Perde 9
EflakBera'nın parmakları saçlarımı sertçe kavrayıp kafamı yukarı kaldırırken hazla gözlerimi yumdum. Dudakları boynuma kapandı, dişleri köprücük kemiklerimin üzerine gömüldü. İçimdeki aleti sıcaklığını,dar duvarlarıma geçirirken tutamadığım inlememi serbest bıraktım.
Baler'in sağ memenin ucunu emen dudakları ve aletimi okşayan eli hızlandı.Her yandan uyarılıyordum ve duyduğum zevk o kadar yoğundu ki aklımı kaybedeceğim sanıyordum.
"Lütfen... " diye fısıldarken içimde dolup taşan çığlığı yutmak için dilimi ısırmak zorunda kaldım.
"Lütfen ne benim güzel sevgilim? " Bera içimdeki hareketini durdurup boynuma gömdüğü dişlerini tenimden ayırdı.
"Lütfen biraz durun... Kalp, kalp krizi geçireceğim. " Baler'in avcumda dağılan saçları görüş açıma girdi.
Eğilip yüzümü öptü. Yanağıma sıkıca çarpan dudakları karnıma dolan sıcak zevkten daha ağırdı, daha mutlu hissettiriyordu beni. Onlar için gerçek bir sevgiliyi ifade ediyordum, daha azı değildi. Bunu biliyordum."Şişşşt... " Bera yüzüme eğilip çenemi dudaklarının arasına alırken içimde yeniden hareketlendi.
"Kalp krizi yok. Artık bizi birbirimizden ayrı düşürecek hiçbir şey yok. "Sert ve net vuruşları sanki karnımdaymış gibi hissettim. Nefesimi tuttum.
Bu halde olmamızın nedeni arzudan çok benim gece uyanıp birden ağlamaya başlamamdı. Baler uyanıp beni sarmalamış, göğsünde avutmayı denemişti. O başarılı olamayınca Bera daha iyi bir yol bulmuştu. Sevişmek...
Niye ağladığımı biliyorlardı.
Bera tüm vücudumu tırnak uçlarıma kadar sarsacak şekilde içimden çıkıp girdiğinde yaşlı gözlerimi esmer yüzüne sabitlemeye çalıştım.
"Düşünme. Gidenler dönmezler. " dedi fısıltıyla. Sonra göz ucuyla Baler'e baktığında dudakları kıvrıldı. "Bazı istisnalar hariç... "
Kafamı salladım, kendimi ikisinin kollarına bıraktım ama gözyaşları boynuma doğru süzülmeye devam ediyordu.
Bera kendini üzerime bırakıp kollarını belimin çevresine sardı. Baler avuç içleriyle yanaklarımı kuruladı, yatakta doğrulup üzerimde uzanan adamın sırtına öpücükler kondurdu. Üçümüz de boşalmamıştık, gerçi benim devam edebilecek moralim de yoktu.
Bera sert iki vuruştan sonra soğuk bedeninin aksine sıcak menisini içime akıttı. Dişleri kulak mememi kıstırdı." Kötü hissettiğin için yapıyorduk bunu ama sen hâlâ kötü hissediyorsun, hissedebiliyorum. " dedi Baler Bera'yı üzerimden kenara iterken. Yarım ağız sırıttı ona bakarak.
Bera'ysa itildiği yerden doğrulup üzerimden Baler'i kendine çekti. Ensesini kavrayıp dudaklarını yakaladı. Aralarındaki uyum o kadar yüksekti ki sadece köşeye geçip sevişmelerini izleyerek boşalırdım.Elimi Baler'in göğsüne yerleştirdim ve gözlerimi kapatıp öpüşmelerinin sesini dinlemeye başladım, gecenin içindeki tek ses buydu. Birkaç saniye sonra öpüşmelerini bölen sert kapı sesi doldurdu evi.
Zaten hızlı kalbim daha da hızlanırken Baler ayağa kalktı. İkisinin de yüzünde endişe vardı. Bense kalbimde heyecanla doğruldum.Yatak odasının kapısına varmak üzere hareketlendiğimde Bera kolumdan yakalayıp beni gardırobun önüne çekti. Kollarını karnıma sardı. Baler'in hızlıca üstüne geçirdiği tişört ve baksırla kapıdan çıkmasını izledik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VURGUN ||
Short StoryNeden böyle olduk? Paramparça, tuzparça... Birleştirmeye hiçbir yapıştırıcının gücü yetmeyeceği kadar kırıldık. Kırıklarımızla birbirimizi kestik.Kan döktük. Sonra birbirimizin kesiklerine ağladık. Senin canın benim için yandı, benim canım senin içi...