Multi: Afra 🥀
💭💭💭💭"Ben Poyraz ziline bastığın evin sahibi."
Ne günah işlemiştim. Kime ne yapmıştım da yaptığım her işin sonucu benim aleyhime oluyordu. Oysa ki ben o kadar çalışkan,uslu, hanım hanımcık kızdım. Başka ev yokmuş gibi annemin gelin için bulduğu kişinin kardeşinin ziline basmıştım. Bu çocukta t-shirt olunca pek bir şeye benzemiyormuş.
"Ben de Afra senin ziline basan kişi oldu mu? Şimdi gidebilirsin." Elimi uzatma gereği duymamıştım öyle olunca o da elini çekti zaten.
"Burası annemlerin evi bilmeni isterim hani."
Kollarını göğsüne bağlayıp pişkin pişkin sırıtmaya başladı karşımda. Neden tüm manyaklar beni buluyordu?
Listenin başında Gökhan vardı. Açık ara farkla.
"Tamam o halde ben giderim." Yüzüne bakmadan kapıya doğru giderken kolumu tuttu. Sinirle oflayıp ona döndüm.
"Ne istiyorsun?"
"Sana git diye birşey demedim." Doğrudan dememişti ama lafı oraya getirmeye çalışmıştı.
"Neyse ne bırak kolumu." Kolumdaki eline bir kez bakıp elini çekti.
"Afra güzel isimmiş." Olduğum yerde ona döndüm.
Gökhan, İsmin çok güzel, demişti o akşam bana. Derince nefes aldım.
"Başka?" Tek kaşını kaldırıp bana baktı. İlk baş iltifat edicek sonra Afra yumuşasın oldu canım.
"Başka derken?"
"Aklındakileri söyle içeri geçicem ama söyleyeyim ki dediklerin işe yaramayacak."
"Ne demek istediğini tam olarak anlamadım ayrıca kız gibi davranamaz mısın? Bakıyorum bakımlı kızsın ama hiç diğer kızlar gibi kibar değilsin." Biraz daha yaklaşıp iyice karşısına geçtim.
"Evet kibar birisi değilim. Olmayada çalışmadım hiç. Ben mutluyum böyle"
"O zaman sorun yok diyorsun."
"Aynen." Omuz silkip içeri girdim. İki dakika beni yıldızlarla baş başa bırakmamışlardı.
"Afra ben de tam seni çağıracaktım kızım hadi masaya annen seni soruyor."
"Tamam hadi gidelim," diğer kadın ve Elif yoktu mutfakta bizde Ela teyze ile aşağı indik.
Aşağıya indiğimizde bizimkiler çoktan oturmuştu masaya. Masa gerçekten süper gözüküyordu. Başka zaman olsa keyifle yerdim ama niye geldiğimi unutmamak lazımdı. Güneş abimin yanına oturmuştu. Kaldırırdım da anneme dua etsin o.
Sadece üç sandalye boştu. Mine'nin yanındaki sandalyeye oturdum. Ela teyzede yanıma oturmuştu. Elif zaten onun yanındaki sandalyedeydi. Diğer boş yerde Poyraza kalıyordu.
"Kızım neredesin sen?"
"Buradayım anne," annem bana tersçe bakıp yemekleri servis yapmaya başlayan Güneş'e baktı. Bende abime doğru bakınca burada olmaktan son derece de sıkılmış olduğunu farkettim ki zaten haklıydı. Dün geceden sonra biraz daha iyiydi.
Elimdeki telefonu tabağımın yanına koyarken gelen mesajı hatırladım. Telefonu elime alıp mesajlara girdim tekrardan. En son "gelmek istemezsem?" diye sormuştum.
Gönderen: Gökhan
"Gelmek istiyor musun demedim geleceksin dedim."
Kaç defa demek zorundaydım. Sabrımı zorluyordu. Dünkü kavgadan sonra yine de iyi bir şeydi böyle konuşmamız.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
YILLAR SONRA #Wattys2019
Novela Juvenil"Hani papatyalar vardır ya. Kimileri gülen suratların başına taç olurken, kimileri de 'seviyor, sevmiyor' olup ölüme mahkum edilirler. İşte bizim papatyalarımız bunlardan ibaret değil. Asla kopmayacak ve ezilemeyecekler. Çünkü cevap her zaman bel...