"Marie'nin bahsettiği suruyu bulmaliyiz." Dedi ve elini masaya vurdu Scott.
"Bence de." Dedim.
"Bence Marie'nin bahsettiği suruyu yakından tanıyoruz." Dedi Deaton.
"Ben de senle aynı fikirdeyim Deaton." Diye seslenen sese döndüm ve kukredim.
"Lan, sen Avcı değil misin?!" Diye bağırdım. Tam üstüne gidiyordum ki Scott beni havaya kaldırıp durdurdu.
"Derek ten öğrendin di mi ağzına sıçıyım." Diye fısıldayıp Scott'tan kurtulmaya çalıştım ama yok. İşe yaramıyor.
Ayaklarımı daha sert carparken Stiles konuya açıklık getirdi.
"O Avcı da bizim tarafımızdan." Dediğinde Scott beni yere indirdi.
"Uhm. Pekala. Özür dilerim."
"Her neyse. Konumuza dönelim." Dedi Scott.
"Bir saniye, Allison ve Lydia Nerede?"diye sordum.
"Bilmiyoruz." Dedi İsaac.
"Devam edebiliriz. Kim bu sürü?"
"Siz, çocuklar. Siz."
"Nasıl?" Diye sordum.
"Hatırlıyor musun? Marie son konuşmasında bir kızdan bahsetmiş. Alfa bir kız."
"Ki bu kız sen oluyorsun." Diyen sese döndüm.
"Lan, senin ne işin var burada?!" Diye bağırdım ve kukredim. Tam yanına gidecekken Scott beni yine havalandırdı.
"Derek, ne istiyorsun? Ağzına sıçıyım senin de Scott." Diyip debelenmeye devam ettim.
"Ben de sizin yanınızdayım. Kızım."
"Ben. Senin. Kızın. Falan. Değilim." Diye bağırdım ve Derek'e tepik atmaya çalıştım.
"Artık işimize dönsek." Dedi Deaton.
"İndir beni Scott. İşimize döneceğiz bak emir büyük yerden."
***
"Yani Marie'nin bahsettiği o çok güçlü Alfa benim, öyle mi?" Diye sordum halen Scott'ın kucağındayken.
"Aynen öyle."
"Ve bizim sürümüzü alt etmek isteyen biri var, öyle mi?"
"Aynen öyle."
"Ve ben o her neyse onu tek bir seferde yenebilirmisim, öyle mi?"
"Aynen öyle."
"Ve benim soğuk bir görüntüm varmış, öyle mi?"
"Sikiyim Lottie, evet." Dedi İsaac. Liam İsaac'in suratına yumruğu geçirdi. Derek de soldan bir yumruk attı.
"Kızım biri baban biri sevgilin."
"O benim babam değil. Sikiyim." Dedim ve sinirle Scott'ın gömleğini yollayabilir devam ettim.
"Merhaba." Diyerek içeri girdi Allison ve Lydia.
Bir tarafıma Allison, diğer yanıma Lydia geçti ve beni Scott'ın kucağından kurtardilar. İkisi de kollarıma girdi.
"Heey. Neler oluyor?" Diye sordum.
"Bugün sana bir kız olduğunu hatirlatacagiz." Diyen Allison'a açıkçası biraz kırılmıştım ama belli etmemeye çalıştım.
"Kızımı nereye götürüyorsunuz?"
"Sevgilimi nereye götürüyorsunuz?" Aynı anda seslenen Derek ve Liam ikilisinin bakıp sessizce kıkırdadım. Derek kafasını Liam'a çevirdi ve kinli kinli bakmaya başladı.
"Biz Lydia'lara gidiyoruz. Aa. Saat 18:00 olmuş. Geç bile kaldık. Biz gidiyoruz." Diyip beni disari cekiştirmeye başladılar.
