Sabah alamadığı uykusuyla uyanan Agit yatakta yalnız olduğunu fark edince korkarak yataktan fırladı.
Yatak odasından çıkıp "Devran Ağa, Devran nerdesin?"diyerek çalışma odasına doğru küçük adımlar koştu ve masada oturan adamı görünce elini göğsüne götürüp derin bir nefes verdi "Korkma güzel oğlanım, burdayım" diye kollarını açan adamın yanına gidip sıkıca sarıldı. Kalçasından tutup yukarı kaldırıp kucağına alan adamla başını omzuna yasladı.
"Gittin sandım."
Devran onun endişeli ve kırgın sesiyle saçlarını okşayarak öptü. "Senden gidemem bir adım öteye."
Agit sevgi dolu sesiyle duyduğu cümleye gülümseyerek başını kaldırıp Devran'ın durgun yeşillerine baktı. Gözlerinin altı biraz çökmüş ve göz bebekleri kanlanmıştı.
"Hiç uyumadın mı sen?"
Devran başını iki yana sallayarak oğlanın alnını öptü. "Gece geldim buraya ama yattım biraz yanında, uyuyordun."
Dudak büzen oğlan "Çok mu uyudum? İlaçtan mı öyle oldu, sürekli uykum geldi. Afşin ablayla konuştuk, sürekli iyi misin diye kontrol etti" kıkırdayarak elini ağzına götürdü. "Bebem hep senin gibi uykucu olacak dedi" sonrasını düşünür gibi kaşlarını çattı. "Afşin ablanın dizindeydim en son, uyumuşum."
Devran oğlanın çenesini hafifçe sıkarak "Sonra kocan seni yatağına götürdü, çünkü yine kendi odana kaçmışsın. Koynumda uyuttum, sürekli mırıl mırıl bir şeyler söylüyordun, kedi gibi bana sürtündün" diye devam edince Agit bu defa eliyle onun ağzını kapattı.
"Tamam tamam anladım ki, devam etme."
Ağzına örtülen elin avucunu öperek utangaç bir gülüşle kucağında kıpırdanan oğlana baktı. "Bak yine kıpır kıpırsın, uyuyan aslanı uyandıracaksın."
Agit kalçasının altına bakıp "Hii tamam tamam" diyerek Devran'ın kucağından kalkmaya çalıştı ama beline sarılan kollarla hareketsiz kaldı, alnını oğlanın omzuna yalayan Devran ise yutkunarak "Akşama bir ordunun yanına gitmeyeceğimi bilsem, şu an çoktan yataktaydın güzel oğlan, dua et" deyince Agit merakla belindeki kollara tutundu.
"Nereye gideceksin, ordu kim, niye gidiyorsun, ben gelecek miyim?"
Devran soru yağmuruna tutan oğlanın yanaklarını elleri arasına alıp dudaklarını sertçe öptü. "Bıcır bıcır sesin daha kötü ediyor, bak yapma."
Agit işaret parmağını kaldırıp "Tamam bir bir sorucam. Nereye gideceksin?" diye sorunca Devran gülerek oğlanın burnunun ucunu öptü.
"Güzel oğlanım ben hepsine tek cevap vereyim. Akşama iki aşiret toplanacak, hani daha önce bizde toplanmıştı ya, öyle bir şey olacak. Berçem'in ailesi ile babaannemin konuşması gereken şeyler var" deyince Agit cidileşerek kaşlarını çattı. "O kadınla ne ilgisi var bunun?"
Devran derin bir soluk verip "Yıllar önceki meseleyi kapatacağım" dedi.
Agit endişeyle "Bi şey olacak demi, gideceksin bi şey yapacaksın" diyerek Devran'ın boynuna sarıldı. "Ben de gelicem, sana bir şey olmayacak. Onlar yaptı sen yapmadın ki bi şey."
Devran saçlarından öptüğü oğlanın kokusunu içine çekerek yorgun bir nefes verdi. "Ben yapmamışım ama babam zamanında yapmış." Agit omuz silkerek "Ama sen baban değilsin ki, benim babam da yapıyor bir şey ama benimle ne ilgisi var."
Agit durumu az çok kavramıştı ama kabullenmek istemiyordu. Ucu Devran'a dokunan bir şey olmuştu mutlaka ve Devran bu yüzden gidecekti.
Gözleri dolu dolu geriye çekilip adamın yorgun yeşillerine baktı. "Berçem sana zarar verdi, istemediğin bi şey yaptı, o zaman sen de onu söyle hanımağama."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kal Benimle (Bxİ)
General FictionTAMAMLANDI Eşcinsel kurgu... İnterseksüel birey içerir!!!