Multi;Dilara 🥀
💭💭💭💭
AFRA
Öğlen arası beden eğitimi hocasını bulup kız basketbol takımına adımı yazdırmıştım. Kim ne derse desin iyi oynuyordum ben. Hoca genç ve güzel bir kadındı. Öğrendiğime göre kız basketbol gurubunun kaptanı İpek adında kızmış eski okulumda kaptan bendim. Bizimkileri konuşabileceğim bir yer bulup aramıştım bir ders önce. Durum ağlamaya gidince telefonu kapatmak zorunda kalmıştım.
Ne olursa olsun onların çok özlüyordum. Akşam beni arayacaklardı tekrar buradakileri anlatmamamı istemişlerdi.
Kantine geldiğimde etrafıma bakındım, oldukça genişti. Kısa bir uğraş sonucu bizimkilerin oturduğu masayı buldum.
"Siz hep buradamı oturuyorsununuz?"
Masaya geldiğimde boş bir sandalyeyi oturmak için çektim. Dilara ve Gizem'in ortasıydı.
"Dur orada oturma Gökhan'ın yanına otur." Soruma cevap verilmeden kantinde öküz gibi böğüren Alper'e şaşkınca bakakaldım. Bu çocuk gerizekalı mıydı? Hadi bağırmasını geçtim ben niye Gökhan'ın yanında oturayım.
Enis "Gerizekalı ne bağırıyorsun lan," diye bağırıp Alper'in kafaya bir tane geçirince sırıtarak sandalyeme oturdum. Enis benim eniştemdi yani.
Onur ile Dilara'ya bakmaya başladım ikisi arasında bir şeyler konuşuyordu. Bence çok yakışan bir çift okurlardı. Ben onları izlerken beni izleyen bir çift gözü üzerimde hissettim. Bakışlarımı ona çevirdiğimde bana baktığını gördüm neden bakıyordu psikopat mıydı bu? Sinirle gözlerimi kısıp iyice yayıldım sandalyeye. Nerdeyse hiç konuşmamıştık bugün dün geceki saçmalığı o konuyu açmadıkça açasım yoktu.
"Yazıldın mı basketbol takımına?" Ayşegül sorduğu soruyla benim de Gökhan'a bakmamı engellemiş ve çıkaracak olduğum üçüncü dünya savaşını başlamadan bitirmişti. Gökhan'a 'ne bakıyorsun'diye sataşacaktım.
Gülümseyerek Ayşegül'e baktım "Yazıldım evet."
"Umarım İpek ile iyi anlaşırsın." Bana fark etmezdi kendisiyle uygun dille konuşurdum.
Ben böyle düşüncelere dalmışken Gökhan'ın sesiyle düşüncelerimden ayrıldım.
"İpek konusu açılmayacak bir daha bu masada." Tüm ciddiyetiyle diğerlerine bakarken herkes hiç oralı olmadan kendi halinde takılmaya başlamıştı.
İpek denilen bu kız yoksa bunu terk eden kişi miydi? Sesimi çıkarmadan etrafa bakındım. Ben bizimkileri çok özlemiştim. Ayşegül sevgilisi olduğu için benle ilgilenmiyordu bile bencillik yapıp ona bu yüzden kızamazdım tabiki.
Kimseyle uğraşacak halim yoktu. Yaren adındaki nerede oturduğunu bile bilmediğim kıza olan sinirimden bu sabah Mine'ye bile sataşmıştım.
Gökhan tam bir şey diyecekken Alper sözünü kesti.
"Afra sana dün gece izlediğim bir filmi anlatayım belki izlemişsindir sende." Konunun değişmesine sevinmiştim. Ben film izlemeye bayılırdım neredeyse tüm filmleride bilirdim.
Gökhan Alper'in konuşmasına izin vermeden dişlerini sıkarak homurdandı. "Biz dün ne ara film izledik lan." Alper ise tam tersi Gökhan'ı hiç takmadan başladı konuşmaya. Bunlar aynı evde ne yaptıklarını bilmiyor mu?
"Konusu klasik gelebilir iki küçük çocuk arkadaş küçükken kız uzun saçlı, tatlı,güzel aynı zamanda cadı gibi bir kız erkekde tipsiz kendini karizma sanan gıcığın teki.." Gökhan içtiği çayın kaşığını Alper'e fırlattı.
![](https://img.wattpad.com/cover/39406959-288-k723247.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YILLAR SONRA #Wattys2019
Teen Fiction"Hani papatyalar vardır ya. Kimileri gülen suratların başına taç olurken, kimileri de 'seviyor, sevmiyor' olup ölüme mahkum edilirler. İşte bizim papatyalarımız bunlardan ibaret değil. Asla kopmayacak ve ezilemeyecekler. Çünkü cevap her zaman bel...