Jeremy:
-Neden sevenlerin arasına giriyorsun?
+Sevenler derken umarım Riley ve şu parktaki çocuktan bahsetmiyorsundur. Aralarında bir şeyler olduğunu biliyorum ama, bunun aşk olmamasını diliyorum. Kimsenin arasına girdiğim yok. Eğer aralarında bir şeyler olsaydı, Riley bunu bana söylerdi.
-Neden kızı rahat bırakmıyorsun?
+Hiç aşık oldun mu? Ona iki yıldır aşığım. Bu duygu bazen insanın gözlerini kapatıyor.
-Riley'i madem bu kadar çok seviyorsun, peki neden onun mutlu olmasına izin vermiyorsun?
+Beni sevmesini diliyorum tamam mı? Bunun hayaliyle yaşıyorum. Eğer beni tanır ve severse mutlu olacağını umuyorum. Ona elimdeki her şeyi verebilirim.
-Onu sevdiğinin farkındayım. Seni seviyorum fakat neden onu babasıyla tehdit ediyorsun? İnsan sevdiği birini tehdit ederek mi yanında tutar?
+Haklısınız. Onu babasıyla tehdit etmem yanlış fakat elinde değerli başka hiçbir şeyi yok. Babasını çok seviyor. Onu yanımda kalmasına ikna etmek için başka çarem yoktu. Benimle kendi isteğiyle kalmayacağını biliyordum. Ve ben de seni seviyorum.
-Neden Riley'nin seni sevmediğini bildiğin halde onunla birlikte oluyorsun? Onun mutluluğunun senin için bir önemi yok mu? Seni sevmeyen bir insanla nasıl mutlu olmayı düşünüyorsun?
+Beni sevmesini umuyorum. Belki yanımda kalması için onu zorlarsam bana alışır diyorum. Onun mutluluğu tabiki benim için çok önemli, onu seviyorum ve mutlu olması için her şeyi yapardım. Beni sevmeyen bir insanla mutlu olmaya çalışmak çok zor, seni rahatlatan tek şey yanında bir bedeninin olması. Ama bir şeyi unutmayacağım, onun kalbi bende olmayacak.
Justin:
-Abin ile aran pek iyi değil sanırım, sana sevdiği kızı neden anlatmıyor?
+Aslında bir kaç şey işittim. Yakında evleneceği gibi. Bunu tuhaf karşıladım. Bu kız aniden ortaya çıkmış olmalı. Ama abim kıskanç herifin teki, bana sevdiği kız hakkında hiçbir şey anlatmıyor. Annem ile konuşurken duydum, yakında onunla birlikte bir yemeğe çıkacağımız hakkında bir şeyler söylüyorlardı. Onunla tanışmak için heyecanlıyım.
-Eğer Riley senden vazgeçerse tepkin ne olur?
+Böyle bir ihtimali düşünmek bile istemiyorum. Riley'i bırakamam. Beni bırakması için artık hiçbir sebebi yok. Onu üzmeyeceğim.
-Riley'i ne zamandır seviyorsun ve daha önceden de seviyorsan neden birden sevgini göstermeye başladın? Ayrıca Riley'nin, en başından seni sevdiğini ve yaptığı onca şeyi nereden biliyorsun?
+Riley'i en başından beri takip ediyordum. Yani bilirsiniz, sizi seven birine merak duyarsınız. Bana bıraktığı hediyeyi yere atmadan önce tam bir pislik gibi davrandığımı bilmiyordum. Ama bazı şeylerin farkına daha sonra vardım. Mesela bunu neden yaptığımı sorguladım, bana böylesine merak duyan kişiyi aradım ve buldum. Onu, ilk başta beni sevdiğini bildiğimden umursamamazlıktan geldim. Ama sonraları, bana olan ilgisini kaybettiğini anlamaya başladım. Kalbime bir şeyler oluyordu. Kendi kendime sıradan bir kızın ilgisini umursamamam gerektiğini söyledim. Ama bir süre sonra bu acıtmaya başladı. Artık bana olan kaçamak bakışlarını bile özlemiştim. Onu çevreden araştırarak daha çok tanıdım ve kendime sordum. "Böyle bir kızı neden kaçırayım?"
-Ağabeyinin bir orospu çocuğu olduğunu biliyor muydun?
+Hayır, o iyi birisi. Onunla ne alıp veremediğiniz var?
Riley:
-İki erkeğin peşinden koşması nasıl bir duygu?
+ İnanın bana bu beni tatmin etmiyor. Birini hiç tanımıyorum, diğeri ise vazgeçmeye çalıştığım ilk aşkım. Arada kalmışlığım da yok. Kalbim Justin'i istiyor. Bana yaptığı şeyleri çoktan bir kenara attım bile. Ama babam, benim için her şeyden daha önemli. Onu kaybetmektense, sevmediğim bir adamla bir ömür geçirmeyi isterdim.
-Justin'i sevdiğini Jeremy'e söylemeyi düşünüyor musun?
+Onların kardeş olduklarını yeni öğreniyorum, böyle bir durumda bu konuyu bile açacak cesaretimin olduğunu sanmıyorum. Justin'in öğrendiğinde nasıl bir tepki vereceğini düşünmektense, kaçıp gitmek cazip geliyor. Ne yapacağımı bilmiyorum.
