38.Bölüm

44 3 3
                                    

Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum olacağım.

Uzun zamandır ilham gelmediği için yaşamamıştım.Bu bölümün hatırına oy verip yorum yapsanız da sizlerden motivasyon olup daha çok Bölüm yazsam süper olmaz ?

İyi okumalar...

Demir timi yaklaşık 20 gündür dağ tepe demeden buldukları mağradaki teröristleri bir bir indirmiş şehitlerinin intikamını almışlardı.Şimdi dinlenmek ve mühimmatlarını yenilemek için sınırdaki bir karakola geçmişler komutanlarının izniyle 3 gün burada kalacak sonra karargahalarına geri dönecekelerdi.

Duşlarına alıp üzerlerini değiştirdikten sonra uyumak için yataklarına yatmışlardı.Yağız Ege tam uykuya dalacakken çalan telefonuyla gözlerini açtı.Kim bu münasebetsiz diye saydıracakken sevdiği kadın olduğunu fark edip sanki daha demin sinirli olan o değilmiş gibi büyük bir neşeyle telefonu açtı.

"Egem ? "

"Söyle Ayçiçeğim "

"Müsait misin kaç gündür haber alamayınca merak ettim seni iyisiniz değil mi ? "

"İyiyiz güzelim herşey yolunda sen nasılsın neler yapıyorsun?  "

"Bende iyiyim hastaneye gidip geliyorum aklım hep sizde kendinize çok dikkat edin olur mu?  "

"Bizi merak etmeyin gayet iyi durumdayız.Asıl siz kendinize dikkat edin geldiğimde seni zayıflamış görürsem fena bozuşuruz."

"Seni çoook ama çooook seviyorum Egem."

"Bende - "

Dışarıdan gelen kurşunla cümlesi yarım kalmıştı Egenin hızla yataktan kalkıp silahına davrandı.

"Baskın var haydi kalk kalk hızlı olun."

Telefon yatağın üzerinde açık kalkarken  Ayperi duyduğu silah sesleriyle korkuyla nişanlısına bağırdı.

"Ege ? "

"Yağız Egem iyi misiniz ? Ses ver ne olursun ? "

"Ege ? "

Ege çoktan odadan çıkmış savunma yapmak için dışarıdaki alanlara dağılmışlardı.Telefon kapanırken Ayperi kaygıyla odasında dönüp durmaya başlamıştı.O sırada Demir timi baskını bastırmaya çalışıyor it sürüsü gibi çoğaldıkça çoğalan itlere küfürler ederek savunma yapıyorlardı.

Ayperi 'den

Kaygıyla odanın içinde dolaşıp dururken tekrar çalan telefonumla heycanla yatağıma koşarak fırlattığım telefonu geri elime aldım.Telefondaki kayıtsız bir numaraydı.Yağız Egemin olabileceği düşüncesiyle telefonu hemen açıp kulağıma dayadım.

"Naber güzelim , nasılsın?  "

"Şuan seninle uğraşacak havamda değilim Kağan ! "

Telefonu kulağımdan çekip kapatacakken yüksek sesle seslendi.

"Duyduğuma göre seninkiler baskın yemiş gebermemek için uğraşıyorlarmış.Aslında bende seninle bu konuyu konuşacaktım.Lojmanın önünde bekliyorum çabuk gel ! "

Ruhumun Şifası Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin