Karaltıya iyice baktım. Arkası dönüktü ve ben cidden fazlasıyla korkuyordum. Yavaş yavaş bana doğru döndüğünü hissedebiliyordum elimdeki vazoyu kafası olarak düşündüğüm yere nişanladım. Tam fırlatıyordum ki bana seslendi " Elisa " bu ses. Yoksa. Abii diye bağırdım. Abim önce ışığı açtı sonra yanıma doğru geldi. Ben ise merdivenlerden kucağına doğru atladım. Beni kucakladı etrafında bi kaç tur çevirdi. Ben ise ona sımsıkı sarılmakla meşguldüm. Onu o kadar çok özlemiştim ki. Koltuklara kadar beni kucağında götürdü. Sonra yan yana oturduk. " Abi neden normal insanlar gibi değil de hırsız gibi geliyorsun? Elimdeki vazoyu kafana yiyecektin az kalsın " " Hahahahah Arabanı kapıda göremedim. O yüzden evde olmadığını sandim. Yavaşça girip sana süpriz yapacaktım eve geldiğinde mutlu olacaktın ama dediğine göre ucuz kurtulmusum" abimle gece sabaha kadar sohbet ettik. Daha doğrusu sabaha kadar hasret giderdik. Abimin göğsünde uyuyakaldığımı hatırlıyorum en son. Uyandığımda saat öğleni geçiyordu ve yatağımdaydım abim getirmiş olmalıydı. Yüzümü yıkayıp aşağı indim. Abim hummalı bir kahvaltı çalışmasındaydı. Tıpkı eski günlerde ki gibi... abim beni fark ettiğinde seslendi " masaya oturmak için davet mi bekliyosun ufaklık? " ufaklık abimin bana yıllardır kullandığı, ne kadar bozuluyo izlenimi vermeye çalışsamda aslında hoşuma giden bi kelime.. " Yoo sadece seni izliyordum. Eski günleri hatırladım birden.. Tamam bak oturdum işte. " masaya oturdum abimde saçlarımdan öpüp oda karşıma geçti. " Ha sahi dün gece sormayı unuttum; bu süpriz ziyaretini neye borçluyuz? Ve birde kac gün burdasin hemde sevgili eşin Avery nerde" bunlarin hepsini bi anda sorunca abim hangisine cevap vereceğini şaşırdı sonra tek tek sıraladı "1.si işler vardı aslında ordanda halledebilirdim ama seni görmek istedim aklım hep sende. 2.si bugün ve yarın burdayım saat 04.00 de uçağım var. 3.sü ise aslında en büyük gelme nedenlerimden biri de bu telefon da ya da bilgisayar da söylemek istemedim duyduğunda yüzünü görmek istedim. Avery gelemedi doktoru izin vermedi. Çünkü hamile yani sen hala oluyorsun ufaklık " önce bir durakladim ne dediğini tekrarladım kafamda. Sonra ufak çaplı bir sevinç çığlığı attım. Hala oluyordum hala! Ve benim biricik abimde baba. Hemen abimin boynuna atladım onu tebrik ettim. Avery'i kahvaltıdan sonra arardım.. Abimle güzel bir kahvaltı ettik. Daha sonra abim sirkete uğramak için çıktı. Bende sofrayı topladım ardından güzel bir duş aldım. Iki gundur okulu asıyordum ama ilk haftalar olduğu için pek önemsemedim. Avery'i aramak için telefonu aldım ufak bir telefon görüşmesinden sonra kapattık. Bildirimlerime baktığım da 4 mesaj olduğunu gördüm 3 ü Emily'dendi. Dünden beri nerede olduğumu soruyordu. Digeri ise aman Tanrım Bella'dandı! Okula neden gelmediğimi soruyordu. Abimin geldiğini ve uyuyakaldığımı yazdım. Cevap anında gelmişti. " - peki seni kaç gün göremiycem? Yani şey ilk gün verdiğin kalemin bende kalmış onu vermek için soruyorum " az önce Bella benim ona ilk gün bahane etmeye çalışıp beceremediğim şeyi bana kullanıp beni görmek istediğini mi ima etti yoksa bana mi öyle geldi? " abim cumartesi sabaha karşı dönecek. Yani sanırım pazar sabahına kadar doluyum. En iyisi kalemim pazartesiye kadar sende kalsın :) "
Tekrar cevap anında gelmişti " peki pazar akşamı birliktebir şeyler yapsak?" Bu mesajı okuduktan sonra kalbimin atışını vücudumun her köşesinde hissettim. Ben onunla görüşmek için can atarken o bana buluşma teklif etmişti. Bu da beni daha da mutlu ediyordu " Neden olmasın ki pazar günü haberlesiriz o zaman? :) ", " Tamam haberlesiriz görüşürüz :) " , " görüşürüz :)" mesajlaşmamız bittikten sonra uzunca bir süre sırıttım. Yardımcılarımızdan birini okuldaki arabamı almak için yolladım. Bi kaç saat sonra abim geldi. Akşam yemeğine amcamlara gittik. Tabiki yemekten sonra Emily beni sorguya çekti. Dün olan her şeyi anlattım yani Bella'nın beni kurtarisini sonra da derse girecek havamız olmadığı için biraz takıldığımızı falan.. Henüz kendim bile içimdeki hislerin adını tam anlamıyla koyamazken baskasina anlatamazdım zaten... O gece orada kaldık çünkü abimle amcamın iş konuşmaları bitmek bilmedi.. Sabah kalktık ailecek kahvaltı ettik. Kahvaltıdan sonra abim ben ve Emily'e bugün planımız olup olmadığını sordu ikimiz aynı anda " Hayır yok " cevabını verdigimiz de birbirimize bakıp güldük. " Peki o zaman hanımlar bugün benimlesiniz " Emily benden önce atıldı " Nerey gidicez ki? " , " Bilmem nereyi isterseniz " abim sabah gidecekti ve bizimle vakit geçirmek istiyordu bende ortaya fikrimi sundum " O zaman bowlinge gidelim mi? " ikisininde suratı düşünceli bil hâl aldı Emily " Bana uyar " Dedikten sonra abim omuz silkip " siz ne isterseniz ama 3 kişiyiz zevkli olacak mı? " diye sorduğunda başka arkadaşlarıda çağırmak geldi aklıma, benden önce Emily davrandı " O zaman en Sophia'yı ve George'yı çağırayım. Sophia'da Leo'suz gelmez biliyosunuz. Yabi size uyarsa çağırıcam? " ikimizde uyar dedikten sonra abimde çocukluk arkadaşını çağırmak istedi. Abimin arkadaşıyla birlikte 7 kişi olduk. Benimde aklıma hemen Bella geldi. " o zaman bende bir arkadaşımı çağırıyorum ve 8 kişi takılıyoruz. Olur mu?" Dedigimde ikiside tabiki dedi. Hemen Bella'ya mesaj attım " Bella abim ve arkadaşlarla bowlinge gidicez gelmek ister misin ? " cevap bi 5 dakika sonra geldi " Nerde buluşuyoruz? " vay be bu kadar çabuk kabul edeceğini düşünmemiştim. " Evinin konumunu atarsan seni almaya gelebilirim ? " hiç bir şey yazmadan konum atmıştı. Tuhaf.. " tamam yarim saate kapidayim " yazdiktan sonra cevap gelmedi. Hazırlanmak için Emily'nin odasına çıktık. Bella'da geleceği için kendime özen göstermek istedim.. Emily'nin en sevdiğim kıyafetlerini üstüme geçirdim. İste kuzeninle aynı bedende olmanın avantajı. . Güzel bir makyaj yaptım abime ve Emily'e orda görüşeceğimizi söyleyip Bella'yıalmaya gittim. Evi bizim evimize uzak olsa da buraya yakındı cok geçmeden kapıdaydım. Iki dakika sonra kapıda Bella belirdi arabaya yöneldi ve bindi. Selamlaştıktan sonra ikimizde sustuk. Yüzü huzursuz gibiydi ve ben sormakla sormamak arasında kaldım merakıma yenik düştüğümde " Bella bir sorun mu var? " , " Hayır sadece bizimkilerle biraz atıştık. Çağırman iyi oldu kafamı dağıtırım hem" , " Neden tartıştınız ? Şey yani özel değilse? " , " Özel değil yani biliyorsun ben lezbiyenim ve ailem bunu bir türlü kabul edemediler. Hâlâ üzerimde baskı kuruyorlar.. Elisa bak öyle olmam senin için de sorunsa görüşmeyebiliriz" bu dediğinin üstüne arabanın kontrolünü kaybedip ani bi fren yaptım. Sonra hemen toparlanıp yola devam ettim Bella bana korkmuş bir şekilde bakıyordu. " saçmalama Bella benim için sorun değil sorun olsaydı söylerdim zaten açık sözlüyümdür" , " Tamam sevindim o zaman senin gibi iyi bir arkadaşı kaybetmek istemem" arkadaş mı? Bu dediğine istemsizce yüzüm asıldı ama belli etmemek için elimden geleni yaptım. Bu sırada buluşma yerimize gelmiştik. Herkes toplanmış kapıda bizi bekliyordu. Kapıya vardığımızda Bella'yı herkesle tanıştırdım. İçeri girdiğimiz de eşleşmeye başladık. George ile Emily, Leo ile Sophia çoktan eşleşmişti. Abim çocukluk arkadaşı Jack'i çağırmıştı ve o geldiğimizden beri gözünü Bella'dan ayırmamıştı. Bella'yı bilmem ama ben bu durumdan fazlasıyla rahatsızdım hoş bana ne oluyorsa? Abim hepimize kim kiminle eşleşmek ister diye sordu, Jack tam ağzını açacaktı ki bir deli cesareti geldi ondan önce ben atladım " Bella benimle takım arkadaşı olmak ister misin ?" " olur tabiki" gülümsedi. Beni o gamzeye gömün !.. Jack'e baktığım da bozulmuş gözüküyordu benim ise yüzümde zafer edasında gülümsüyordum. Oyun başladığında herkes ilk atışlarda kötüydü ben hariç. Her zaman bowlingi iyi oynamışımdır. Bella için aynı şeyi söylemeyeceğim ama olsun onunla kaybetmekte güzel olur.. oyun biraz daha hararetlendiğinde Sophia ve Bella hariç herkes iyi oynuyordu. Tabi en iyileri ben. Bella atışları kötü oldukça gerilmeye başlıyordu ve bu beni geriyordu alt tarafı bir oyundu çünkü Bella'dan değerli değil. Aslında tanıştığımız günden beri Bella'dan değerli hiç bir şey yok... sıra Bella'ya geldiğinde ona döndüm " Gerilmene gerek yok alt tarafı bir oyun. Ama istersen nasıl yapman gerektiğini gösterebilirim ? " , " Gerçekten iyi olur " dediğinde parmaklarını geçirdi ve topu aldı. Çizgiye geldiğimizde parmaklarını geçirdiği elinin üstünden elimi koydum ve biraz aşağı ittirdim. Derin bir nefes alıp elimi beline koyup biraz daha eğilmesini söyledim. Bi kaç sey daha anlattiktan sonra biraz geri çekilip atışını izledim. Tüm lobutları devirdi. Yine çocuklar gibi sevinip boynuma atladı. Buda ilk sarılmamız. Yine o güzel kokusunu içime çektim. Ayrıldığımızda şakasına " Bu kadar güzel atacağını bilseydim daha önce anlatırdım " , " Keşke anlatsaydın diğer atışta da yardımcı olur musun ? " , " Ta-tabi olurum" artık kekelemeye alıştım. . Sıra tekrar Bella'ya geldiğinde yine anlattım bu atışı da çok güzeldi tek bir lobut kalmıştı.. Oyun arasında bi ara Emily'i kimsenin duymamasına özen göstererek Bella'ya David olayından dolayi teşekkür ettiğini duydum. Düşünceli kuzenim benim... Oyun bittiğinde abimle Jack birinci olmuştu. Benim güzel atışlarım ve Bella'nın sonradan açılması sayesinde ikimiz ikinci takım George'la Emily üçüncü Leo ve Sophia da sonunculardı. Anlaşmaya göre sonuncu takım yemeği ısmarlayacaktı. Oyundan sonra yemeğe gittik. Jack hâlâ Bella'ye bakıyordu hatta ara sıra onunla konuşma çabasına giriyordu. Bella da güler yüzle cevap veriyordu. Benim ise sinirlerim bozuluyordu. Bana noluyordu anlamıyorum ki... Gittikçe geriliyordum. Masada herkes muhabbet halindeyken ben sus pus oturuyordum. Arada Bella bana dönüp gülümsüyordu sadece o kadar. . Bu durumun abimin dikkatini çekmiş olacak ki " Noldu sessizsin ufaklık? " diye sordu. Neden bana ufaklık dediğini Bella hariç herkes biliyordu o yüzden Bella " Ufaklık ?" Diye gülümseyerek tekrar etti. Abim açıkladığında hmm iyimiş gibi şeyler söyledi. Abimin açıklamasından sonra Bella bana döndü ve benimle muhabbet etmeye başladı. Jack bir seyler desede kısa kısa cevaplar verdi. Vakit ilerledikçe önce Leo ve Sophia'lar kalktı. George'da Emily'i eve bırakmak için abimden izin alıp kalktılar. Abimin uçağı 04.00 teydi ve saat 22.00 dı. Masada dördümüz vardık. Tuvalete gitmek için kalktığımda Bella'da benimle kalktı. Tuvalette Bella'ya gitmek isteyip istemediğini isterse onu bırakabileceğimi söyledim. Onu bıraktığım da nereye gideceğimi sordu bende eve olduğunu söyledim. Suratı düşünceli bir hâl aldı. Tam ne diyecek diye düşünürken o konuşmaya başladı " Yarın takılmak yerine şimdi takılsak ? Yani eve ne kadar geç gitsem o kadar iyi. Tabi sende istersen? " aslında abimle kalmak isterdim ama bi yanımda Bella'yla vakit geçirmek istiyordu ben bunları düşünürken kurtarıcı mesajım abimden geldi " Ufaklık biliyorum bir kaç saatsonra gidicem benimle olmak istersin bende seninle. Ama Jack'in bazı problemleri var biraz dertleşip beni o yollamak istiyor. Ha tabi sen olmaz dersen tabiki eve gideriz. Masada soramam mesaj atiyim dedim. Ne diyosun? " bu mesajı okuyunca oh çektim. Önce Bella'ya olur dedim. Sonra da abime kabul ettiğimi belirten mesajı attim. Masada biraz daha takıldıktan sonra abimle vedalaştık ve restorandan çıktık. Arabaya bindiğimizde " Nereye gidelim ?" Dedigimde anında "Bara" cevabını verdi. Bende bildiğim en güzel bara doğru sürmeye başladım. Ben arabayı sürerken oda makyajını tazeliyordu. Kime süsleniyo ki? Biraz sonra bara gelmiştik. Yüksek sesli müzik 3 sokak öteden duyuluyordu... Bara girer girmez Bella elimden tutup barmene doğru ilerletti beni. Ne istediğimi sordu. Sen ne alırsan dediğimde ikimize de tekila söyledi. 1 shot 2 shot 3 shot 4 shot 5 shot derken Çakır keyif olmaya başlamıştım bile... biraz sonra masaya geçtik. Yine tekila söyledik. İçki konusunda dayanıklıydım ama Bella'nın hızına yetismek mümkün değildi. Ben 1 tane içene kadar o 3 içiyordu ve hiç bir şey olmuyordu.. bende onun gibi hızlı içmeye çabaladım en son hatırladıklarım Bella'yla dans ettiğim ve arabada olduğumdu. Sabah uyandığımda yatağımdaydım yanımda Bella vardı....Multimedya - Christopher Walker -
Arkadaşlar hikayemi seviyorsanız lütfen vote verir misiniz? Ayrıca olumlu ya da olumsuz yorumlarınızı bekliyorum, hepsi benim için değerli. .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Onunla aşk başka ( girlxgirl )
Подростковая литератураBen - Elisa Walker - ve siz benim Dünyama hoşgeldiniz