Alaz annesiyle beraber gitmekte olan davetlileri yolcu etmekle meşguldü. Güven Yaman Ali'nin yanındaydı. Rüya ise Asi ve Çağla ile konuşuyordu.
Rüya çiçeği atmıştı tabii. Asi o süreçte Asena ile ilgileniyordu. Çiçeği Ece tutacakken kız kardeşini kıskanan Alaz numara çevirmişti ve nihayet çiçek onun üzerine düşmüştü. Ece öfkeyle Alaz'a bakarken Alaz'ın kaşları, hayır olsun, diyerek çatılmıştı. Kız kardeşi abisine yanıt veremeyerek ayaklarını yere bastıra bastıra gitmişti. Alaz yaptığından memnundu tabii ki. Sonuçta kız kardeşini elaleme yâr edecek değildi.
Neslihan kızlar çiçeği tutmak için sıraya girerken Asi'ye de önermeyi düşünmüştü. Bunu Asi'den önce duyan Alaz annesine korkunç bakışlar atınca Neslihan bu fikri kendine saklamak kararına varmıştı. Alaz'a göre Asi'nin zaten bir 'kocası' vardı. Ya da olacaktı, fark etmez ne de olsa bir bebekleri vardı.
Gitmekte olan davetlilerin sırasına Tolga da katılınca, Alaz elini sıkmakta olduğu eski dostunu kendine doğru çekti. "Bir yere gitme. Dışarıda ol." Kulağına fısıldıyordu. "Daha verecek hesabın var." Ayrıldıklarında Tolga tedirgin bir şekilde gülümsedi. Düğüne beraber katıldığı İlayda'yla beraber tekneden inmişlerdi.
Alaz, Tolga'nın İlayda'yı arabaya uğurlamasını izledikten sonra annesine az sonra geleceğini söyleyip tekneyi terk etti. Kafasıyla kendi arabası olan kısmı gösterdiğinde Tolga da yürümeye başlamıştı. Bir süre sonra yan yana yürüyorlardı.
Asena Asi'nin kulağına yaklaştı. "Tolga nerede?" Tolga ile çok sıkı arkadaş olmuşlardı. Asi kızının saçından öpüp etrafa bakındı. O sırada Rüya ve Çağla, annesinin kucağındaki -ki az önce ısrarla çıkmıştı- Asena'yla oynamaya başlamıştı. Rüya saçlarının çok güzel olduğunu söyleyip okşuyordu. Çağla ise elini tutmaya çalışıyordu. Ama Rüya'yı seven Asena Çağla'ya kaşlarını çatarak bakıyordu. Hatta elini Çağla'ya uzatmıyordu.
"Tolga nerede, Cesur?" Asi, Tolga'yı etrafta göremeyince, onların yanına varan Cesur'a sordu.
"Ha... Alaz'la beraber gittiler ya." Eliyle arkayı işaret ediyordu. "Tekneden indiler hatta."
Çağla ve Rüya'nın yüzündeki gülümseme solmuştu. "Yine düğün günümde bir şeyler yapacak!" Rüya tedirgin olmuştu.
Asi, Asena'yı Cesur'un kucağına verdi. Kızına birazdan geleceğini söyleyip yürümeye koyuldu. Neslihan önünden geçip tekneyi terk eden Asi'ye endişeli gözlerle baktı. Kızın bu tedirgin hâlinin nedenini sormak için peşine düşmek istiyordu, ama misafirler etrafını sarıp durmadan konuştuğu için bu kolay olmuyordu.
Asi etrafta Alaz'ı ya da Tolga'yı fark etmediğinde Alaz'ın arabasını park ettiği yere doğru yürüdü. Dayak sesleri duyduğunda hızla o yöne gitti.
"Alaz?!" Alaz'ın Tolga'yı patakladığını fark ettiğinde adamın yanına gelip kolundan çekiştirdi. "Bu saçmalığa bir son ver!"
Alaz Asi'ye bakmıyor, kızın arkasında dayak yediği için arabaya yaslanmış Tolga'yı izliyordu. İşaret parmağını kaldırıp salladı. "Bunun hesabını vereceksin."
"Alaz, Tolga hiçbir şey yapmadı. Saçmalama!" Asi Alaz'ın göğüsünden tutup onun Tolga'ya yaklaşmasını engelliyordu. Daha sonra etrafa baktı. Her an bir muhabir fırlayabilirdi.
"Kardeşim-"
Alaz gözlerini kıstı, kafasını ileri geri yaparak konuşuyordu. "Ben senin kardeşin değilim ulan. Ben Yaman'ın kardeşiyim."
"Hatırlıyor musun, Alaz..." Tolga patlamış dudağını silip arabanın üzerinden kalktı. "Babam babalar günü etkinliklerine katılmadığında yalnız kalmayayım diye beni kendi takımınıza alırdın." Asi kafasını çevirip Tolga'ya baktı. "İşte ben o çocuğa borcumu ödemek istedim. Asi ve Asena'yı yalnız bırakamazdım..." Ellerini hareket ettiriyor, bu süreçte de ellerine bakıyordu. "...ama sana da söyleyemezdim, çünkü Asi öyle istiyordu." Gözleri Asi'ye kalktı, sonra Alaz'ı buldu. "Eğer buna kalkışırsam... Asi'yi tamamen kaybedeceğinden korktum. Ona seninle iletişime geçmesi için zaman tanıdım sadece."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
alev alev | asi & alaz
Hayran KurguKızın sesini duyunca Alaz'ın omuzları gevşedi. "Öldüm, Asi." Gözlerini kızın yüzünde dolaştırdı. "Sensiz geçirdiğim her gün biraz daha öldüm." Asi alt çenesini buruşturdu. "Ölmedin, Alaz, bak hayattasın." Sesi titriyordu. 24mayıs- başladı.