11

528 27 0
                                    

Bütün ömrümce aradığımı bulduğumda;
Oturup ağlayacağım, bir deniz kıyısında...

Mehpare ve Adar kahvaltıdan sonra valizlerini hazırlayıp hemen yola koyuldular.

Nereye gideceklerini kimselere söylemeden çıktılar.
Mehpare henüz Murat ve Dilan'ı görmeye tahammül etmese bile ninesi ve köyü tüm bu kötü hissi siliyordu...

~~~
📍Edirne, Havsa, Köseömer Köyü

Mehpare ve Adar köye giriş yaptıktan sonra herkes Mehpare'ye selam veriyor, Adar'ı da gördüklerinde gülümsüyorlardı.
Köyde ki herkes Mehpare'nin evlenip köyden gittiğini biliyordu.
Adar karısının bu kadar saygı görmesini garipsemedi. Evleneli 2 ay olmuştu ve Tüm Mardin Mehpare'ye saygı ve şükran duyuyordu.
Sonunda geldikleri evle Mehpare gülümsedi.
Kapıyı açıp içeri girdiklerinde Mehpare'nin gülümsemesi çoğaldı. İleride yemek yiyen üçlüye baktı.
Dilan'ın karnı belirginleşmişti.
Mehpare içten içe yumuşadı. Bebekler onun hassas noktasıydı.
"Murat iti düzgün ye her yere döktün!"
"Nine ya dedim ben yer sofrasında yiyemem yemek diye!"
"Ah ah ay yüzlü kızım burada olsaydı! O hiç şikayet etmezdi!"
"Keşke olsaydı biraz beni salardın."
"Sus be deyyus! Ye yemeğini yoksa kafana yersin kara lastiği!"
"Bu ne gürültü ninem?"
Dilan , Murat ve Nine kafalarını kapıya çevirdiler.
"Ay yüzlüm!"
Nine hemen ayaklanıp Mehpare'ye koşmaya başladı.
Dilan şaşkınlıkla nineyi izlerken Murat'a döndü.
"Gördün mü bak? Daha 10 dakika önce ayaklarım ağrıyor masayı siz kurun diyen kadın ata dönüştü resmen!"
Mehpare güldü. Ninesi belli ki bu 2 ayda çok şey yaşatmıştı onlara.
Mehpare'de ninesine gidip hemen kucaklaştılar.
Ikisinin sarılması faslı bittikten sonra Adar ninenin yanına gelip elini öptü.
Nine Adar'ı sevmişti.
Hep birlikte sofraya gecip yemeklerini yediler. Yemekten sonra yol yorgunları duşlarını alıp odalara geçmişlerdi.
Mehpare ve Adar, Mehpare'nin eski odasında kalacaklardı.
Adar odayı inceledi. Karısının ruhunu yansıtıyordu bu oda.

Adar odayı incelerken içeri Mehpare girdi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Adar odayı incelerken içeri Mehpare girdi.
Saçlarının nemini havluyla alırken Adar ile göz göze gelip gülümsedi.
"Odan çok güzelmiş."
"Yalan söylemem odamı bende çok beğeniyorum. Bir anda olan bir oda değildi her şeyi yavaş yavaş ekledim. Çok eşyayı hep sevdim. Sana bir sır vereyim mi?"
"Nedir bakalım?"
"Bu köy evini ben yaptım. Gerçek anlamda! Anneannem ile bu evi yaptıracak paramız yoktu. Önceki ev ise mahvolmuştu. Yaşanacak gibi değildi. Malzemeleri alsak yapacak ustaya verecek paramız kalmıyordu. Bende sıvadım kollarımı başladım yapmaya. Zaten köyden çoğu kişi gönüllü olarak yardıma geldiler. O gün ev yapmayı çok sevdiğim için karar verdim. Mimar olacaktım diye. Öyle de oldu. Nineme yeni ev yaptıralım dedim ama kabul etmedi. Burası senin el emeğin kralı gelse yıktırmam dedi."
Adar şaşkınlıkla eşine baktı. Her konuda yeteneği olması çok güzel bir şeydi.
Karısına yaklaşıp beline sarıldı.
"Demek ki evin bu kadar çok huzurlu olmasının sebebi, her bir yanında senin elinin olmasıymış."
Adar karısının dudaklarını yaklaştığı sırada kapı çalınmadan açıldı. Mehpare Adar'ı kendinden öyle bir itti ki dağ gibi adam yatağa devrildi.
Içeri giren nine hemen özür dilemeye başladı.
"Aman ben unuttum ya sizi! Kızımın odasına gelip yatıyordum ben hep. Neyse siz uyuyun ben gidiyorum hadi Allah rahatlık versin."

Ninenin gelmesiyle gitmesi neredeyse bir olmuştu. Adar ,Mehpare'nin elinden tutup yatağa çekti. Birlikte güzel bir uykuya daldılar.
~~
Adar gözlerini araladığında yanında karısını hissedemedi. Etrafa bakındığında Mehpare'yi göremediği için hemen telefonuna baktı. Sabah saat 6.30.
Normalde nereydese hep birlikte uyanırlardı ve uyanma saatleri genelde 9 veya 10'du.
Lavaboya gittiğini düşündüğü için bekledi ama gelen giden olmadı. Dışarıdan duyduğu çan sesleriyle camdan baktı. Karısını ve onu takip eden koyun sürüsüne baktı.
Adar Mehpare'yi inceledi.
Annesinin onun eline tutuşturduğu fotoğrafta ki gibiydi.
Şalvarı, yeleği, tülbenti tam da o fotoğrafta ki gibiydi.

Yataktan kalkıp dışarıya çıktı. Mehpare eve doğru gelirken kapıda Adar'ı gördü.
"Günaydın kocam!"
"Günaydın güzelim de sabah saat 6.30 ne yapıyorsun?"
"Koyunları otlatmaya götürdüm sabah 5'te çıktık. Yavrularımı doğru düzgün hiç otlatmamışlar valla. Şimdi de mutfağa geçip kahvaltı hazırlayacağım. Sen ne yapacaksın?"
"Karımla birlikte kahvaltı hazırlayacağım."
Mehpare gülümsedi.
"O zaman mutfağa gidelim."

Adar mutfağı incelerken Mehpare çoktan kahvaltı malzemelerini çıkarmıştı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Adar mutfağı incelerken Mehpare çoktan kahvaltı malzemelerini çıkarmıştı.
Adar çayı koyup salatalık ve domates doğramaya başladı. Mehpare'de bu sırada akıtma harcı hazırlayıp akıtmaları yapmaya başladı. (Arkadaşlar akıtma bildiğiniz krep. Rumeli'de akıtma deniyor. Hikaye akışına uygun olması için bazı kelimeleri Rumeli'de kullanıldığı gibi yazacağım. Açıklamaları da olacak.) Mehpare akıtmaları bitirdikten sonra yer sofrasını bahçeye koydu. Sucuklu yumurta ve menemen de yapıp sofraya hazırlananları yerleştirdiler. Mehpare gidip evdekileri uyandırdı. Nine bahçeye çıkarken Mehpare ile övünüyordu.
"Bakın işte görün! Benim ay yüzlüm nasıl da becerikli! Kocasıyla birlikte sofrayı kurmuşlar. Bizim zombiye bak hele hala daha uyuyor."
"Ninem sal da bir uyanayım ya!"
"Aman bunlara bir şey de denmiyor he!"
Gülüşüp sofraya geçtiler. Güzelce kahvaltı yaptıktan sonra sofra toplanmaya başlanmıştı. Dilan'ın zorlandığını gören Mehpare elinde ki tabakları alıp tezgaha bıraktı.
"Sen hamilesin bırak iş yapmayı. Geç dinlen."
Dilan mahcup bir şekilde mutfaktan ayrıldı.
Mehpare mutfakta tek kaldığını sanmıştı fakat beline sarılan kollar ile tek olmadığını anladı.
"Benim düşünceli karım içinde öfke olsa bile çok merhametli."
"Benim merhametim Dilan'a veya Murat'a değil. O masum cana. Günahı yok ona bir şey olmasın. Sonuçta bizim yeğenimiz o."
Adar seslice gülümsedi.
Anı bozan dışarıdan gelen sesti.

"Mehpare! Nerdesin ay yüzlü sevgilim!"





Adar'a aşık biri var da Mehpare'ye de aşık olan biri olmasın mı ayooll.

Edirne'den Mardin'eHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin