Labirent

12-)İsyan

Yazardan

Kayranda yeni bir sabahtı. Herkes çok hareketliydi çünkü sürgün vardı. Gally, Diana'nın getirilmesini bekliyordu. Diana baygındı belkide birşey olmuştu. Minho elleri arkada bağlı bir şekilde sevgilisinin arkasından gidiyordu. Hiç zorluk çıkarmıyordu ve bu normal değildi.

Thomas, Newt ve Teressa arkalarından yürüyolardı. Onların başındada birileri vardı. Herkes labirent kapısının önünde toplanmıştı. Diana'yı getiren kişiler onu yere attığı an Minho hareketkendi ama hiç birşey yapmadı.

Gally son dakika "Aslında bu bir sürgün değildi bu bir idâmdı ve şimdi bu kızı öldürücem. Çünkü buradaki herkesin ölümüne o sebep oldu."dedi ve Diana'ya doğru yaklaştığı an Minho "Tava, Chuck silahlar." dedi ve Tava ve Chuck kılıç ve mızrakları getirmeye başladılar.

Diana ayağa kalktığı gibi Gally'e bir tekme attı ve elindeki kılıcının düşmesini sağladı. Belindeki bıçağı çıkarttı ve Gally'i hedefledi. Minho ellerini çözmüştü ve Gally'nin sağ kolunu tutuyordu. Diğerleride Diana'nın arkasına geçmişti. Diana "Millet çıkışı bulduğumuzu düşünüyorum. Ama çıkış olmayadabilir gelmek istiyorsanız kapımız açık"dedi. Herkes birbirine baktı ve Newt konuşmaya başladı. "Burada ölmek yerine çıkışı ararken ölmeyi tercih ederim. Yani korkuyorsanız bu çok doğal çünkü ne olucağını bilmiyoruz ama kurtulma ihtimalimizde var bunu unutmayın. Gelmek isteyen gelsin."dedi.

Bir kaç kişi onlara katıldı ve labirente girdiler. Artık Kayran diye birşey kalmamıştı. Onlar için Kayran hikayesi bitmişti.

Diana

Elimdeki aletle yedinci kapıya doğru koşuyorduk. Bir ses duyduğumuz anda duraksadık. "Nasıl yani ızdırap verenler sadece akşamları çıkmıyorlar mıydı?" dedi Winston. Minho "Öyleydi ama işler değişmiş galiba." dedi. "Neyse onu atlatmalıyız sessiz olun."dedim biraz bekledikten sonra Minho "Yolu hatırlıyorum onu kendime çekicem siz yola devam edin ben gelmeden gitmeyin."dedi. Tam gidecekti ki elinden tuttum. "Bende geleyim mi?" dedim. Kafasını hayır anlamında salladı. "Gruba öncülük etmelisin, bana birsey olmaz merak etme."dedi güven verici gözlerle baktı ve ızdırap verene doğru koşmaya başladı.

Onu kendine çektiği gibi yön değiştirdi artık Minho'yu göremiyordum. "Neyse hadi gelin."dedim ve koşmaya başladım. Bir yanımda Newt diğer yanımda Thomas vardı. Büyük boşluğun önüne gelmiştik ama oraya Minbo gelmeden girmemeliydik bu yüzden onu beklemeye başladık

Biraz zaman geçtikten sonra Minho göründü yanımıza geldi "Hadi girelim."dedi deliğe girdik kapıya doğru yaklaştıkça elimdeki aletin sesi azalıyordu. Elimdeki aleti Chuck ve Teressa'ya uzattım çünkü ızdırap verenler gelecekti.

Teressa elindeki aletle kapıya doğru yaklaştı kapının biri açıldığı anda diğer taraflardan ızdırap verenler çıkmaya başladı. Herkes eline mızrakları donanmıştı benim elimde ise sadece bir bıçak vardı. Teressa "Burda 8 hâneli bir şifre var." dedi. Ne olabilirdi acaba Minho'nun bahsettiği kapıkarün açılma numarasımı "Minho kapıların açılma sırası olabilir." dedim kafa salladı ve sonra Minho bağırdı "3624817"dedi. Teressa şifreyi yazmış olmalıki kapı açıldı.

Izdırap verenin bir tanesi Newt'i iktirmişti "Newt"diyerek bağırdım ve yanına koştum. Köprü gibi bir şeyin üzerindeydik ve Newt aşağı düşmek üzereydi. Elinden tuttum onu çekmeye başladım. Bana doğru bir ızdırap veren koşuyordu. Eğilmemle beraber köprüden aşağıya düştü.Newt'i çekmeye başlamıştım onu yukarı çektim ve kapıya doğru koştuk. Minho ve Thomas geride kalmıştı "Hadi çocuklar koşun bu en iyi yaptığınız şey."dedim ve daha hızlı koşmaya başladılar. Kapı onların girdiği an kapandı.