26-)Gerçekler

149 9 7
                                        

☆İyi okumalar☆

Diana

Uyanmıştım şuan kanımı alıyorlardı. Kanımı normalde simülasyondayken alırlardı. Simülasyon yapmamaları garipti. Ben hâla bağlıydım fakat sağ elimi çözmüşlerdi. Kendimi iyi hissetmiyordum. Hiç birşey yapasım yoktu. Kaçmak bile istemiyordum. Abimi ve Maya'yı çok merak ediyordum. Umarım iyilerdir. "Biz bu hâllere düşecek insan mıydık." dedi değildik iç ses değildik.

Kapı açıldı kapıya baktığımda gelen kişi Teressa'ydı ne işi vardı bunun burda. Onu görmemle gerilmiştim. "Naber Diana?" dedi gülümsüyordu sahte mi gerçek mi çözememiştim. Hiç bir şey dememiştim. "Sana bir şey söylemeye geldim" dedi dik dik yüzune bakıyordum "Senin sayende küçük bir kız çocuğu iyileşti. Yani galiba tedaviyi bulduk. Bütün insanlığı kurtarabilirsin." dedi kafamı iki yana salladım. İnanmıyordum çünkü 3 yıldır tedavisi bulunamayan bir virüsün tedavisi şimdi bulmuş olamazlardı. Beni burda tutmak için söylediğini düşünüyordum.

Gülmeye başladım. Sinirim bozulduğu için gülüyordum. Teressa "Neye gülüyorsun?" diyerek sordu "Salaksın sen gerçekten benim buna kanıcağımı falan mı sandın. Teressa bu virüsün tedavisi yok. Beni boşu boşuna yaktın ve bu yüzden senden nefret ediyorum defol git." dedim bunları derken sesim sertti. Kafasını iki yana salladı ve çıktı gitti.

Newt

Şuan dördümüz kanalizasyonda yürüyorduk. Thomas "Gally yakalanmayacağımıza eminsin değil mi?" dedi Gally ise "Ne biliyim lan. Dikkatli olursanız yakalanmazsınız." dedi bu dediğine gülmüştüm. Minho "Aramızdaki en dikkatsız insan sen olduğuna göre sen dikkat et." dedi gergin ve ciddiydi Diana'yı kurtarmayı çok istiyordu.

Gally bir şey dememişti Minho'yu sinirlendirmek istemiyordu. Gally bir anda durdu, sağa yöneldi ve merdivene tırmanmaya başladı. Kapağı açtı dışarı bakındı ve çıktı. Bize "Sessiz olun." dedi eliyle gelin işaretini yaptı. Minho, ben ve Thomas sırayla tırmanmıştık.

Çıktığımda etrafıma bakındım teknoloji nasıl bu kadar gelişmiş olabilirdi. Dışarıdaki gibi değildi buradaki hayat çok güzeldi. Onlar bizi öldürürken bu hayatı yaşamaları adaletsizdi. Açıkcası hayat her zaman adaletsizdi.

Minho "Hadi ne yapıyorsak yapalım ben Diana'ya kavuşmak istiyorum." dedi kafa salladım Gally "İsyanın karşısındaki binaya çıkıp orayı gözetleyebiliriz." dedi kafa salladım.

Gally'i takip ediyorduk. Yürüdükçe daha çok şaşırıyordum her yerde robotlar dolaşıyordu bu yüzden çok dikkatliydik. Bir yola gelmiştik Gally duraksadı ve "Arkadaşlar karşıya geçmemiz lazım. Dikkatli olun." dedi. Robot yokken ben ve Gally geçmiştik. Minho ve Thomas geçememişti robot falan göremeyince gelin dedim.

Koşmaya başladılar. Thomas'ın sakarlığı tuttuğu için düştü. Elimi alnıma koymuştum şimdi sırası mıydı. Minho Thomas'ı yavru kedi gibi tuttu ve sürüklemeye başladı. Komik gözüküyorlardı. Diana olsaydı yarım saat gülerdi. Aklıma o gelince burukça gülümsedim.

Binanın önüne gelmiştik. Tırmanmaya başladık en üste geldiğimizde. Gally elindeki dürbünle her yere bakarken Minho, Gally'den aldı ve kendisi bakmaya başladı ve bir noktada duraksadı. Duraksadığı yere bakınca gördüğüm kişiyle Thomas'a baktım. Donuk bir şekilde Teressa'yı izliyordu onu dürttüm "Tomy odaklan amacımız Diaları kurtarmak." dedim kafa salladım. Minho "Arkadaşlar bence Teressa'yı kullanmalıyız." demişti bu dediğine karşılık kimseden ses çıkmadı. Thomas'tan bile.

Diana

Teressa gideli çok olmuştu hatta o arada uyumuştum bile. Şuan oturuyordum fakat hâla bağlıydım. Abimi merak ediyordum bu yüzden bağırmaya başladım. "Janson, abim nerde lan." dedim Janson diye bağırmaya bayılıyordum. Kapı açıldı Ava içeri girdi. Mükemmel zamanlama Ava yüzume bakmaya başladı "Sanada kabulum Ava, abim nerede?" dedim.

"Abin iyi Diana, merak etme." dedi göz devirdim "Nasıl merak etmiyim Ava, beni abimim yanıma götür." dedim. Kafasını iki yana salladı "Diana sana bir şeyler anlatmam gerekiyor." dedi "Bu gene ne anlatacak acaba" ne biliyim iç ses "Dinliyecek miyiz?" evet iç ses. "Hadi anlat dinliyorum." dedim şaşırmıştı. "Bu niye şaşırıyor biz hep olgunduk" dedi iç sesim, bu dediğine sen bile inanmadın kabul et.

Ava konuşmaya başladı "Diana üzgünüm ben size bunları yaşatmak istemezdim fakat zorundaydım. Sen benim kızım sayılırsın." dediği anda kaşları çattım "Annenle beraber büyüttük biz sizi. Ben annenin en yakın arkadaşıydım." demişti kafamı iki yana salladım.

Şuan annemi dinliyordum bunları abimden duymalıydım "Sus, sakın anlatma. Anılarımı silip bana annemi anlatamazsın bu hak abimin. Bunları bana abim anlatmalı." dedim sinirliydim galiba gözlerim doluyordu. "Diana nolur dinle bak gerçekten çok üzgünüm böyle olmasını istemezdım kızım." dediği anda "Bana kızım deme, çık git kimseyi istemiyorum aeni dinlemekte istemiyorum. Abim nerede benim onu getir buraya." demişti ellerim titriyordu bunları abimden dinlemeliydim.

"Hayır dinleyeceksin. Baban sizi terk ettikten sonra beraber yaşamaya başladık. Annende bizim gibi bilim insanıydı. Virus çıkmadan önce." dediğinde gözümden bir yaş düştü sinirden mi, yalnızlığıma mı, yoksa annemi hatırlamadığıma mı ağlıyordum.

Babam bizi terk etmişti ama neden, annem bilim insanıysa neredeydi. "Sonra anneni bu virüs yüzünden kaybettik. Çok üzgünüm onu kurtaramadım. Annenle son konuşmamıza tedaviyi bulmamı ve sizi korumamı istedi yani sizi bana emanet etti" dedi emanete böyle mi bakılırdı kafamı iki yana saadım böyle bakılmazdı. Oanneme verdiği sözü tutmamıştı. "Lan emanete böyle mi bakılır. Sana emanet edilen birinin hafızasını nasıl silebilirsin. Senin yüzünden Ava, her şey senin yüzünden. Annemi hatırlamıyorum. Çok koyuyo biliyor musun ben geçmişimi hatırlamadan ölücem ve hepsi sizin yüzünüzden." diyerek ağlıyordum.

"Yapmak zorundaydım kanındaki antikor çok fazlaydı özür dilerim. Eğer geçmişini silmeden labirente koysaydım deney işimize yaramazdı." dedi kafamı iki yana salladım "Hâla deney diyorsun. Sen arkadaşının emanetine ihanet etmişsin. Nasıl bir karaktersizlik bu." dediğim sırada bana doğru yaklaştı bir elim bağlı olmadığı için onu engelledim

"Benden uzak dur." dedim. "Diana ben seni hep korudum labirentte hep gözüm senin üzerindeydi. Izdırap verenden kurtulmanı sağladım. Abine bine zarar vermedim. Size iyi bakmaya çalıştım. Lütfen bei affet." dedi doğruyu mu söylüyordu yalan söylüyor da olabilirdi ne yapıcaktım. Yüzüne baktım. Ağlıyordu gerçekten ağlıyordu beni seviyor olabilir miydi. Abimle konuşmalıydım bu yüzden "Abimi istiyorum onu buraya getir." diyerek bağırdım kafa salladı. Arkasını döndü "Tekrardan özır dilerim Diana" dedi. Şuan tek istediğim şey ağlayabileceğim bir omuzdu abime ihtiyacım vardı. Onu özlemiştim.

Umarım beğenirsiniz. Oy vermeyi unutmayınnn♡

LabirentHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin