(1 Yıl Sonra..)
"Hadi aşkım bak ağaç olduk!" dediğinde gülerek onlara doğru gitmeye başladım.
"Tamam ya alt tarafı 5 dakika beklediniz!" dediğimde Rüzgar şaşkınlıkla bakmaya başladı.
"Baksenn!!" diyip koklayarak yanağımdan öptüğünde bende onun yanağına öpücük kondurdum ve küçük kızımı aldım kucağıma.
"Annecim sen çok bekledin mi?" dediğimde Mery gülerek bebek diliyle konuştu. Bende ona karşılık verirken arabaya binmiştik. Bugün Türkiyeye dönüyorduk ve çok heyecanlıyım. Kızımın doğum günü 17 Eylül yani bugün! Babamlarla birlikte kutlamak istiyordum doğum gününü. Yola çıktığımızda tekefonumdan saate baktım ve saat daha 8 idi! Çok mu erken çıkmıştık acaba. Hava alanına yarım saatte gitsek, 3 saatte de Türkiyeye gitsek.. 12 civarları olur yani. Çok erken değil mi ya! Almanyaya geldiğimden beri geç uyanmaya çok alışmıştım. Neyse, bu arada ben Rüya. Evet 1 yıl önce aşkı başkasında tanıyan, ama başka biriyle yaşayan bir kızım. *Biz onunla uygun değildik, yapamıyorduk.* Çünkü hep bir engel çıkıyordu, ve evlendim! Rüzgarı tanımıyorsunuz değil mi? Bende evlendikten sonra ismini öğrenmiştim! Rüzgar bir zamanlar babamın koruması, benimde gıcık olduğum adamdı! Ama artık babamın damadı, benimde aşık olduğum adam. Küçük Mery'de kızımız.. Giderken arabanın radyosundan bir şarkı çaldı..
_Elleri gider, ellerime hep._
Şarkı çalar çalmaz tanımıştım ve sinirle şarkıyı değiştirdim. Rüzgar bana şaşırarak baktığında normalmiş gibi davranmaya çalıştım.
"Şey.. O şarkıyı sevmiyorumda.." gülümseyerek başını salladığında bende buruk bir gülümsemeyle başımı salladım. Bu seferde radyoda o güzel melodi çalmaya başladı ve sözleri söylemeye..
_Öyle kolay aşık olmam, ama senin ayrı bir havan var._
Şarkıyı duyar duymaz sinirle bir sabır çektim! İyice sinirlerim bozuluyordu. Tamam sakin Rüya! Kendine gel. Senin yeni bir hayatın var artık, eskileri sil!
"Radyoyu kapatiyim mi?" Rüzgarın sesiyle ona baktım ve başımı sağa sola salladım.
"Gerek yok." dediğimde o da başını salladı.Tam 5 saat sonra sonunda babamın evine gidiyorduk. Birkaç dakika sonra evine vardığımızda Rüzgarla el ele tutuşup bahçeden içeriye girdik.
"Hatırlıyor musun ben bi tane çocuğa bakarken sen önüme geçip bakamazsın demiştin?" dedim gülerek, o da başını sallayarak karşılık verdi.
"Unutur muyum! Seni ilk gördüğümde aşık olmuştum. O çocuğa bakmanı da kıskandım yani!" dediğinde bir kez daha güldüm ve sonunda kapıyı gelmiştik.
"Burda bir saat içeri almamıştın beni!" dedim sinirle.
"Ama iş gereği öyle yapmak zorundaydım." dedi gülerek ve yanağıma öpücük kondurdu. Başımı sallayıp zile bastığımda kapı hemen açılmıştı.
"Hoşgeldiniz.." kapıyı açan ablaya Mery'nin kıyafet çantasını uzattım ve içeri geçtim. Rüzgarla hızla babamın odasına çıktık ve kapıyı çalıp içeri girdik. Babam bir anda şaşırarak bize baktığında ayağı kalktı.
"Ohh ohh torunuma bak benim!" Mery'i alıp öptükten sonra bana dönüp benide öptü.
"Hoşgeldiniz kızım." dediğinde gülümseyerek;
"Hoşbuldum babam." dedim. Beraber aşağı inip salona geçtiğimizde babam Rüzgarla bize dolu gözlerle bakıyordu.
"Vay be! 1 yıl önce korumam olan adam şuan damadım!" dediğinde ikimizde gülümseyerek başımızı salladık. Babamlarla biraz daha konuşup bir şeyler yedikten sonra ben hem eski evime, hem de doğum günü için alışveriş yapmaya gidicektim. Ama bilin bakalım 1 yıl boyunca hiç değişmeyen şeyim ne? Evet doğru bildiniz, siyah giyinmem! Hızla arabalardan birini alıp yola koyuldum ve biraz sonra gelmiştim. Evime yaklaştıkça gözlerim dolmaya başlıyordu. Arabayı yavaşça park edip eve girdiğimde ne kadar özlediğimi fark ettim. Eski odama girdiğimde anılarım canlandı gözümde. Bu televizyonda izlediğim bütün filmler.. Filmin dışarı yansıyıp hep başıma bir sürü şey gelmesi.. Biliyor musunuz bir kere film dışarıdan gözüktüğü için cinayet sahnesinden birkaç dakika sonra polisler gelmişti! Gezmeye devam ederken yatak odasını gördüm.. Hızla oranın kapısını kilitledim ve bir daha görmemek dileğiyle aşağı indim. Evi gezdikten sonra hızla Kumsalların yanına gidip onlarla da doya doya sarılıp eğlendim ve en sonunda alışverişe çıktık hepimiz. Biliyor musunuz ilk defa hep beraber dışarı da geziyoruz.. Ama biliyosunuzdur, çünkü ne zaman sorsalar bize çağırıyordum ve asla gezmiyordum. İlk defa hep beraber dolaşıcaktık. Hızla bebek mağazalarına gittik ve bir şeyler aldık. En sonunda yorulup bir restoranta gittik ve yemeklerimizi sipariş ettik. Yemeklerimiz gelene kadar ben tuvalete gitmiştim. Yerleri izlerken yanlışıkla birine çarpmıştım. Aferin Rüya! Önüne bakmassan böyle olur işte! Özür dileyerek adama baktığımda şoka uğramıştım. O adam.. Meriçti..
"Rüya!?"
"M-Meriç!" dediğimde bir anda bayılcak gibi olmuştum. Meriç beni belimden tuttuğunda ona tutunarak destek almaya çalışıyordum. Köşedeki bir masaya götürüp oturttuğunda kendime gelmeye çalışıyordum.
"Çok değişmişsin.. Ama davranışların hala aynı, hala hep bayılan Rüyasın.." dediğinde dolu gözlerle yüzüne baktım.
"Sende hiç değişmemişsin.." dedim zar zor. Buruk bir gülümsemeyle başını salladı.
"Ee, nasılsın görüşmeyeli? Hayatın nasıl gidiyor?" dediğinde gözümden bir yaş akmıştı.
"Güzel.. Senin?"
"Berbat.." dediğinde bir yaş daha akmıştı.
"Neden?" dedim zar zor.
"Bilmem.. Dünyam beni terk etmiş ve gezegensiz kalmış gibiyim, zaten öyleyim aslında.." dediğinde gözümden akan bir tane daha yaşla başımı salladım.
"Sen neler yaptın, 1 yıl boyunca?"
"Evlendim.. Bir çocuğum var.." dediğimde yutkunmaya çalıştı.
"W-wow-" dedi bir kez daha yutkunmaya çalışırken.
"Senin ilişki hayatın nasıl?" dediğimde buruk bir gülümseme yaptı yine.
"Yok." dedi sertçe, hüzünle başımı salladığımda daha fazla dayanamayıp kalkıp Kumsalların yanına gittim. Kumsallara hiçbirşey belli etmeden mutlu gibi davranıp yemeklerimizi yedikten sonra son kez daha bir şeylere baktık ve babamın evine gittik. Işıl ve Ceylin Rüzgarın başını enişte diye yerken Kumsal yüzüne bile bakmıyordu. Kumsala kızdığımda o bana daha çok kızıyordu. Işıl, Ceylin ve Rüzgar salonu süslerken Kumsalla bizde yemek yapıyorduk.
"Gerçekten anlamıyorum!" dedi Kumsal bir anda ben fırında ki kurabiyelere bakarken.
"Neyi?" dedim anlamayarak.
"Meriçi bir günde unutup o adamla evlenmeni. Birde üstüne çocuk yapmanı!" dediğinde sertçe ona döndüm bir anda.
"ONUN İSMİNİ AĞZINA ALMA!" diye bağırdığımda o da çok sinirlenmişti.
"YA SİZ O ADAMLA SEVGİLİ DEĞİL MİYDİNİZ!? SIRILSIKLAM AŞIK DEĞİL MİYDİNİZ BİRBİRİNİZE!?" dediğinde sinir krizi geçircektim nerdeyse!
"Kumsal tamam! Bak biliyorum sinirlisin, ama bugün olmaz. Lütfen.." dediğimde kendine gelip başını salladığında herşeyi hazırlamıştık. En son Mery'i alıp siyah bir elbise giydirdim. Tam o sırada Rüzgar arkadan gelip yanağımı öptü. Korkuyla ona bakarken o bana şaşırarak bakıyordu.
"Kumsalla niye bağırıştınız?" dediğinde konuştuklarımızı lütfen duymamış olsun diye sayıklamaya başladım içimden.
"Hiç.." diye mırıldandığımda başını sallayıp Mery'e baktı.
"Benim kızım ne güzel olmuş böyle. Annesi gibi siyah ona çok yakışıyor.." dediğinde gülümseyerek kucağıma aldım ve beraber aşağı indik. Herkes Mery'i öpüp hediyelerini verirken benim içime bir anda büyük bir sıkıntı girmişti. Fenalaşarak Mery'i Rüzgara verdim ve koltuğa oturdum. Kumsallar bana korkuyla bakarken birilerine bir şey belli etmek istemiyordum. Su içtikten sonra kendime gelip Mery'i geri aldım ve artık pasta üfleme vaktimiz gelmişti. Biz Mery'le tam pastaya üflerken bir anda kapı çaldı. Çalışan abla kapıya bakmaya giderken bende doğrulmuştum. Bir anda hizmetli abla geldi ve konuştu. *"Efendim Meriç Bey geldi.." dediğinde kalbim durucak gibi olmuştum bir an. Korkuyla Rüzgara baktığımda sinirle bakıyordu o da. Ardından Meriç arkadan yavaşça geldi ve karşımızda durdu.
"Selam!" dediğinde bayılcak gibi olmuştum..*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rüya
Teen FictionMerhaba! Ben Rüya. Küçük yaşta ailemi kaybetmemle birlikte hayatım kararmıştı. Yıllar sonra hayatıma renk katan ve duygularımı keşfetmeme yardımcı olan biri girdi. Çocukluğumdan beri kendime bela mıknatısı diyordum ki zaten öyleydim. Hayatıma giren...