21.Bölüm "Aşkım!"

3.4K 166 21
                                    

Multi; Yaren🥀

💭💭💭

Kapı tekrardan açılmak istenince yorganı hafifçe kafamdan çekip bağırdım. Hayır yani sadece yatmak istememin nesini anlamamışlardı.

"Zorlamayın kapıyı, kimseyle konuşmak istemiyorum. Siz benim hakkımda konuşun aşağıda ben burada iyiyim." Tekrar yorganın altına girdim. Aslında şuan tek sorun benim söylemem gerekenleri bir başkasının benim yerime söylemesiydi. Ben bundan nefret ederdim. Babam da öğrenmişti şimdi abimde, utanıyordum sanırım biraz ondan bu kadar tepki de göstermiş olabilirim bunu her ne kadar dile getirmek istemesemde.

"Afra abicim bak gel yemek ye sonra yine yatarsın hadi."

Az önce gelen Annem ve Ela teyze ile baş etmiştim ama abimi ikna edebilirmiydim bilmiyorum.

"Hayır abi teşekkür ederim size afiyet olsun ben gerçekten çok uykusuzum. Lütfen bana şu sevgili işini de sorma. İyi geceler."

Saat yediye geliyordu açıkçası en son öğlen yemeğinde yediğim için karnım hafiften ben açım sinyalleri verirken uyursam geçer diye düşündüm. Abimde ne mutlu ki fazla ısrar etmemişti. "Pekala öyle olsun." Gittiğini anlamadığımda gözlerimi kapattım bir iki saat uyumak iyi olacaktı.

Biraz daha aynı vaziyette uyursam havasızlıktan bu odadan cesedim çıkacaktı. Gözümü zorla açıp fazlasıyla susadığımı anlayınca yorganı kafamdan çektim. Saçlarımı bağlamadan yattığım için açıkçası biraz rahatsız olmuştum. Odada olabilir ihtimali ile su ararken ne yazıkki yoktu. Yüzümü buruşturdum şimdi mutfağa gitmek ölüme gitmekten daha zordu en azından benim için. Fazlasıyla üşenmiştim ama mecburen kalktım önce saate baktığımda 23:49u gösteriyordu. Gerçekten fazla uyuşmuştum. Evden ses gelmezken sessizce kilidi açıp çıktım odadan. Herkes uyumuş olmalıydı. Tam aşağı iniyorken gelen sesle durdum. Arkamı hızla döndüğümde kimse yoktu. Hafif kaşlarımı çattım. Tekrar aynı şey olduğunda anlamak zor olmadı. Elim istemsizce karnıma gitti. Fazlasıyla acıkmıştım. Hazır mutfağa gidiyorken karnımı da doyurmaya karar verdim. Mutfaktan gelen konuşma sesleri ile tekrar olduğum yerde durdum. Uyumamışlar mıydı yani? Kapı hafif aralıkken kendimi göstermeden kim olduklarına baktım. Babam ve abim vardı sadece. Kenara çekilip onları dinlemeye başladım. Sonuçta hiç bir şeyin gizli kalamadığı bu evde ben de kapı dinlesem pek bir sorun olmazdı. Hakkımda konuştuklarını ismimi duyunca anladım. Konuşmanın başını bilmesem de konunun ne olduğunu tahmin etmek zor değildi. Babam konuştu ilk "Nasıl bir çocuk? Ne düşünüyorsun?" abimin cevabı geç olmadı.

"Kız kardeşleriyle yaşıyor sanırım iki kız vardı evinde beni görünce başta tanımadı ama sonra nasıl oldu bilmiyorum tanıdı."

Fazla bir şey anlamıyordum kimden bahsettikleri hakkında.

"Fikrin hâla aynı mı?"

"Evet baba aynı, çocuğu bilmiyorum belki gerçekten seviyor Afra'yı ama Afra'nın onu gerçekten sevdiğini sanmıyorum. Çünkü İstanbul'a geleli çok uzun zaman olmadı ve Afra hemen bir çocukla sevgili oluyor. Bunda bir şeyler var. Nasıl olduğunu sorduğumda Gökhan ona herşeyi anlattığını söyledi. Durum böyle olunca daha çok emin oldum. Sevmiyor bence o çocuğu yani sevdiğini sanıyor olabilir. Küçükken tanıştıkları için."

Abimin uzun konuşmasından sonra ne olduğunu anlamıştım da abim Gökhan ile mi buluşmuştu. Hangi ara ne zaman?

Ve tabiki şuan saçmalamıştı ben seviyordum ki onu. Yani belki onunla eskiden tanışmamış olsak severmiydim bilmiyorum da. Gözlerimi sıkıca yumup geri açtım. Babam fazla beklemeden konuştu.

"Kızımın böyle bir şey yapacağını sanmıyorum. Afra net kızdır. Ya sever ya sevmez."

"Benim fikrim bu baba sevdiğini hiç sanmıyorum ama neyse ben çok yoruldum şimdi yatıyorum. İyi geceler."

YILLAR SONRA #Wattys2019Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin