Toprak bir kedi misali abisinin peşinde dolanıyordu. Bora nereye gitse arkasında o nereye otursa dibinde o. En sonunda dayanamadı bora "Toprak canım, yetmedi mi tüm gün peşimde? Gel tuvalete gidelim ucundan tut bari bu ne arkadaş." Dediğinde toprak daha da yanaştı abisine. "Küs gibisin biliyorum ki ben seni. Gücendin alındın." Dediğinde bora kafasını koltuğa yaslayıp burun kemerini sıktı. "Velev ki kırıldım gücendim şu saatten sonra ne önemi var ki toprak?" Dediğinde toprak abisinin koluna sarıldı. "Bak tanısan seversin aslında Canı." Dediğinde bora göz devirdi. "Adamın sünnetinde vardım. İlkokuluna ben yazdırdım sen hatırlamazsın tabi Akın hastaydı. Ben mi tanıcam onu?" Dediğinde yaşlandığı koldan kaldırdı kafasını toprak. "Ya öyle değil bana davranışlarını benimle iletişimini falan diyorum. Misal Akın abi sana davrandığı şekilde mi davranıyor diğer herkese?" Dediğinde Boranın ilgisini çekmişti. "Nasıl ki fark?" Dedi toprağa dönerek. Toprak gülümsedi ve arkasına yaslandı. "Ben bunu hep fark ettim ama hani belki ben yanlışımdır diye demedim. Akın abi mesela sen bir şey yaptığında gülümsüyor ama böyle sanki çocuğunu izleyen bir anne veyahut aşığını izleyen bir sevgili gibi. Sen mesela vurmadan asla vurduğunu hatırlamıyorum sana. Ama digerleri bir şey yaptığında ki gülümsemesi şey der gibi 'şimdi yarrağaa yedin.' Birinin vurmasını beklemez mesela direkt indirir." Dediğinde bora geçmişi düşündü. Gerçekten de bütün kavgalarında asla akının ilk vurduğunu görmemişti.
Bir süre düşündü bora. Canı tanımalıydı dediği gibi. "Tamam söyle o zibidiye akşam bizim mekana gelsin. Bizimkileri de çağıralım biraz kaynaşma gibi olsun." Dediğinde toprak kollarını abisine doladı. "Taşşaktan yürüyemiyon be abi." Dediginde bora kafasına vurdu. "Terbiyen bozulmuş senin toprak. Evde küfür etmek yok demedim mi sana?" Dediğinde Toprak gülümseyip yanağından öptü.
İçeriye giren Sultan hanım el yordamıyla bulduğu ilk koltuğa oturdu. "Hayır olsun benim paşalarım. Nedir bu gülmelerin sebebi?" Dediğinde bora annesinin görmeyeceğini bildiği halde toparlandı. "Sultanım bizim toprağın şakarbanlığı bilirsin işte. Sen nasılsın annem bırak bunu şimdi?" Diyerek toprağı itti. Kadın gülümseyip "siz iyisiniz yavrum nasıl kötü olayım ben? Kaç gündür pek bir mutlusunuz. Hep mutlu olun annem." Diyerek sevecenlikle gülümsedi çocuklarına. Bora "hep birlikte anam hep birlikte. Biz akşama toprakla dışarı çıkıcaz annem geç gelebiliriz veya hiç gelmeye biliriz bizi merak etme olur mu ?" Dedi. Sultan hanım "tamam oğlum." Diyerek onayladı oğlunu.
Akşama hepsi bizim mekan dedikleri boş kahvehanede buluştular. Emre Burak ve mehmeti kollarından tutup "baştan uyarıyorum. Bugün dovusmek sataşmak laf sokmak yok. Haa ben duramam diyeniniz varsa yallah evine." Dediğinde Burak üzgün gorlerle özgüre baktı. "Hiç bakma sarı haklı Azeri gülü." Dediğinde Emre özgüre gülümsedi. "Anlaştık mı diyorum cevap vermeye tenezzül edecek misiniz?" Mehmet "sen iste yeter ki gülüm bulaşmam sarı pipiye." Diyerek Emre'nin yanağından makas aldı. Fark etmese bile Özgür çoktan alev atan bakışlarını ona dikmişti bile. Burak ise omuz silkip "peki tamam." Diyerek uslu uslu gidip oturdu sandalyeye.
Daha mekana girer girmez bora akının kolundan tuttuğu gibi mutfağa soktu. Akın piç sırıtmasıyla "noldu la deli fişeğim beni çok mu özledin?" Dedi. Bora ise gözleri tamamen akının dudaklarına kitlenmiş bir halde "hıhım" diye bildi. Akın bunu fark ettiğinde "beni öpmek mi istiyorsun?" Diyerek dudaklarını yalayarak konuştu. Bora evet anlamında kafa salladiginda akın cık cıklayıp "yok sevgilim değilsin. Öptürmem." Diyerek kapıya yöneldiğinde Bora Akını kolundan tutarak duvarla arasına hapsetti. "Beni kendinden uzak tutabileceğini düşünmen komik Akın Göktürk." "Beni öpmek istemen de komik Bora Deniz." Dediğinde bora akının yakasından tutup dudaklarına kapandı. Akın ani hareket karşısında inleyip kendine daha çok çekti Bora'yı. Bora akının alt dudağını ağzına alıp emip isirirken Akın sesli bir şekilde inledi. Bora geri çekip nefes nefese "çok güzel inliyorsun ama duyulmak istemeyiz değil mi? Sessiz ol." Dediğinde akın kafa salladı. Bora gülümseyerek son kez küçük bir öpücük bıraktı Akının dudaklarına "hadi gidelim." Diyerek kolundan tutup çekiştirdi akını.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Deli Fişek B×B
Novela JuvenilBirbirinden nefret eden iki mahalle abisi. Ya birbirine aşık olursa.... ! +18 yaş içerik ! B×B Eşcinsel