-18-

875 38 10
                                    

Bora, Toprağın dürtmesi ile uyandı. "Abi,abi,abi,abi" Bora bıkkınca gözlerini tavana dikip Toprağı farklı farklı öldürme yöntemlerini düşünüyordu. Toprak ısrarla "abi,abi,abi,abi" dedikçe Bora'ya sinir yavaş yavaş sağdan sağdan geliyordu. "Ab-" "ABİNİ SİKEYİM TOPRAK SABAH SABAH NE SİKİM İSTİYON LAN! BOZUK PLAK GİBİ ABİ ABİ ABİ ABİ SİKEYİM ABİNİ." Toprak ani duydugu sesle abisine yaşlı gözlerle baktı. Çok sever çokta korkardı ondan. "A-bi özür dilerim bir saattir sesleniyorum duymayınca.." Bora yattığı yerden doğruldu. Gözleri dolu dolu olan toprağın saçlarını karıştırıp "söyle abim ne oldu sabah sabah?" Toprak bakışlarını ellerine indirip "şey abi" "ney abim" "ben dışarı çıkıcam da varsa üç beş bir şey ateşlesen ya." "Kimle çıkcan nereye çıkcan?" "Ya bizimkilere iste caffeye." "Sizinkiler?" Toprak nefesini dışarı bırakıp "Canla abi oldu mu Canla. Vercen mi vermicen mi onu de hele." Bora toprağın kafasına hafifçe vurup "lan piç vermicem dedim mi ne bu atar gider? Hem siz daha geçen birbirinize girmediniz mi hayırdır ne buluşması bu?" Toprak gözlerini abisinin gözlerine dikip inandırıcı olduğunu düşündüğü bir sesle " aramızdaki buzları erittik. Seviyorum onu artık. Yani seviyorum derken kankam yani arkadaşım hani senle Emre abi Mehmet abi gibi hani bilirsin ya." Diye hızlı hızlı konuştu. Bora, toprağın dediklerine bir mana veremese bile tamam anlamında kafasını sallayıp "git cüzdandan al bir şeyler." Diyip geri yattı yatağına. Yine kendini uykunun o güzel huzurlu kollarına bırakacağı sırada çalan telefon ile gerçekliğiyle döndü. Arayanın kim olduğuna bile bakmadan kulağına koydu telefonu.
B: ne
M: ne diye telefon mu açılır be kardeşim? Efendim denir ben bile öğrendim be
B: memoli sinirleniyorum kardeşim niye aradın
M: he kanka bugün bizim Okanın nişanı var onu hatırlatayım dedim unutmuşsundur.
B: Okan kim amına koyayim?
M: iki gözüm yok mu bizim Cenanın kardeşi iki hafta önce davetiye verdiler ya
B: ha o Okan. Tamam gelirim
M: Allah'a emanetsin kardeşim
B: sende çiçeğim
Telefonu kapatıp ayağa kalktı. Odasından çıkıp salona girdiğinde annesini radyo dinlerken buldu. "Anacağım sultanım nasılsın bugün?" Kadin oğlunun sesini duyunca kocaman gülümseyip sesin geldiği yöne doğru kafasını çevirdi. "İyiyim oğlum radyo dinliyorum sen nasılsın iyi misin can parçam?" Bora anasının dizinin dibine oturup ellerini tuttu ve dudaklarına götürüp uzun uzun koklayarak öptü. "İyiyim anam merak etme sen. Var mı bir eksik bir ihtiyaç varsa söyle sultanım." Kadij kafasını iki yana sallayıp "yok oğluşum bir şey." "Tamam anam ben çıkcam hazırlanıp Okanin nişanı mı ne varmış." "He yavrum biliyorum Melehat teyzen söylemişti." Bora anasının ellerini son kez öpüp kalktı yanından. Banyoya gidip uzun bir duş aldı. Odasına gidip siyah bir gömlek siyah bir pantolon giydi saçlarını şekillendirip gri saatini takip parfüm sıktı ve evden çıktı. Kahvehaneye gidip hararetli hararetli bir şeyler anlat Mehmet ve bitse de gitsek tipiyle onu dinleyen Emre'nin yanına oturdu. "Selamın aleyküm dostlar." "Aleyküm selam ciğerim." "Ne anlatiyon yine avel avel be memoli?" Emre " sorma amına koyayim yok neymiş gey olunca kimin siki açılıp diğerinin ki giriyormuş yok neymiş kızlar lezbiyen olunca takma kullanıyorlarsa erkekler bunu seve seve yapıyorsa neden lezbiyen oluyorlarmış yok neymiş ben gey olsam kriterlerim neler olurmuş yok neymiş o gey olsa onun ki ne olurmuş. Sikti lan beynimi sikti." Bora koca bir kahkaha atıp "senin kelleni sikeyim Memoli bu çocuk senin yüzünden kardeş katili olacak bak sus artık." Mehmet mavi gözlerini kısıp kollarını birleştirdi. "Aman be sizi adam yerine koyup aklıma takılan şeyleri söyleyen ağzımda kabahat gidip saksıyla konuşsam daha iyi verim alırım ya." Emre Mehmetin kafasına gelişi güzel bir tane vurdu. "Sus lan sus artık sus sus!" Emre ve Bora gülüp önlerine döndüğü sırada kahveye Akın ve arkadaşları geldi.
Akın girdiği kahvehanede kafasını kaldırır kaldırmaz Boranın gülen suratı ile karşılaşınca istemsizce güldü. Boraya karşı bir savaş halindeydi. Sebepsizdi bu yaptığı belki de yani kendisi sebebini de bilmiyor olabilirdi. Neydi bu yeşil gözlü gençle uğraşmak isteme sebebi? Neydi ona "ibne" dediği için aslında bir erkeği sevmenin bir kadını sevmekten farkı olmadığını kanıtlama isteği?

Selam benim ballarım kaymaklarımmm
Beğendiyseniz bölümü yıldıza dokunmayı ve beğenip beğenmediğiniz yerleri yorum yapmayı unutmayınnnn🤍🤍🤍🤍
Öptümm çoooookk...

Deli Fişek B×BHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin