Baba

0 0 0
                                    

Ben korkuyla beklerken birkaç dakika sonra Meriç gelmişti. Hızla arabayı önüme park edip indi ve yanıma gelip bana sarıldı.
"Sen çok korkmuşsundur şimdi.. Bir de Mery var.." dediğinde hafif bir gülümsemeyle başımı salladım ve o da kendine gelip benden ayrıldı.
"Şey aslında bir otelde falan da kalabilirim ama gece gece çok uzaktır.. Zahmet olmassa beni götürür müsün?" dediğimde kaşlarını çattı.
"Zahmet olmaz ama sizi otele götürcek kadar duygusuz değilim! Bizde kalırsınız, bir sürü oda var hem." dediğinde şaşkınlıkla ona baktım.
"O zaman sen Mery'i al ben otelde kaliyim."
"Saçmalama Rüya bin şu arabaya!" sinirle konuştuğunda istemeyerek başımı salladım ve arabaya bindik. Evine geldiğimizde hızla içeri girdik ve ben yine hayranlıkla izlemeye başladım. Bize kocaman bir oda ve birkaç kıyafet verip kendi odasına gittiğinde bizde Mery ile odaya hayranlıkla bakıyorduk.
"Bak kızım tavanlarda ki yıldızlar çok güzel dimi?" dedim ve Mery'de gülerek cevap verdi, biraz sonra üstümüze bir şeyler giyip yatağa girdik ve sarılarak uyuduk.

Sabah uyandığımda yine Mery yanımda yoktu. Bu çocuğu yanımdan kaçırmayı çok seviyorlar galiba! Bu sefer güvenli ellerde olduğunu bildiğim için huzurlu bir şekilde kalktım ve tuvalete girdim. Daha sonra direkt olarak mutfağa gittiğimde o görüntüyü görmeye pek hazır olmadığımı fark ettim.
"Ben senin neyin oluyorum Mery? Abin mi? Amcan mı? Dayın mı?" Meriç Mery ile kahvaltı hazırlarken bir yandan da onunla konuşuyordu.
"Yoksa ninen mi?" dedi gülerek ve Mery'nin karnını gıdıklayarak öpmeye başladı. Mery'i yine omzuna alıp mutfağın içinde dolanırken kapıda ki beni gördü. Beni görür görmez ben mutfağa girdim.
"Bak anne gelmiş." dedi ve Mery'i omzundan indirerek kucağına aldı.
"Hadi git bakalım anneye.." diyip bana verdiğinde bende gülümseyerek aldım onu.
"Annecim.. Sen Meriç abinle oyun mu oynuyorsun?" dedim ve bende öptüm bir kez daha. O da oldukça eğlenir şekilde bize bakarken bir anda o kelimeyi söyledi..
" *Ba-..Ba." dediğinde Meriçle birbirimize ağzımız açık şekilde bakıyorduk.
"Ne dedin senn!" ikimizde Mery'i ortamıza alıp severken* Meriç bir anda ayrılıp konuşmaya başladı.
"Keşke Rüzgarda olsaydı. O daha çok sevinirdi.." dediğinde dolu gözlerle başımı salladım.
"Birtanem.." diyip Mery'i öptükten sonra fark etmeden gözümden yaş düşmüştü.
"Rüya! Noldu?" Meriç korkuyla bana bakarken dolu gözlerle yüzüne bakıyordum bende.
"Bilmem duygulandım bir anda.." dediğimde gülümseyerek başını salladı ve kahvaltıyı hazırlayıp yedik. Ben mutluluktan telefonu unutmuştum bile, telefonumu almadan Meriçle ve Meryle dışarı çıktık. Alışveriş ve oyun merkezlerine giderek eğlendik biraz. Son olarak markete gidip evin ihtiyaçlarını aldığımda Meriçle yürüyerek evime geliyorduk. Mery benim kucağımda, bütün poşetleri Meriçe vermiş ve oldukça eğleniyorken bir anda evin kapısında Rüzgarı gördüm.
"Rüzgar!?" kaşlarımı çatarak hızla ona yürüdüğümde Rüzgar bizi fark edip hepimizle teker teker göz göze geldi. Ardından yumuşayıp Mery'i kucağına alırken Meriçte poşetlerle birlikte gelmişti.
"Babacım.." Rüzgar Mery'i severken Meriç hüzünlü bir gülümsemeyle onlara bakıyordu. Hızla bu ortamı bölüp poşetleri aldım ve eve girdik. Eve girer girmez bir tane kedi büyük bir miyavlamayla bize koştu. Ben şaşkınlıkla bakarken akşam ki tıkırtının sebebini anlamıştım.
"Bu nasıl girdi?" Rüzgar sinirle kediye bakarken bende sinirle ona bakıyordum.
"Bilmiyorum gece Meryle eve girerken tıkırtı duydum, sebebi bu kedicikmiş galiba." dediğimde sinirle yüzüme baktı o da.
"Sen babamda kalmadın mı!?" derin bir nefes alarak yanıtladım onu.
"Ben bebek değilim Rüzgar! Bana bir şey olmaz, birilerinde kalmama gerek yok!"
"Sana bir şey olmasını önemsemiyorum zaten! Merye bir şey olursa diye korkuyorum!" diye bağırdığında büyük bir şaşkınlıkla bakıyordum ona.
"T-tamam.." dedim başımı sallayarak ve Meryi alıp odama çıkmaya başladım. Arkamdan kolumu sertçe tutup kendine çevirdiğinde sinirle ona bakıyordum.
"Rüya bak öyle demek istemedim.. Özür dilerim güzelim." dediğinde umursamadan sertçe kolumu çektim ve tam devam edicekken konuştu.
"Sen orda Meriçle ilgilenirken bu çocuğu kim bilir nereye atıyorsunuzdur!" dediğinde bir anda sinirle baktım ona.
"Ne diyorsun sen ya!?" dedim sertçe ve o da derin bir nefes verdi. Ben umursamayıp hızla odama çıktım ve Mery'i sakinleştirmeye çalıştım.
"Şş.. Tamam aşkım, anne ve babanın ilk kavgası evet korkabilirsin. Ama söz bu son.." diyip oku severken o huzurlu bir uykuya dalmıştı. Üstünü örtüp ve etrafına yastıklar koyduktan sonra sinirle aşağı indim. Salonda olan Rüzgarın yanına gittim ve sertçe konuşmaya başladım.
"Ben eski sevgilisini görünce kocasını aldatıcak yada kızını unutucak biri değilim Rüzgar! Ben orda Mery için Meriçleydim, onun ne kadar eğlendiğini görseydin belki bana hak verirdin! Ama sen bir anne gibi hissedemezsin, buraya geldiğimizden beri sana bir şeyler oluyor toparla kendini!" dediğimde sinirle bakınıyordu o da etrafına.
"YA KORKUYORUM! Seni kaybetmekten, kızımı kaybetmekten!" dediğinde anlam vermeye çalışıyordum.
"NE KIZI RÜZGAR!? O KIZIN MERİÇİN OLDUĞUNU İKİMİZDE GAYET İYİ BİLİYORUZ!" diye bağırdığımda dolu gözlerle bakmaya başladı bana. Kapının önünden bir ses geldiğinde ikimizde oraya baktık ve sonradan umursamayıp devam ettik.
"Ama o kıza ben baktım hep! O benim canımdan oldu, bir parçam oldunuz siz."
"Rüzgar eğer bizi gerçekten kaybetmek istemiyorsan kendini toparla! Ben bugün Kumsalda kalıcam!" deyip odama gittim ve sırt çantama birkaç kıyafet alıp diğer eşyalarımdan da koydum. Meryi de nazikçe alıp kundakladığımda hızla aşağı indim ve Rüzgarın yüzüne bakmadan çıkıp yürümeye başladım. Fakat Meriçin arabası hala park ettiği yerde, ilerideydi. Umursamayıp Kumsalların evine gitmeye başladım..

RüyaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin