5

18.3K 1.3K 846
                                    

yazanokuyann
Eğimli yerde bıraktığım çantamı elime aldım ve omzuma atarak yürümeye başladım. İleride kayaların en düzgün şekilde durdukları yere tırmandım ve çantamı oraya bırakıp oturdum. Near kanatlarını açarak havalandı ve yere konup insan oldu. O da karşıma oturup bana döndüğünde ona baktım. Yüzünde birkaç çizik olmasına rağmen gayet iyiydi. Ona bakarak "Neredeydin sen? Seni aradım ama bulamadım." dediğimde "Uyandığımda bir su birikintisinin içindeydim ama sen yoktun. Bende seni bulmak için dolaşırken seni bir çocukla dövüşürken gördüm ve hemen yanına koştum zaten. Sen iyi misin?" diyerek bana yaklaştığında gülümseyip "Evet. İyiyim ya sen iyi misin?" dedim. Sırıttı ve "Evet çok iyiyim." diyerek saçını geriye atıp anlını kaşıdı. Kayanın üstüne uzandığımda bacaklarını bağdaş yaparak "Neden onlarla anlaşma yaptın?" diye sordu. Gözümü tepede parıldayan dev aya kilitledim ve yıldızları incelerken "Askerlerden intikam alacağım. Onlar beni ailemden kopardılar ve bunu onların yanına bırakmayacağım. Bu intikamı da tek başıma yapamam. Benim gibilere ihtiyacım var." dedim soğuk bir ses tonuyla. Kaşlarını çatarak "Ama... Ama oradakilere acı yaşatacağız." dediğinde "Bu umurumda bile değil." dedim kesin bir sesle. Bu dediğimle beraber bir sessizlik oluşmuştu.

Ellerimi karnıma koyduğumda "Ailene ne oldu?" diye sordu. Bakışlarımı aydan çevirip ona döndüm ve onun gözlerinin içine bakarak "Annem ve babam K.A.O.S. projesinin içindeydi. Bir gece askerler gelip onları kelepçeleyerek götürdüler. Ertesi gün ise duyuru meydanında onları asarak idam ettiler." dedim. Bu dediğimle donmuştu. Üzgün bir ses tonuyla "Hatırlattıysam eğer ben... Üzgünüm." dediğinde ona döndüm ve "Senin ailene ne oldu?" diye sordum.

Yanıma yattı ve bana dönüp "Annem beni doğururken ölmüş. Ağabeyim, ben ve babam bir şekilde yaşarken bu projeyi devreye soktular. Ağayebeyim on dokuz olduğu için onu projeye katmamışlardı. Beni işaretlediler ve iğneyi bana vurdular. Çocukların hepsi ölmeye başlayınca ağabeyim benimde virüsü kapmış olmamdan korktu. Ama çocukların bütün çoğunluğu ölmüştü ben hâlâ hayatta kalınca sevindiler ama birden evlere girip arama başladı ve beni saklamaya karar verdiler. Askerler beni sakladıklarını öğrenince evimizi bastılar. Babam askerlerin geldiğini görünce beni tezgahın altına soktu ve perdelerini çekti. Askerleri perdenin arkasından izliyordum."

Bir anda öylece donup kalmıştı. Sanki o an gözlerinin önünde tekrardan yaşanıyordu.

"Babamı mutfağa kadar zorla sürüklediler. Babam onlara benim evden kaçtığımı söyledi ve askerlere kendisini bırakmaları gerektiğini söyledi." bunu dedikten sonra acılı bir gülüşün ardından "Babam çok gururlu bir insandı. Asla kimseye yalvarmazdı. Tıpkı burada da yalvarmadığı gibi. Belki onlara yalvarsaydı hayatta kalabilirdi. Ama o askerlere kafa tutunca askerlerde beni sakladığı gerekçesiyle gözümün önünde vurdular. Perde aralığından hepsini izliyordum. Babamı tam kalbinden vurmuşlardı. Tam önüme düştüğünde kocaman açtığı gözleriyle bana bakıyordu. Ağzından kan süzülmeye başladığında korkuyla geri gittim ama tencerelere çarpıştım. Askerlerden birisi bana yaklaşınca korkudan ne yapacağımı bilemedim. Öylece bekliyordum. Beni de vuracaklardı. Ama asker perdeyi açınca bekledi ve sinirli halinden eser kalmayacak şekilde bana "hadi gel ufaklık" diye seslendi. Ona yaklaştım ve tezgahın altından çıktım. Asker beni kucağına kaldırdı ve tek koluna yatırıp kulağımın arkasını kaşıdı. İşte o zaman fark etmiştim. Yeteneğimi istemeden kullanmış ve bir kedi olmuştum."

Derin bir nefes alıp bekledi. Hafif bir titremeyle bana döndü ve gülümseyerek "Ağabeyim ise askerlerin tarafına geçti. Ben de kaçtım. Şu an ağabeyime ne oldu bilmiyorum. Ama onu çok özledim. Adı Mario." dedi ve derin bir iç çekti. Babasını özlediğini görebiliyordum. Elimi ona uzattım ve "Üzülme. Bende onları özlüyorum. Ama onlar hep buradalar." diyerek elimi onun tam kalbinin üstüne koydum.

K.A.O.S ProjesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin