Rüya

Gitme

Sabah uyandığımda saat 10du Aybikeye baktığımda hala uyuyordu.. Hemen tualete gidip elimi yüzümü yıkadıktan sonra hızla pijamalarımı çıkartıp günlük kıyafetlerimi giydim. Merdivenlerden inip mutfağa gittim ve kahvaltı hazırlamaya başladım. Bir şeyler hazırlarken Aybikenin uyanıp geldiğini gördüm.
"Günaydın." dedim gülümseyerek.
"Günaydın, sonunda normal bir sabah." dediğinde başımı salladım.
"Aybike bir şey konuşmamız gerek.." diye mırıldandığımda korkuyla bana bakıyordu.
"Noldu yine ya." dediğinde üzüntüyle ona bakıyordum.
"Gidelim burdan.." deyiverdim bir an. Yüzüme anlamayarak baktı.
"Nasıl?" dediğinde yutkundum.
"Ben dün gece çok düşündüm.." diye mırıldandım ve devam ettim. "Gidelim burdan.. Buraya geldiğin an bıçaklandın benim yüzümden. En azından İzmirde ailenle birlikte güvende oluruz.." dediğimde yutkundu.
"Aşkım ilk olarak ben senin yüzünden bı-" derken sözünü kestim.
"Benim yüzümden." dedim sertçe. Yutkundu ve üzüntüyle başını salladı.
"Tamam.. Gidelim aşkım.." başımı salladım ve yemeğe oturduk. Yemeğimizi yedikten sonra direk kıyafetlerimizi ve eşyalarımızı toparladık.
"Aşkım Kumsallarla falan veda etmek istemiyor musun?" dediğinde başımı salladım.
"Haklısın kaç gündür konuşmuyorduk zaten.." diye mırıldandım hüzünle. Eşyalarımızı toparladıktan sonra Aybike bilet almaya bende okula gittim.. Bu akşam gidicektik. Hızla okula gittiğimde derstelerdi. Sınıfımızın kapısının karşısında duvara yaslanmış kapıyı izliyordum.. Çünkü bu kapıyı son görüşümdü belkide. Aylarca orda kalmak istiyorum.. Herkesten uzaklaşmak. Bir kaç dakika sonra zil çaldığında sınıf arkadaşlarım bana hüzün ve merakla bakarken umursamadım. Ve Meriç çıktı.. Korkuyla ona bakarken bana şaşkınlıkla bakıyordu. Yavaş yavaş yanıma yaklaşırken hızla bahçeye yürümeye başladım. Arkamdan seslenip gelirken umursamadım. Sonra arka bahçeye gittim.. Ve dayanamayıp kendimi yere atıp ağlamaya başladım. Meriç hızla yanıma gelip beni kollarının arasına aldı.
"Rüyam.. Noldu? İyi misin?" dedi korkuyla kolumu okşarken. Onun son kez kokusunu çekişimdi ve bunu doya doya yapmak istiyordum..
"Meriç bana Rüyam deme.. Lütfen.." dedim ağlıyarak..
"Niye Rüyam.. Sen benim Rüyamsın.. Hayallerimsin.." dediğinde ağlamam artmıştı.
"Noldu? Anlat bana lütfen Rüyam.."
"Meriç.." diye mırıldandım hıçkırıklarımın arasında, ve devam ettim. "Ben gidiyorum.." dediğimde anlamayarak yüzüme baktı.
"Nereye Rüyam?" dediğinde başımı tekrar göğsüne koydum ve oda kolumu tekrar okşamaya başladı..
"İzmire.." diye mırıldandım ve devam ettim. "Aybikeyle.. Belki aylarca.. Belki yıllarca orda kalırım." dediğimde kaşlarını çatıp tekrar yüzüme baktığında bende ona hüzünle bakıyordum.
"Neden Rüyam? Neden..?" diye mırıldandı hüzünle oda.
"Ben zarar veriyorum sadece herkese.." diye mırıldandığımda parmağını dudaklarıma götürerek beni susturdu.
"Gitmiyorsun hiç bir yere. Sen herkese faydası olan birisin. En çokta bana Rüyam.." dediğinde parmağını tuttum.
"Meriç gidiyorum.. Beni susturma sadece kabul et bunu.. Birbirimize zarar veriyoruz.." dediğimde tekrar parmağıyla beni susturmaya çalıştı. Parmağını tekrar çekip konuşmaya devam ettim.
"Meriç.. Özür dilerim.. Ama ben sadece za-" derken sözümü kesti.
"Sus Rüya." dedi sertçe.
"Hayır Meriç.. Beni susturamazsın." dediğimde bir kez daha.
"Sus." dedi sertçe.
"Susmucam Meriç" dedim gözyaşları arasında bir kez daha.
"Rüya sus." dedi tekrar.
"Susmuc-" derken dudaklarıma yapıştı.. Donakalmıştım ve bende onu öpmeye başladım.. Çünkü onu çok özlicektim.. Bir kaç dakika boyunca birbirimizi öperken Kumsalın sesini duydum. Duyduğum gibi Meriçi korkuyla ittim.. Ama malesef görmüşlerdi. Hızla ayağı kalktığımda Kumsallar donakalmış bir Meriçe bir bana bakıyordu. Meriçte ayağı kalkıp hiç bir şey demeden gitti. Gittiği gibi Kumsallar yanıma yaklaştı.
"Si-siz öpüşüyo muydunuz?" dedi şaşkınlıkla. Utanarak başımı salladım ve araya Işıl girdi.
"Kızım oha.. Yıllar sonra hatta hayatımda ilk defa Rüyayı bir erkekle konuşurken hatta öpüşürken gördüm.." dediğinde gülümsedim. Ve Ceylin araya girdi.
"Sonunda aşkını buldun be.." dedi gülümseyerek. O sırada kaşlarımı çattım.
"Aşk diye bir şey yok." dedim sertçe. Kumsam gözlerini devirdi.
"O yüzden mi öpüşüyordun?" dedi sinirle. Bende kaşlarımı çattım.
"Sadece arkadaşımdı." dedim sertçe. Işıl araya girdi.
"Arkadaşlar öpüşür mü Rüya oha!" dediğinde gözlerimi onlardan kaçırarak yere baktım.
"Huzur.. Birbirimizde huzur buluyoruz sadece.. O yüzden yakın arkadaşız." diye mırıldandım.
"Flört ediyorsunuz yani." dedi Ceylin gülerek. Kaşlarımı çatıp bir kez daha sinirle yüzlerine baktığımda asıl gelme amacım aklıma gelmişti..
"Her neyse ne derseniz deyin. Ben buraya sizinle veda etmeye geldim kızlar." dedim hüzünle. Ceylinin komikligini.. Işılın olgunluğunu.. Kumsalımın dalga geçmelerini.. Hepsini özlicektim.. Hepsi yüzüme anlamayarak bakarken söze girdim.
"Ben bu akşam İzmire gidiyorum Aybikeyle.." dediğimde Ceylin hemen atladı.
"Ee ne güzel bizde gelelim tatil olur." dediğinde umursamayıp devam ettim.
"Orda aylarca.. Belki de yıllarca kalıcam.. Sizden uzaklaşmak için.." dediğimde Kumsal araya girdi.
"Böyle saçma kararı niye verdin acaba?" dedi sinirle.
"Çünkü size zarar olduğumu anladım.." diye mırıldandığımda Meriçin beni öpmesi geldi gözlerimin önüne.. Işıl hemen söze atladı.
"Öyle bir saçmalık yok." dedi sertçe ve devam etti. "Eğer bir iki hafta kafa dinlicem dersen her zaman hakkın. Ama yok bize zarar veriyomuşun yok şu yok bu diye saçmalıklarla yıllardır yanında olup bir gram zararın dokunmazken böyle saçma kararlar alıp gidemezsin. Ben değil kimse izin vermez buna." dediğinde o kadar haklıydı ki.. Pişmanlıkla yüzlerine bakıp başımı salladım.
"Tamam.. Sadece kafa dinlicem.. Söz.." dediğimde başlarını salladılar.
"Ne kadar kalıcaksın?" Kumsalın sorusuyla düşünmeye başladım ve cevapladım.
"1 hafta falan." dediğimde hüzünle başını salladı.
"Neyse kızlar sizi çok seviyorum. İyi ki varsınız, beni yalnız hissettirmediniz hiç bir zaman. Sizi çok özlicem ama kafa dinlemeye ihtiyacım var.." deyip teker teker hepsinin yanaklarını öperken Meriçin kenardan bizi izlediğini gördüm. Onunla göz göze geldiğimiz an gitmeye başladı. Gözleri sanki bana "Gitme.. Yapma bunu bize Rüyam.." diyordu. Ama zorundaydım. Kafa dinlemeye ihtiyacım vardı. Kızlarla vedalaştıktan sonra zil çalmıştı zaten. Ben hüzünle okuldan çıkarken kızlarda içeri girmişti. Eve doğru giderken bir anda şiddetli bir yağmur başladı. O an birinin bana şemsiye tuttuğunu fark ettim.. Korkuyla arkamı döndüğümde Meriç.. Beni takip mi etmişti.
"Ne işin var burda?" dedim sinirle.
"Eve gidiyordum seni gördüm.." diye mırıldandığında kaşlarımı çattım.
"Meriç düzgün cevap ver. Beni mi takip ettin?" dedim sertçe. Başını sallayıp bir anda şemsiyeyi bıraktı ve beni belimden tutup kendine çekti. Burun burunaydık ve nefesimizi birbirimize veriyorduk. Bana değişik gözlerle bakarken konuşmaya başladı.
"Gidemezsin Rüya.." diye mırıldandı sessizce.
"Meriç.." diye mırıldandım hüzünle gözlerine bakarken.
"Gitmiceksin Rüya.." diye mırıldandı bu sefer de. Kendimi toparlayıp onu itip gitmeye başladığımda beni kolumdan tutup tekrar kendine çekti ve öpmeye başladı. Sinirle tekrar onu ittiğimde belimi çok sıkı tutuyordu ve burun burunaydık. Bir an patlayıp bağırmaya başladım.
"BENDEN NE İSTİYORSUN MERİÇ!?" dedim sinirle.
"Seni.." diye mırıldandığında yağmurda sırılsıklam olmuştuk ama burun burunaydık.
"Meriç ben gi-" derken sözümü kesti.
"Gitme.." diye mırıldandı ve devam etti. "Yapma Rüyam bize bunu.." dediğinde hiç bir şey diyemeden bir kaç saniye ona öylece baktım. Ve birden beni sertçe öpmeye başladı.. Dayanamayıp bende onu öpmeye başladığımızda yine yağmurda öpüşüyorduk.. Öpüşmeyi bırakıp ayrıldığımızda alnını alnıma yasladı.
"Hala gidicek misin..?" diye sordu hüzünle.
"Evet.. Ama kafa dinlemek için.. Lütfen Meriç.. Buna ihtiyacım var. Sadece 1 hafta.." dediğimde gülümsedi.
"Sadece bir hafta.." diye tekrar ettiğinde bende gülümsedim. Ayrıldığımızda elimi tuttu.
"Gel seni evine bırakim çok ıslandık.." dediğinde gülerek ona baktım.
"Hayır.." diye mırıldandım ve devam ettim. "Beraber yürüyerek gidelim.. Yağmur çok güzel.." dediğimde oda gülümsedi.
"Ama hasta olursan.."
"Olsun.. Anın tadını çıkaralım.. Hayatta herşey iyi olmak zorunda değil. Hasta olucaksak olalım.. Elbet iyileşicez." dediğimde yanağıma bir öpücük kondurup başını salladı ve el ele yürümeye başladık. 10 dakika sonra eve geldiğimizde elimi bırakmaya çalışırken daha sıkı tuttum.
"Çok ıslandın içeri gel sonra gidersin." dediğimde gülerek başını salladı ve kapıyı açıp içeri girdik. Girdiğim gibi odama çıktım ve üstümü değiştirip yatağa uzandım. Gözlerimi kapatıp bir kaç dakika dinlendirirken yanımda bir şey hissettim. Korkuyla gözlerimi açtığımda Meriç yanıma yatmış saçımı okşuyordu.. Ona doğru döndüğümde tekrar burun burunaydık. O saçımı okşarken ben onu izliyordum. Bir kaç dakika sonra ayağı kalktığımda şaşkınlıkla bana bakıyordu. Elini tutup onu da kaldırmaya çalıştım.
"Gel üstünü değiştir.. Bende saçımı kurutucam.." dediğimde başını salladı ve kalktı. Annemlerin odasına gidip isminin anılmaması gereken kişinin kıyafetlerini alıp Meriçe getirdiğimde hızla merdivenlerden aşağı indim. Tualete gidip saçımı kurutmaya başladım ve bir kaç dakika sonra saçım kurudu anında dolaşmasın diye taramaya başladım. O sırada Meriç tekrar gelip beni belimden sarıp koklarken sadece aynadan onu izliyordum. Karnımda ki ellerinin üzerine ellerimi koyduğumda boynumu koklayarak öptü. Artık Meriçin bana herşeyi yapmasına izin verebilecek durumdayım.. Çünkü onu son görüşümdü ve bunu doya doya yaşamak istiyorum. Yemek yedikten sonra Meriç gitmeye karar verdi. Şemsiyemi verip onu geçirdikten yarım saat sonra Aybike gelmişti. Ona da yemek hazırladıktan sonra herşeyi anlattım.. Meriçin burda olduğunu.. Çünkü birine anlatmaya ihtiyacım vardı. O kadar mutlu ve huzurluydum ki birine anlatmasam patlıcaktım. Aybike de çok mutlu olmuştu.. İlk defa bir erkekle bırak konuşmayı yakınlaşmıştım.. Bu onlar için mucizeydi. Akşam saat 8 olduğunda yavaş yavaş çıkmaya başladık. Taksiye binip hava alanına gittik, uçağa bindik.. Ve uçak kalktı.. Gitmeye başladı.. İlk defa uçakla başka şehire gidiyordum.. Ve benim için çok garipti.. Uçak uçmaya başlarken herkes birbir aklımdan geçiyordu.. Meriçle anılarımız.. Annemle anılarımız.. Kumsalımla anılarımız.. Işıl ve Ceylinle anılarımız.. Küçükken.. Herşey güzelken dördümüzün yaptığı delilikler.. Hepsi birbir geçiyordu gözlerimin önünden..