"Saçmalıyorsun," Dedim. Kolundan tutarak dışarı çıkarmaya çalıştım fakat direnmekte kararlıydı.
"Seni almadan gitmiyorum." Derin bir iç çektim. Sinirden yanaklarımı ısırdım. Benimle derdi neydi?
"Hayır, geldiğin yere geri dön. Justin, babam uyanabilir ve seni görürse hiç iyi şeyler olmaz." Onun tehdit edip, gözünü korkutmaya çalıştım fakat yüzündeki ifade tavrından ödün vermiyordu.
"Beni az çok tanıyorsundur, sence istediğimi almadan gider miyim?" Onu az çok değil, tam anlamıyla tanıyordum. Bir kaç dersimiz ortaktı ve kaldığı halde geçtiğine şahit olmuştum.
"Hayır," mırıldandım. Pes etmek istemiyordum fakat babam uyanırsa cidden iyi şeyler olmazdı. Aklına farklı şeyler gelebilirdi ve ben bunu istemiyordum.
"Ee bebeğim, geliyor musun?" Sırnaşık tavrına burun kıvırarak onun onayladım.
