Herkese yeni bir bölümle merhaba güzellerim💓 Nasılsınız? Umarım çok iyisinizdirrrr
Okumaya başlamadan önce yıldıza basında yollarımız aydınlansın.
"YILDIZLAR GİBİ HEP PARLAYIN...☆"
"Ruhları birbirine öyle karışmıştı ki, birbirlerinden geri almak isteseler hangisinin kendilerine ait olduğunu anlamayacaklardı..."
||Victor Hugo
"Geçmişe özlem"
İnsanlar uyuduğunda acılarını dindirip kısa bir süreliğine unuttuğu için kendilerini uykuya bırakırlar. Uyusam belki geçer diye düşünürler. Evet, öyledir genelde. Uyuyunca dış dünyaya kendimizi kapatır, kısa süreliğine de olsa acımızı dindiririz. Bir zamanlar benim de düşüncem bu olduğu için gün içinde sadece uyumak isterdim. Fakat zaman geçtikçe anladım ki artık uyuyunca da geçmiyordu...
Çünkü artık kabuslar, sadece uyanıkken değil uyurken de peşimi bırakmamaya başlamıştı. Rahat bir uykuyu en son ne zaman çektiğimi hatırlamıyordum bile.
O kadar kötü bir hale gelmiştim ki uyumaya korkar olmuştum. Bu da sanırım hayatın bana oynadığı başka bir oyundu. Kabullenmek zorunda kaldığım bir başka oyun...
Peki uyuyunca da geçmiyorsa biz nasıl yaşamaya devam edeceğiz?
Ben, bunu yıllardır kendime sorup duruyorum ama henüz bir cevap bulamadım. Sığınacak bir liman yoktu, kaçacak bir yer yoktu, yaralarımı saracak biri yoktu. Böyle yaşanır mıydı? Sanmıyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ruhların Düğümü
Fiksi RemajaAyağa kalkıp göz yaşlarımı sildim. Gözlerim son kez baktı ardından. Son kez seslendim adını. Bana öyle bir yara bırakmıştı ki, asla affetmeyecektim onu. Asla. O benim için ölmüştü. Bende onu gömdüm. Ruhumu tamamladı sanıyordum. Meğer o kendine orada...