36. Bölüm:İzmir Yolcusu Kalmasın

1.2K 157 18
                                    

          

           Herkese merhaba arkadaşlar ♡




Yeni bir bölümle karşınızdayım, umarım severek okuyacağınız bir bölüm olmuştur.

Oy ve Yorumlarınızı esirgemeyin lütfenn



Son gelişmeler hakkında bölüm sonunda açıklama yaptım, okumadan geçmeyin lütfenn sizi seviyorummm


İyi okumalar dilerimm🌼💜


























Sevdiğin insandan bir şeyleri gizlemek, sır olarak kendi kapalı kutunda saklamak ve hiçbir şey yokmuş gibi davranmak doğru muydu?
Benim için değildi, eğer biz bir ilişki içinde isek, gizli saklı meseleler aramızda hayalet gibi dolaşmamalıydı çünkü biliyordum ki eninde sonunda bu sorun çığ gibi büyüyecek ve o iki insanın arasında çatlaklara hatta sonrasında büyük yıkımlara sebep olacaktı.

Peki bu durumda bizim akıbetimiz ne olacaktı? İşte orası şimdilik soru işaretiydi.

Öğrendiğim şey zihnimin bir köşesinde benimle kalacaktı, kimseye söylemeyecektim. Peki ya haberi olan başkaları var mıydı? Rüzgar bu meselede tek miydi yoksa ona yardım eden, birlik olan birileri var mıydı?

Beynimi abluka altına alan düşüncelerin eşliğinde bavulu asansörden çıkardıktan sonra duraksayıp derin bir nefes aldım, her zamanki gibi olmalıydım kimse bir şey anlamamalıydı özellikle de Rüzgar.

Yalan söylemekte becerikli değildim, keza duygularımı saklama konusunda da öyle. Kısacası poker face olmak bana göre değildi ama başka çaremde yoktu, her ne kadar iyi bir oyuncu sayılmasam da şimdiye kadar ki en iyi performansımı göstermek zorundaydım ve içimden bir ses bunun daha başlangıç olduğunu söylüyordu.

Bavulumu kapıya yakın yerde duran diğer bavulların yanına sürükleyip koydum, annem çalışanlara talimat veriyordu. "Siz yavaştan bunları arabalara taşır mısınız çocuklar?"İkisi eş zamanlı olarak başlarını sallayıp benim olduğum tarafa yöneldiğinde annem beni fark etti ve kocaman gülümsedi.

Üzerindeki lacivert kumaş pantolon ve yelek takımı, maşalı saçları ile her zamanki gibi güzel ve zarif görünüyordu, iki annem de kendilerine son derece özeniyordu, öyle ki evde bile oldukça şık kıyafetler ile geziyorlardı ve ben bu durumu yadırgamıyordum çünkü onlardan pek de farkım yoktu.

"Hazır mısın kızım?"

"Evet hazırım."Ardından üzerini beğeni ile süzdüm."Yine çok güzel görünüyorsun anne." Ellerini açıp kendi etrafında döndü, genç kız enerjisi hiç gitmemişti. "Memleket özlemi kombinim diye düşünebiliriz." Dedi şen bir sesle, çok tatlıydı.

"Çok seviyorsun İzmir'i galiba."

Başını salladı."Ah İzmir'im aylar sonra kavuşuyoruz. Bekle beni boyoz bekle beni İzmir bombası, bekle beni kumru!"

Hayallere daldığı için arkasından ona yaklaşan babamı fark etmemişti, babam bana göz kırpıp elini beline sardığında annem irkilir gibi oldu. "Ay Halit ödümü kopardın!" Babam gülüp yanağından öptü. "Kusura bakma hayatım."

SARI PAPATYA| AileHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin