gerekiyor ben bir şey daha hatırladım."dememle merakla yüzüme baktılar. "Abimi gördüm."dedim ve bir kahkaha attım. "Nasıl yani gerçekten gördün mü?" dedi Minho "Evet" dememle bana sarıldı bende ona sarıldım.

"Hafızamı silmekle alakalı konuşuyorduk."dedim Newt "Abin nasıl görünüyor adını hatırladın mı?"dedi. Kafamı salladım "Benim gibi bakır saçlı, beyaz tenli ve renkli gözlü. Abim diye demiyorum ama çok yakışıklı ve adı Alex." dedim ilk defa birşey hatırlayınca yüzüm gülmüştü.

Biz sohbet etmeye dalmıştık. Thomas'ta artık bizdendi onuda çok sevmiştim. Sohbetimizi bölen şey benim karnımın guruldaması oldu. Herkes gülerken ben utanmıştım. Newt "Bazılarımız acıkmış Tava'ya diyelimde birşeyler hazırlasın."dedi ve çıktı.

"Minho karnımı doyurduktan sonra bana birşey göstericeğini söylemiştin labirentle alakalı onu göstersene."dedim tereddütle bana baktı. "Ya başına birşey daha gelirse."dedi benim için endişeleniyor aşkım adam "Yanımda zaten sen olucaksın ve Thomas'ta gelicek zaten biliyorsun. O aletin olayını çözmeliyiz."dedim kafasını sallamakla yetindi. Gitmemi istemiyordu ama bunu kabul etmiyeceğim için banada söylemiyordu.

Biraz zaman geçtikten sonra Newt geldi bana yemek getirmişti. Önüme koydu biraz yedikten sonra doymuştum bu yüzden kenara koydum. Kenara koyduğumu gören Minho yemekleri eline aldı ve bana yemekleri yedirmeye çalıştı. Ben yememiştim bu yüzden "Bunları yemezsen sana göstericeğim şeyi göstermem." dedi. Bu yüzden yemek zorunda kalmıştım. Thomas ve Newt ise halime gülüyordu. Sinirle onlara baktığımda gülüşme sesleri kesilmişti.

Yemeğimi bitirmiştim zorlada olsa. "Hadi Minho bana ne göstericeksen göster."dedim "Ama daha iyileşmedin."dedi gözlerimi devirdim. "Minho beni götürecek misin başıma bir iş mi açayım."dememle "Tamam tamam götürücem yeterki sakin dur."dedi Newt gülümsedi ve "Resmen çocuk bakıcılığı yapıyoruz."dedi. Sinirle ona baktım ve sustu.

Minho, ben ve Thomas ormanlığa doğru yürüyorduk. Baraka gibi bir yer gördüm galiba oraya gidiyorduk. Barakadan içeri girdik. Minho örtüyü kaldırıyordu altına baktığımda labirentin haritası olduğunu anladım. "Waaouu işte bu beklemiyordum Minhocuğum."dedim Minho güldü. Thomas "Labirent böyle bir yer mi?"dedi kafamı salladım.

"Ne zaman giriyoruz." diyerek sordum. Thomas "Zaten sabah olmak üzere bence yarın girelim iyice dinlen Dia."dedi kafamı salladım.

Sabah olmuştu zaten çok yorgundum ama akşama kadar uyumamalıydım. "Hadi ağacımızın yanına gidelim." olur içses. Oraya gittim oturdum ve ağacın yapraklarını izlemeye başladım. Adım sesleri duydum ve gelen kişiye baktım.

Geldi yanıma oturdu. "Gerçekten iyisin değil mi?" diye sordu. Kafamı omzuna yasladım "İyiyim Newt merak etme." dedim. Sohbet etmeye başladık. Sonra asansörden ses gelmeye başladı ne yani biri daha mı geliyordu ayaklandık ve oraya doğru yürümeye başladık.

Asansör yanına gittiğimizde bir kız vardı. "Artık tek kız değilsin." galiba öyle içses. Alby kızın yanına atladı ama kız baygındı Thomas "Alby elinde birşey var."dedi. Alby elindekini aldı ve sesli okudu "Kız sonuncuydu." dedi. Ne yani bir daha başka birisi gelmeyecekmiydi. Kız birşeyler sayıklamaya başladı ama en son duyduğumuz şey hepimizi şaşırttı.

Acaba ne dedi? (Asla bilmiyorsunuz AODISURO)

Alex: