oy moy demiyorum sizden tek isteğim eklediğim şarkıyı dinlemeniz 🥹
o kadar defne ile deniz ki...
🎶
houses on the hill - fall into you
gitmene izin vermeyeceğim kollarını bana sar b
ilmene izin vereceğim
zaman yavaşladığında nasıl bir his olduğunu sana âşık olunca zaman yavaşlıyor...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
6. BÖLÜM
Bir kez daha arkalarından bağırdım. "Bunun hesabını sorarım ama!"
İçlerinden bir tanesi, "Faturayı kaptana yaz!" dediğinde bir diğeri, "Ama yine sana ödetir, dikkatli ol!" dedi ve hepsi birden kahkaha attılar.
Kaptan.
Deniz...
Arkasında o vardı.
Bunu o yapmıştı.
Bana gözdağı veriyordu.
Konuşmamam için bana gözdağı veriyordu....
Sinirle birkaç otu tekmeleyip biraz da tepindikten sonra omuzlarım güçsüzce düştü. Çığlık atmak istiyordum ama sabahın bu saatinde adım sesleri bile duyuluyorken çığlığım bir kilometre öteden duyulurdu muhtemelen. Deniz'i mutlu etmek istemiyordum.
Bakışlarımı duvardan tarafa çevirmeden tüm eşyalarımı orada bırakıp içeri girdim. Kafenin içindeki evin anahtarını çıkarıp kilitli kapıyı açtım ve içeri girdim. Öfkeyle hızlı bir karar alıp yanlış bir şey yapmamak adına sakinleşmek için su içtim ve arka odadaki yatağa uzandım.
O sinirle uyumayı nasıl başardım bilmiyorum ama babam ve dedem geldiğinde karmakarışık bir rüyadan uyanmıştım. Tabii ki başrolünde bir çift mavi göz vardı...
Evden çıktığımda babam ve dedem aynı anda, "Günaydın," dedi.
Muhtemelen ikisi de farklı arabalarla ama aynı anda gelmişlerdi.
"Günaydın," dedim ben de gülümseyerek.
İkisi bir kez daha aynı anda, "Kahvaltı yapalım mı?" dediğinde birbirlerine kötü kötü baktılar.
Az önce yaşanan olaydan bahsedip bahsetmemekte kararsız kalmıştım ama bahsetmeme kararını almam çok uzun sürmedi. Babamın zaten derdi başından aşkındı, bir de bununla uğraşmasını istemiyordum. Geri dönüşü olmayan bir şey değildi nasıl olsa. Sadece suyla temizlemem ve bunun için biraz zaman ayırmam gerekiyordu.
