15 -

4.2K 348 48
                                    

Olan bitenden habersiz Agit ise hastaneye getirilen Afşin ablasına Devran'ın nerde olduğunu, konakta ne olup bittiğini sorup duruyordu ama Afşin sürekli "Devran Ağa yakında gelir, konakta bir şey olduğu yok güzel oğlan" deyip onu oyalıyordu.

Agit ise en sonunda pes edip yaslandığı yastıkta kucağındaki eliyle oynarak başını salladı.

"Bilirsin de demezsin. Zehir varmış şerbette, duydum ben hemşire ablalardan."

Afşin üzgün yüzüyle oğlanın saçlarını okşayarak "Devran Ağa içer sanmışlar Agit'im, ne bilsinler sen içersin hepsini" deyince Agit hızla başını salladı telaşla.

"İçmedim hepsini, bir yudum aldım. Sonra midem yandı" derken karnını tuttu. "Sonra boğazım acıdı, gözlerim kapandı. Birden oldu."

Afşin gülümseyerek saçlarını sevdiği oğlanın buğulu gözlerine baktı. "Çok şükür içmemişsin kuzum benim, hemencecik iyileştin."

Agit dudaklarını büzüp omuz silkti. "Cahit abim koşup getirmiş hastaneye, doktor dedi yoksa çoktan.." derken Afşin onu "Allah korusun güzel oğlan, deme onu. Canın kıymetli hepimiz için" diye susturdu.

Alt dudağını kemiren oğlan çekinerek sordu. "Annem babam duydu mu beni, geldiler mi?"

Afşin gözleri dolunca başını iki yana sallayarak başka yöne baktı. Agit "Anladım, bilseler gelirlerdi" diye mırıldandı.

Gelirler miydi o da bilmiyordu ama yine de bir umut beklemişti. Çoktan onlar için unutulduğunu kabullenip acıyı yuttu.

Ertesi günü artık hastaneden çıkarılıp konağa dönerken gözü hâlâ Devran'ı arıyordu ama uyandığında sadece bir kere gördüğü adamı bir daha görmemişti. İçine bir sızı düşmüştü ve onun bir hafta boyunca başında beklediğinden habersiz onu umursamadığını düşünüyordu.

Oysa bilseydi eli kana bulanan Devran'ın, yıllar süren intikamını alıp kendi amcasının mezarını kazdırdığını, hâlâ sever miydi o kanlı elleri?

Devran ise artık eski haline dönen kanlı ellerine bakarak dokunmaya bile gücünün yetmediği oğlanın onu yine de seveceğini bilmiyordu.

Agit, Devran'ın odasına çıkarılıp onun yatağına yatırıldı ve dinlenmesi için tüm konak sessizliğe gömüldü. Hatta o kadar sessizdi ki artık herkes konağın içinde gezinen ölüm kokusunu alabiliyorlardı ve bu konak artık nice ölümlere tanık olacaktı.

Agit gece yarısı uyandığında yanında yatan adamı gördüğünde sevinçle yatakta doğrulup kollarını Devran'a sararak başını göğsüne yasladı.

"Geldin sonunda, neredeydin? Çok bekledim ben ama uykum geldi."

Devran yine onun neşeli sesini dinleyerek kıvrılan dudaklarıyla kolunu omzuna sarıp biraz daha kendine çekti. Agit başında hissettiği öpücükle şokla gözlerini açıp doğrulmaya çalıştı ama Devran'ın sıkıca tutup "Şşş" demesiyle durup tekrar başını göğsüne koydu.

Agit artık her gün Devran'ın yatağında uyuduğunun farkında bile değildi. Tabi kendi odasına da gidiyordu ama Devran uyku saatleri geldiğinde odaya çağırıyordu.

Gittikçe daha da iyileşen oğlan sürekli onu dışarı çıkaran adamın neler yaptığını da anlamıyordu ama Devran'ın biraz değiştiğini düşünüyordu. Çünkü her yalnız kaldıklarında adam onu kucağına oturtuyor, sonra da kucağındaki oğlanla çalışıyordu.

Şimdi de kendi kucağındaki tabaktan üzüm yiyen oğlan koparttığı üzüm tanelerini Devran'a uzatıyordu.

"Çok tatlı bir tane yesene."

Kal Benimle (Bxİ) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin