Bölüm 19

27.8K 1.4K 116
                                    

Medyada, Teoman yıldızları yakalamak adlı şarkı var arkadaşlar. Dediğim yerde onu açarak okurmanızı tavsiye ve rica ediyorum :)
----
"Sinan?"

Kelime dilimden dökülürken bile şaşkınlık içindeydim. Sinan? Hani şu iş arkadaşım olan? Doğru mu anlamışım?

"Evet, Sinan" dedi ellerini dizlerinin üzerine koyarken. "Eğer sen Asena olan ilişkime karışıyorsun ben de senin Sinan'la olan ilişkine karışırım"

Karış tatlım da aramızda bir ilişki yok ki!

Kahkaha atmaya başladığımda Çınar Tekin bana şaşkın bakmaya başladı. Anladığım kadarıyla delirdiğim düşünmeye başlamıştı.

"Tabi" dedim nefes nefese sakinleşmeye çalışırken. "Karşın da, bizim Sinan'la aramızda bir ilişki yok ki. Sadece iş arkadaşım o"

Bana umursamaz bir omuz silmeden ve göz devirmeyle cevap verdi. Yine de anlamadığımı düşünmüş olmalı ki konuşmaya başladı.

"Umrumda değil, Güneş. O çocuğu etrafında görmek istemiyorum"

"Neden?"

Bu beklemediğim sözcük dudaklarımda dökülürken hala düşündüğümü sanıyordum.

"Çünkü, onun sana karşı o kadar da basit düşündüğünden emin değilim" dedi gözlerini gözlerime dikmiş bir halde.

Ona inanamaz bir şekilde bakarken konuşmaya başladım.

"Sinan bu. Göğsü olan her canlıya aynı şekilde bakar! Ben yine şanslıyım. Sen bir de tanıdık olmayanlara karşı tavrını gör"

"Küçük amele!" diye tısladı sinirli bir şekilde. Sinan etrafımızda olsa bakışıyla sakat kalabilirdi muhtemelen. Bir an etraftaki her şeyi yakacağını düşündüm. Yine de Sinan'ın amele olduğu, yani inşaat mühendisi olduğu, gerçeğini değiştirmiyordu bu durum.

"Çocuğum işiyle dalga geçme" dedim çenemi elime dayayıp, dirseğimi dizime dayarken. Kafam karmakarışık olmuştu iki dakikada.

O omuz silkerken ben de düşünmeye başladım.

Asena'ya karşılık, binlerce kez öne sürdüğü Gece'yi koşul göstermesini beklerken, Sinan sunulmuştu. Üstelik, Sinan herhangi bir arkadaşımdı. Gece bile daha çok ilgimi çekiyordu. Bu da yetmiyormuş gibi, Gece'yi ve ünlü şöhretini benden iyi biliyordu ama Sinan önüne gelene yazsa bile bir Gece değildi. Şimdi durup dururken geceyi değil de Sinan'ı öne sürdüğünü göre Gece ile aramda bir şey olmayacağına inanmış olmalıydı. Belli ki, Gece'yi seçmeyeceğimden fazlasıyla emindi.

"Neden Sinan?" dedim birden yerimde dikleşip sırtımı koltuğa dayarken.

"Bunu sormuştun" dedi o da benim gibi sırtını koltuğa dayarken. Kafamla onu onayladıktan sonra ona göz devirdim.

"Demek istediğim, ben Gece'yi koşul olarak sunmanı beklerdim" dedim kollarımı bağlarken. O bu Dediğimle beraber kafasını tavana baktı.

"Gece'yle aranda bir şey olup olmadığını sordum. Yok dedin" dedi.

"Sinan'la da aramda bir şey olmadığını söylüyorum!" dedim tıslayarak. Sonra da asıl merakımı sordum. "Gece'nin beni istemeyeceğinden eminsin değil mi? Ben gitsem bile istemez, çünkü ben çirkinim"

"Yuh!" dedi ani bir refleksle kafasını koltuktan kaldırırken. "Bunu da nerenden çıkardın? Özel gününde falan mısın?"

Ona omuz silktim. "Söyleyebilirsin, Çınar. Gece zaten seni istemeyeceği için koşul olarak onu söylemedim diyebilirsin" dedim.

Anlaştık mı? -Night Serisi 1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin