Bölüm 19

2.3K 221 163
                                    

İlkin kendisine videoyu bir kez daha izledi. Arkada çalan şarkı da bu sebepten dolayı dönüp duruyordu.

"İlkin hipnoz mu oldun? Ne izliyorsun iki saattir?" Takımca İtalya maçı öncesi konuşmak için toplanmışlardı. Dani ve bazı kızlar daha gelmediği için onları bekliyorlardı. İlkin de o sıra telefonundan sosyal medyaya bakıyordu.

"Önemli bir şey değil." dedi karşısındaki sandalyede oturan Derya'ya. Elif yanında olduğundan ne izlediğini görebiliyordu ve bu sebepten de kıs kıs gülüyordu.

"Anasını satayım, bu çayır biçiyom çayırı kim dinliyor?" Ebrar'ın sesiyle İlkin hemen telefonunun sesini kıstı. Maalesef o ses İlkin'den geliyordu. Elif bu sefer deli gibi gülmeye başladığında herkesin gözleri onlara döndü.

"İlkin dinliyor." dedi Elif kahkahalarının arasından. "Memleketini özlemiş."

"Aç kanka, hepimiz dinleyelim." Ebrar'ın konuşmasından sonra İlkin bir şey demeden şarkıyı açtı. Tanıdık melodi odayı sardığında İlkin hemen onu satan arkadaşı Elif'e dönmüştü.

"Hain." dedi dişlerinin arasından.

"Ne oldu sanki?" dedi Elif, İlkin'in kulağına. "Hem sen o videoya niye bakıp duruyorsun? Seninkinin şort boyuna sen mi karıştın da öyle şortolon giydi?"

"Aynen. Kısa giyersen bozuşuruz, dedim."

İlkin'in izlediği video dün akşamki Galatasaray yemeğindendi. Barış'ın ilk girişini birkaç saniyeliğine çekmişlerdi. Barış dün oraya gideceğini söylemişti. Hatta yemekten fotoğraf bile atmıştı ama İlkin'in boydan görünce bakası gelmişti. Çocuğun bomboş yürümesi bile hoşuna gidiyordu. Yine siyahlar içinde olmasına şaşırmamıştı ama İlkin artık o şapkaya sinir olmaya başlamıştı. Barış'ın neden bu kadar sevdiğini anlayamıyordu.

"Sen yaparsın. Eli maşalı kızsın." dedi Elif arkadaşının tebrik eder gibi.

"Helloo." Hande neşeyle yanlarına geldiğinde İlkin ve Elif ona döndü. Genç kız enerjik bir şekilde İlkin'in yanındaki boş sandalyeye oturmuştu. "Ne konuşuyordunuz?"

"Hot topic belli bizim." dedi Elif.

"Hmm, anladım." Hande göz kırptığında İlkin gülümsedi. "Bugün onları maçı mı var, İlkin? Ebrar bahsedip duruyordu. Büyük ekrandan izleyecekmiş." Hande daha sonra Ebrar'a doğru seslendi. "Ebrar maçı izliyorsun de mi?"

"Yes!" dedi Ebrar'a eliyle başparmağını kaldırarak. İlkin, Ebrar'ın koyu Beşiktaşlı olduğunu biliyordu. "Gelin, birlikte izleyelim." İlkin bir an ne kadar kötü olabilir, diye aklında tarttı. O kadar kötü olmazdı herhalde. Oturup maç izleyeceklerdi. Küçücük tablet ekranından izlemektense birlikte büyük ekranda izlemek daha zevkli olabilirdi.

"Tamam, olur." dedi İlkin. Birkaç dakika sonra da herkes tamamlanmış taktikler birkez daha gözden geçirilmişti.

İlkin oturduğu yere iyice yerleşti ve maçın başlamasını bekledi. Hemen yanında Ebrar oturuyordu. İlkin zorla Elif'i de getirmişti. O da bir köşede telefonuyla uğraşıyordu. İlkin maçtan önce Barış'la konuşup ona başarılar dilemişti. Barış'tan gelen formalı fotoğrafa da utana utana kalp emojisi atmayı başarabilmişti.

Maç başlayıp oyuncular sahaya çıkarken İlkin tüm dikkatini ekrana verdi. İstiklal Marşı okunurken gördüğü sevgilisine baktı. Bu forma ona gerçekten yakışıyordu.

"Arkadaşlar şimdiden uyarayım. Küfür edebilirim." dedi Ebrar. İlkin de maç izlerken bazen sinirlenebiliyordu ama bugün herhalde sakin olurdu.

"Sıkıntı yok." dedi İlkin.

Gelecek Sefer | İlkin x Barış Alper Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin