Gözlerimi yavaşça araladım. Liam elimi daha sıkı tuttu.
"Sevgilim, iyi misin?" Diyen Liam'a bakıp gülümsedim.
"İyiyim sevgilim." Diye mırıldandım ve yatakta oturur pozisyona geldim. Birden içeriye çocuklar doluştu. Scott ve Lydia koşarak yanıma geldiler.
"Iyi misin Lottie?" Dediklerinde başımla onayladım ve gülümsedim. Malum. Kurt kadın olduğum için çabuk toparlanıyorum.
"Neden bayıldım?"
"Aslında biz de sana bunu sormak istiyoruz." Dedi Stiles.
"Ne gördün?" Dedi Allison.
"Marie. Biriyle konuşuyordu. Daha doğrusu bir çok kişiyle. Farklı farklı konuşmaları vardı Marie'nin. En sonunda da bir şey Marie'yi öldürüyordu." Dedim.
"Pekii, bunu bize biraz daha açabilir misin?"
"Dediğimde gibi. Sadece Marie'nin konuşmalarını duydum. 'Artık sizin yanınızda olmak istemiyorum', 'Sen kötüsün' 'Onların yanında olmak istiyorum' gibi şeyler söylemişti. 'Sen bana muhtaçsın, beni olduremezsin.' Demişti ölmeden önce."
"Ama ilk sözleri daha değişikti." Diye ekledim.
"Onları da hatırlıyorsan."
"Hatırlıyorum. 'Sen ben olmazsam bir hiçsin.' ,'Bunu sana söylersem, benim çıkarım ne olacak?' Gibi şeylerdi."
"Pekii, ona dokununca mı oldu?"
"Evet Scott."
"Bu nasıl olur?" Diyip tirnagini yemeye başladı Lydia.
"Çünkü o bir Vizyoncu Alfa."
Çılgınlar gibi Yb atan yazar :/
