Yankı | Kerem Aktürkoğlu

20- Üçgen

İyi okumalaar!!!
Oyları unutmayalımm!!
🦁🤍

-
[Hira'dan]

İki saat süren antrenmandan sonra eve döndüm. Ekin arabayla döndüğü için taksi kullanmak zorunda kaldım ve sadece bu bir saatimi aldı. Zile bastım ama açan olmadı. Saat daha erken olduğundan Ekin'in asla uyumayacağını biliyordum. Belki duştadır diyerek anahtarımla eve girdim. Ev karanlık ve sessizdi. Üst kata doğru ilerledim.

"Ekin!"

Sessizlik.

"EKİN"

Sessizlik.

Belki başka yere gitmiştir diye düşündüm. Telefonumu alıp salona geçtim. Koltuğa oturduğumda orta sehpanın üzerinde bir not buldum.

Sen kararını zaten vermişsin.
Dediğin gibi Hira, sana başkaları üzerinden ulaşırım.
Sende bana öyle.
İspanya'ya dönüyorum.
Başarılar.

Hayır. Hayır, lütfen.

-

[Hira'dan]

(Maç günü)

Kafam asla maçta değil. Ne yapacağım ben?

"Hira hazırsın değil mi?"

"Evet Barış."

"Hadi, güven kendine."

"Güveniyorum."

Salı gününden beri Kerem benimle konuşmuyor. Konuşsada ters ters cevaplar verip gidiyor. Kızamıyorum, haklı çünkü. Anlık sinirle yaptığım hareket böyle patladı suratıma işte. Ekin deseniz o ayrı bir mesele. Asla telefonlarımı açmadı. Yazdığı notta olan şeyi yaptım. İspanya'da olan arkadaşlardan haber alabildim. Kendisi asla iletişime geçmedi.

"Hadi takım. Tüm stat sizinle."

Hadi bakalım.

(30. dakika)

Maç birkaç isabetli şut dışında paslaşmayla devam etti. Elimden geleni yapıyordum. Tüm taraftarlar her hareketimde belli tepkiler veriyorlardı ama asıl dikkatimi çeken o değildi. Her futbolcu top kazandığı gibi aynı zamanda kaybediyordu ama Kerem top kaybettiğinde taraftarlar resmen kükrüyordu. Küfürler, beddualar, hakaretler. Sanki Kerem bu takıma hiçbir şey kazandırmamış gibi. Kerem'in yüzünde bu durumun ağırlığını görünce kendimi berbat hissettim.

Korner kazandık. Korner noktasına ilerleyen Kerem oldu. Bizim taraftarlarımızın olduğu yer olmasına rağmen sanki karşı taraftarmışcasına sesler duyuldu. Ceza sahasına doğru ilerlerken duyduklarım karşısında resmen dondum.

"Ayağına sıçsınlar Kerem."

"Bir bok beceremiyorsun."

"Geber amınakoyayım. Sen becerebilir misin buradan orta açmayı?"

"Seni satsak para etmezsin."