Yolladığı konumdan buluşacağımız yerin bir kafe ya da pastane olacağını düşünmüştüm. Ne de olsa ilk kez buluşacaktık ve gece söylenen sözlerin gece de kalacağını biliyordum. Yazdıklarını ve yolladıklarını yataktaki yüzükoyun yatar hali ile birleştirip sabaha kadar hayaller kurmuş, kendimi iyice tahrik etmiştim. Ama artık gerçeğin farkına varmalı, ilk buluşmada neler yapılırsa o kadarıyla yetinmeliydim. Belki bir an elini tutarım ya da vedalaşırken hafifçe sarılır ve yanağından bir öpücük alırım diye içimden geçiriyordum ama burası onun mahallesiydi. "Bir gören olsa ne der!" düşüncesiyle hareket etmesine, bana olabildiğince uzak durması, en çok uzak bir akraba gibi davranmasına da hazır olmalıydım.
Bir kafe ya da pastane bulmayı umuyordum ama verdiği adres bir sokak arasındaki bir apartmana aitti. Bitişik nizam yapılmış apartmanlar arasında her katta bir daire olduğunu düşündüren cephesi dar bir apartmandı burası. Ya navigasyon yanlış getirmişti ya da Ayşe yanlış konum yollamıştı. Yanlış konum yollamak pek mümkün değildi ama belki biraz kayma vardı. Apartmanın sağına, soluna, karşısın baktım. Buluşup oturacak bir yer görünmüyordu.
Sokak da oldukça dardı ve pek gelen geçen olmasa da hemen arkamda iki araba birikivermişti, daha fazla duramazdım. Sağlı sollu arabalar park etmiş olduğu için kenara çekmek de mümkün değildi.
Arabayı ana caddeye doğru sürdüm. Caddeye çıkarken de park edecek bir yer buldum. Arabayı park edip indim. Ayşe'yi aradım. Verdiği adreste oturup bekleyecek bir mekan olmadığını söyledim, neredesin, diye sordum.
Ayşe neşeli ve muzip bir sesle "Ben kafede buluşacağız demedim ki. Buluşur çay içeriz, dedim. Evdeyim bekliyorum" diye cevaplamıştı.
"Doğru olur mu gelmem?" diye sorunca da "Çocuk uyuyor. Çıkmam mümkün değil. Hem çıksam da çocuğu da almam gerekir. Merak etme bu saatlerde apartmanda kimse olmaz. Herhangi biriyle karşılaşmazsın" diyerek beni ikna etmeye çalışmıştı.
Daha fazla tartışmak kadını ürkütmek istemiyordum ama ben ürkmüştüm. Apartmana kadarki üç yüz metre mesafede bir zamanlar Taner'in Banu ile buluşmamı önlemek için söyledikleri yankılanıyordu kafamda. Bu tip buluşmalarda insanların başına gelenleri, neyle karşılaşırsam nasıl davranmam gerektiğini düşünüyordum.
Hayır Banu olayındaki gibi korkak davranmayacak, ne olursa olsun işin sonuna kadar gidecektim. En büyük ihtimal bir oyuna getirilmemdi. Filme çekip sonra şantaj yapabilirler ya da tam iş üstündeyken baskın yapıp karıma haber verip beni rezil etmekle tehdit edebilirlerdi. Yani işin varacağı yer Zehra'yla boşanmamız ve ailemin dağılması olurdu.
Belki de bu buluşma benim endişelendiğim gibi sonuçlanacak ve ben yepyeni bir hayata başlayacaktım. İçin için böyle bir şey beklediğim ama kafamın gerisine itip unutmaya çalıştığımı şimdi itiraf etmeliyim. Yoksa gündüz vakti evli bir kadının evine gitmek olacak iş değildi. Bu sırada apartmanın kapısına gelmiş, kararlı adımlarla girişteki birkaç basamağı tırmanmıştım. Ayşe en alttaki zil demişti. "Her işte bir hayır vardır" diye zile bastım.
Apartman dışarıdan göründüğünün aksine eski, karanlık ve iç karartıcıydı. Ayşe'nin evi apartmanın girişinden iki kat aşağıda, bahçe katı denilebilecek bir daireydi. Aşağı doğru indikçe otomat ışığının feri daha da azalıyor, ortalık daha da loşlaşıyordu sanki.
Ayşe fotoğrafta göründüğünden daha yapılı ve kiloluydu. Belki de giyimi böyle görünmesine neden oluyordu. Gözlerine belli belirsiz bir makyaj yapmış, kirpiklerini ve bir ihtimal kaşlarını boyamıştı. Koyu kumral, ela gözlüydü. Beni karşılarken bir yandan da saçını elbisesinin rengiyle hoş bir kontrast yaratan siyah bir örtüyle, uçlarını omuzlarından arkaya atarak gevşekçe örtmüştü. Üzerinde eteği ayak bileklerine kadar uzanan koyu kırmızı bir elbise vardı. Onun üstüne de kalçalarını örten beyaz, incecik, uzun bir hırka giymişti. Benim için giyindiği belliydi. Koyu kırmızı giysiler giyen kadınları sevdiğimi söylediğimi hatırlıyordum. Görünümünü bozan tek şey ayaklarındaki siyah yün erkek çorapları ve topuksuz ev terlikleriydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Üçlü İlişki (Tamamlandı)
Fiction généraleEvli bir adam sosyal medya üzerinden tanıştığı bir genç kızla ilişkiye girer. İlişkileri kısa zamanda aşka dönüşür. Ama genç kızla aşkı yaşamak demek onun kardeşi gibi sevdiği, aynı evde yaşadığı kızla da birlikte yaşamak demektir. Bu birlikte yaşam...