"Gel yavrum, kocan sana sucuk kızartıp kokutsun, yedirsin. Canın istedi demek ki.." biz iki deli, gecenin üçü kırk geçesinde bir tava sucuk pişirip afiyetle yemiştik.
Mutlu mutlu dudaklarımı yalarken son dilimi ekmeğin içine sokup bana uzatan kocama minnetle gülümsedim. Şimdi de canım süt istemişti, sevimli sevimli kocama bakınca sırıtıp göz kırptı.
"Başka ne istiyorsun söyle, bu bakışı biliyorum ben." Sırıtmamı büyütüp dolabı gösterdim.
"Süt istiyorum." Gülerek ayağa kalktı.
"Al bakalım, sütünü güzelim." Elindeki bardağı alıp büyük bir yudum aldım, sanki içtiğim en güzel süt buydu.
"Mmm, çok güzel." Bana dikkatle bakıp bir şeyler düşünür gibi oldu.
"Gülüm, sen bu ay adet oldun mu?" Elimdeki bardağa bakıp düşündüm, olmamıştım. Ay sonuna geliyorduk zaten, hatta geçen ay da sadece bir kaç damla kanamam olmuştu.
"Olabilir mi?" Büyüyen gözlerle Sinan'a bakıp ayaklandım, pijamalarla onu dışarı sürüklerken bana merakla bakıyordu.
"Çabuk bir eczane bulalım." Kafa sallayıp anahtarlarını aldı ve arabaya bindik.
Nöbetçi eczaneye girdiğimde ellerim titriyordu, kadın eczacı merakla bana bakarken Sinan içeri girip yanımıza geldi. Kadına iyice yaklaşıp fısıldadım.
"Gebelik testi lazım, çok acil." Kadın neden acil olduğunu anlamayarak yüzüme baktı, ifademde ne gördü bilmiyorum ama alttaki çekmeceyi açıp farklı farklı üç dört tane test çıkarttı.
"Hepsinden birer tane." Kadın hepsini poşete koyup fiyatını söyledi, ben poşeti sımsıkı tutmuşken Sinan parayı ödedi ve geri arabaya bindik.
"Emin misin gülüm, panik olma bak. İstersen hiç bunlarla uğraşma yarın doktora gidelim biz." Hızla kocama döndüm.
"Yarına kadar meraktan ölürüm ben aşkım, eve gidince hemen yapacağım hepsini." Heyecanıma gülüp kafasını salladı ve onayladı beni.
Eve bile neredeyse koşarak girmiştim, sürekli yavaş olmamı söylese de meraktan ölüyordum. Banyomuza testleri açıp düz bir şekilde yan yana dizdim. Sinan'ın gargara için çekmeceye koyduğu plastik bardağa doldurduğum idrarımla kullanma talimatını okuyordum ilk testin.
Damlalıkla iki üç damlayı örnekteki gibi damlattım teste, sonra hemen ikinciye geçtim. Onu da ona kadar sayana kadar emici tarafını idrarda tutun yazıyordu onu da yaptım, hepsi bittiğinde ellerimi yıkayıp kuruladım.
Banyodan çıktığımda Sinan bana bakıyordu, meraklı ifadesine gülümsedim. Parmağını ısırıp duruyordu ve bu beni güldürmeye yetmişti.
"Eeee, var mıymış bebek?" Kollarımı boynuna sarıp alnını öptüm.
"İki dakika bekleyin yazıyordu, bakacağız birazdan. Varsa iki çizgi olacakmış testler." Kafasını sallayıp karnımı derince öptü.
"Hadi bakalım yaa, olmuştur iki dakika." Gülüp kafamı salladım ve el ele banyoya girdik.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İstisnasız tüm testlerde çift çizgi vardı ve Sinan hala aynı ifadeyle testlere bakıyordu. Mavi ve büyük olan testi elime alıp yüzüne yaklaştırdım.
"Bak, hepsi iki çizgi.... bu da hamileyim demek. Ayyy kocam bir tepki ver ama..." bana dolu gözlerle bakıp diz çöktüğünde benimde hafifçe gözlerim dolmuştu.
"Allah'ım sana çok şükür, aratmadın, eksik bırakmadın... umarım sağ salim kucağımıza da alırız." Kollarını kalçama sarıp karnımı öpücüklere boğarken mutlulukla onu izliyordum.
Ağlamak istemesem bile bu kadar duygusallık fazla gelmiş, yüzüm gülüyor olsa bile gözyaşlarım yüzümü ıslatmaya başlamıştı. Beni kollarına alıp ayaklandığında ikimizde mutluluktan ağlıyorduk.
Sabahın ilk ışıklarına kadar birbirimize sarılıp bu mutlu haber için gözyaşı döktük, tabi ben bir süre sonra uyuya kaldım. Rüyamda bile bebeklerle dolu mutlu anlar görmüş ve huzurla uyumuştum.
